Engelli bireylerin hakları ile ilgili farkındalığınızı arttırmak mı istiyorsunuz? O halde Kısıtlama ve Ayrımcılık adlı bu makalemize bir göz atın! Engelli bireylerin hayatlarına dair önemli bilgileri burada bulabilirsiniz Hemen okuyun!

Engelli bireyler, toplumsal hayatta karşılaştıkları birçok zorluk nedeniyle hak ihlallerine maruz kalabiliyorlar. Eğitim, istihdam, toplumsal hayat ve diğer birçok alanda engelli bireylerin karşılaştığı ayrımcılık ve kısıtlamalar, yaşamlarını ciddi şekilde etkileyebiliyor.

Bu makalede, engelli bireylerin yaşadığı hak ihlallerine ve bu hak ihlallerinden korunmak için alınabilecek önlemlere yer verilecektir. Engelli bireylerin eğitim haklarından, çalışma ortamındaki haklarına; toplumsal hayattaki haklarından, ayrımcılıkla mücadele yöntemlerine kadar birçok konu ele alınacaktır.

Bu yazıda amaçlanan, toplumun engelli bireylerin haklarına ve yaşadıkları zorluklara dair farkındalığının artırılmasıdır. Engelli bireylerin hayatlarını kolaylaştırmak ve haklarını savunmalarına yardımcı olmak için, bu yazıda verilen bilgilerin dikkatle okunması önerilir.

Engellilerin Eğitim Hakkı

Engelli bireylerin en temel haklarından biri de eğitim hakkıdır. Ancak Türkiye'de hala engellilere yönelik eğitim fırsatları sınırlı ve eşitsizlikler söz konusudur. Özellikle doğu ve güneydoğu illerimizde engellilere yönelik eğitim olanakları daha kısıtlıdır.

Bu durum, engelli bireylerin gelişimine ve hayata katılımlarına engel olmaktadır. Engellilere yönelik eğitim olanaklarına yeterli yatırım yapılmadığı için, eğitim desteği alan engelli bireylerin de yetenekleri ve ilgileri göz ardı edilerek, herkes için aynı eğitim programları uygulanmaktadır. Bu durum ise engellilere yönelik bir ayrımcılık örneğidir.

Ayrıca, engelli bireylerin fiziksel engelleri nedeniyle eğitim kurumlarına erişimleri de sınırlıdır. Kamu binalarında engelli rampaları ve asansörlerinin olmaması, okulların fiziksel planlamalarında engellilerin düşünülmemesi gibi nedenlerle, engelli bireyler eğitim hakkından yeterince faydalanamamaktadır.

Bu nedenle, engelli bireylerin eğitim hakkı konusunda daha fazla farkındalık yaratılmalı ve engellilere yönelik eğitim fırsatları artırılmalıdır. Eğitim kurumlarının, engelli bireylerin ihtiyaçlarına yönelik olarak düzenlenmesi ve engellilere yönelik eğitim programlarının geliştirilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra, fiziksel engellilere yönelik altyapı yatırımlarının yapılması da eğitime erişim konusunda önemli bir adımdır.

• Engellilere yönelik eğitim fırsatları artırılmalıdır.
• Eğitim kurumlarındaki engelli adaptasyonu ve fiziksel altyapının iyileştirilmesi gerekmektedir.
• Engellilere yönelik eğitim programları geliştirilmeli ve her öğrencinin bireysel ilgi ve yetenekleri göz önünde bulundurulmalıdır.

Engelli Bireylerin İstihdam Hakkı

Engelli bireylerin en temel haklarından birisi de eşit iş fırsatlarına sahip olmalarıdır. Ancak ne yazık ki, Türkiye'de engelli bireylerin iş bulmaları ve çalışma haklarını kullanmaları önemli engellerle karşılaşmaktadır. Çalışma hayatında engellilere yönelik ayrımcılık ve kısıtlamalar, maalesef hala yaygın bir şekilde devam etmektedir.

Birçok işveren, engelli bireyleri işe almak konusunda çekingen davranmaktadır. Önyargılardan kaynaklanan tutumlar, bilgi eksikliği ve fiziksel engellere yönelik altyapı eksiklikleri, işe alım sürecinde engeller oluşturabilmektedir. İşverenlerin engelli bireylerin başvurularını önemsizleştirmesi, mülakat sırasında ayrımcı tavırlar sergilemesi veya engellilerin işletme içinde dezavantajlı duruma düşmesine neden olan uygulamaları kabul edilemezdir.

Engelli bireylerin istihdam hakları ve eşit iş fırsatlarından yararlanabilmeleri için, işverenlerin engellilere yönelik ayrımcı tutumlarından vazgeçmesi gerekmektedir. Ayrıca, engelli bireylere yönelik iş fırsatlarının artırılması, eğitim ve meslek edindirme programlarına katılımın teşvik edilmesi, iş yerlerinin fiziksel olarak erişilebilir hale getirilmesi ve çalışma ortamlarında engellilerin haklarının korunması gibi önlemlerin alınması gereklidir. Yasal mevzuat ve engellilere yönelik sosyal yardım programları da, engelli bireylerin iş hayatına katılımını kolaylaştıracak etkili araçlardır.

Engelli bireylerin zorluklarla dolu iş hayatında varlıklarını sürdürebilmeleri ve haklarını koruyabilmeleri için, toplumun tüm kesimlerinin engelli bireylere karşı daha saygılı, anlayışlı ve kabul edici bir tutum sergilemesi gereklidir. Ayrımcılıkla mücadelenin yolu olarak farkındalık yaratılması ve engellilere yönelik olumlu ayrımcılık uygulamalarının yaygınlaştırılması, engelli bireylerin iş hayatında daha fazla var olmalarına ve başarılı kariyerler yapmalarına olanak sağlayacaktır.

İşe Alım Sürecinde Engellilerin Karşılaştığı Engeller

Engelli bireyler işe alım sürecinde çeşitli engellerle karşılaşmaktadırlar. Bunlar özellikle önyargıların, bilgi eksikliğinin ve fiziksel engellere yönelik altyapı eksikliklerinin neden olduğu engellerdir. İşverenlerin engelli bireyleri işe almak konusunda datekrli düşünce yapısı değiştirilmedikçe bu engeller aşılamayacaktır.

Bazı işverenler engellilerin çalışma verimliliği konusunda yanlış bir düşünceye sahip olabiliyorlar. Bu sebeple işe alım sürecinde engellileri önyargıların etkisi altına alarak, onları işe almaktan kaçınyorlar. Önyargıların engeli aşmak adına engelli bireylerin iş başında verimlilik düzeyinin artabileceği ve onların yapabilecekleri işleri yapmalarına olanak sağlayacağı unutulmamalıdır.

Bilgi eksikliği de işe alım sürecinde engelli bireylerin karşılaşabilecekleri bir engeldir. Devletin engelli bireylere yönelik istihdam sağlayan işverenlere destek vermesine rağmen, işverenler bu konuda yeterli bilgiye sahip olmayabiliyorlar. Bilinçlendirme faaliyetleriyle, engelli bireylerin çalışabilme kapasitesi ve istihdam alanları hakkında doğru bilgilendirmeler yapılması gerekiyor.

Fiziksel engellere yönelik altyapı eksiklikleri de engelli bireylerin işe alım sürecini olumsuz yönde etkileyen bir etkendir. Engelli bireylerin işe girdikleri iş yerlerinde barınma, engelli rampaları gibi önemli olanaklara sahip olmaları gerekmektedir. İşverenlerin bu konuda yasal zorunluluklarının farkında olması ve engelli bireylerin iş sağlığı ve güvenliği açısından gerekli fiziksel koşulların sağlanması büyük önem taşıyor.

İşe alım sürecinde engellilerin karşılaştığı engellerin çözümlenebilmesi için toplumun tüm kesimlerinin dayanışma içerisinde olması gerekmektedir. Engelli bireylerin iş hayatında başarılı olmaları için işverenlerin yanı sıra çalışma ortamı ve toplumun genel tutumunda da değişikliklerin yapılması şarttır.

Ayrımcı Tutumlarla Mücadele Yöntemleri

İşe alım sürecinde engelli bireylerin karşılaştığı en büyük sorunlardan biri ayrımcılıktır. İşverenlerin engelli bireylere yönelik önyargılı tutumları nedeniyle adil bir işe alım süreci yaşanamayabilir. Ancak bu konuda mücadele edilmesi mümkündür.

İlk olarak, işe alım sürecinde eşitlik ilkesine uyulması gereklidir. İş ilanlarında engelli bireylere öncelik verilmesi, işe alımlarda önyargılı davranan işverenlerin cezalandırılması gibi uygulamalar yasal düzenlemelerle getirilmektedir. Bu uygulamaların işverenler tarafından bilinmesi ve uygulanması için de farkındalık yaratılması gerekmektedir.

Ayrıca, işe alım sürecinde engelli bireylere yönelik önyargılı tutumların önüne geçmek için işverenlerin eğitimi de büyük önem taşımaktadır. Engelli bireylerin ihtiyaçları, çalışma ortamında yapılması gereken düzenlemeler gibi konularda işverenlerin bilinçlenmesi gerekmektedir. Bu bilinçlendirme, engelli bireylerin iş hayatına daha rahat bir şekilde dahil olmalarına imkan sağlayacaktır.

Bunun yanı sıra, iş ilanlarının mümkün olduğu kadar geniş bir kitleye duyurulması da önemlidir. Bu sayede, engelli bireylerin iş imkanlarına erişimleri kolaylaşacaktır. İşverenlerin de engelli bireylerin çalışabileceği pozisyonları tanımlayarak iş ilanlarında belirtmesi de işe alım sürecinde adil bir yaklaşım olacaktır.

Mevzuat Çerçevesinde Engellilerin İstihdam Hakkı

Türkiye'de engellilerin istihdam hakkı, çeşitli yasal düzenlemelerle koruma altına alınmıştır. Bu düzenlemelerin en önemlisi, 4857 sayılı İş Kanunu'dur. İş Kanunu'na göre, işverenlerin en az %3 oranında engelli çalıştırması zorunludur. Ayrıca, engellilerin istihdam edilmesi halinde işverenlere çeşitli teşvikler ve vergi avantajları sağlanmaktadır.

Bunun yanı sıra, Türkiye'de engellilerin istihdam hakkını düzenleyen diğer yasal mevzuatlar arasında, Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı Yönetmeliği ve Engelli İşçi Başvuru Formu Yönetmeliği gibi düzenlemeler yer almaktadır.

Engelli bireylerin iş hayatına katılmalarının teşviki ve istihdam haklarının korunması için, Türkiye'de engelli bireyler için özel istihdam kurumları da bulunmaktadır. Bu kurumlar, işverenlerle engelli bireyler arasında arabuluculuk yaparak uygun iş fırsatları sağlamaktadır.

Engellilerin istihdam haklarının korunması için yasal düzenlemelerin yanı sıra, farkındalık yaratmak ve işverenlerin engellileri istihdam etmelerini teşvik etmek de önemlidir. Engellilerin işgücüne katılımı, sadece engelli bireylerin haklarının korunması açısından değil, aynı zamanda ekonomik ve toplumsal kalkınma açısından da önemlidir.

Engellilerin Çalışma Ortamındaki Hakları

Engelliler, Türkiye'de çalışma yaşamında belirli yasal düzenlemeler çerçevesinde koruma altındadır. Bu düzenlemeler, engelli bireylerin işe alım ve çalışma koşullarına dair haklarını düzenlemenin yanı sıra işverenlere de belirli yükümlülükler getirir. Engellilerin çalışma haklarına dair yasal düzenlemeler şunlardır:

• 4857 sayılı İş Kanunu'nun 30. maddesi, işverenlerin en az 50 çalışanı olan işyerlerinde, engelli bireylerin çalıştırılması gerektiğini belirtir.
• 5378 sayılı Kanun, kamuda en az %3 engelli istihdamını zorunlu kılar.
• 5378 sayılı Kanun, engelli bireylerin istihdam edildiği işyerlerinde, engellilerin işe giriş, işyerinde devam etme ve terfi etme süreçlerinde ayrımcılık yapılmamasını zorunlu kılar.

Engellilerin çalışma haklarına dair bu yasal düzenlemelere uyulmaması halinde, engelli bireyler belirli yasal yollara başvurabilir. İşverenler, engellilerin haklarını ihlal ederse, engelli bireyler iş mahkemelerine başvurabilir ve işverenler hakkında yasal işlem yapılabilir. Ayrıca, engelli bireyler, haklarının ihlal edilmesi halinde, çalışma koşulları ile ilgili olarak yetkili kamu kurumlarına başvurabilirler.

Engellilerin Toplumsal Hayattaki Hakları

Engellilerin toplumsal hayattaki haklarına yönelik ayrımcılık, dışlanma ve sınırlamalar oldukça yaygındır. Engelli bireyler toplumda tam olarak kabul görmezler ve birçok alanda kısıtlıdırlar. Örneğin, sosyal etkinliklere katılmaları engellenir veya bu etkinlikler için uygun yapısal düzenlemeler yapılmaz.

Bunun yanı sıra, engelli bireylerin toplumsal hayatta karşılaştığı bir diğer sorun da ulaşım ve çevre düzenlemelerine erişimde yaşadıkları zorluklardır. Kamu binalarına, ulaşım araçlarına ve çevre düzenlemelerine erişim hakları kısıtlanır. Bu nedenle, engelli bireylerin herhangi bir yere gitmesi zorlaşır ve dışlanmış hissederler.

Bu sorunların üstesinden gelmek için, toplumda engellilik konusunda farkındalık yaratılması ve engelli bireylerin kabul edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, yasal düzenlemelerle engelli bireylerin toplumsal hayatta karşılaştığı sorunların çözülmesine yönelik adımlar atılmalıdır. Engellilere yönelik pozitif ayrımcılık uygulamalarının artırılması ve sosyal yardım programları geliştirilmesi de engelli bireylerin toplumsal hayatın bir parçası olmalarını kolaylaştırabilir.

• Engelli bireylerin toplumsal hayatta karşılaştıkları ayrımcılık, dışlanma ve sınırlamalar oldukça yaygındır.
• Engelli bireyler toplumda tam olarak kabul görmezler ve birçok alanda kısıtlıdırlar.
• Ulaşım ve çevre düzenlemelerine erişim hakları kısıtlandığından, engelli bireylerin herhangi bir yere gitmeleri zorlaşır.
• Engellilik konusunda farkındalık yaratılması, yasal düzenlemeler ve pozitif ayrımcılık uygulaması engelli bireylerin toplumsal hayatın bir parçası olmalarına yardımcı olabilir.

Engelli Bireylerin Toplumda Varlığının Kabul Edilmesi

Engelli bireylerin toplumda yaşadığı en büyük sorunlardan biri, varlıklarının kabul edilmemesidir. Maalesef, toplumun birçok kesiminde, engelli bireylerle karşılaşıldığında önyargılar ve tahammülsüzlükler hala mevcuttur. Bu durum, engellilerin eşit ve adil bir şekilde toplumda yer almalarını engelleyerek, onları toplumun dışında bırakmaktadır.

Bu sorunun çözümü için öncelikle farkındalık yaratılması gerekmektedir. Engelli bireylerin toplumda varlığına dair tahammülsüzlüklerle mücadele etmek ve toplumun tüm kesimlerinde bilinç yaratmak önemlidir. Engelli bireylerin de diğer insanlar gibi aynı fırsatlara sahip olması gerektiği, eşit haklara sahip olduğu konusunda toplum bilinçlendirmesi yapılması gerekmektedir.

Bunun yanı sıra, engelli bireylerin günlük hayatta karşılaştıkları sıkıntılarla ilgili çözüm önerileri sunulmalıdır. Örneğin, kamu binaları ve ulaşım araçları gibi altyapıda fiziksel olarak engelli bireylerin de rahatça kullanabileceği düzenlemelerin yapılması, engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracaktır. Aynı zamanda, iş hayatında engelli bireylerin istihdam edilmesini teşvik edecek yasal düzenlemelerin yapılması, engelli bireylerin topluma kazandırılmasında önemli bir adım olacaktır.

Sonuç olarak, toplumun bir parçası olan engelli bireylerin toplumda daha kabul edilir bir konuma gelmeleri için yapılması gerekenler açıktır. Önemli olan, farklılıklarımızı kabul etmek ve herkesin aynı haklara sahip olduğunu unutmamaktır. Eşitlik ve adalete olan inancımızı korumak, engelli bireylerin yaşadığı sorunların çözümünde önemli bir adım olacaktır.

Engelli Bireylerin Ulaşım ve Çevre Düzenlemelerine Erişim Hakları

Bir toplumun sağlıklı işleyebilmesi için, tüm bireylerin toplumsal hayata eşit şekilde katılabilmesi gerekmektedir. Ancak engelli bireylerin, fiziksel engellerle karşılaşmaları nedeniyle birçok alanda kısıtlı olanakları bulunmaktadır. Bunlardan biri de ulaşım ve çevre düzenlemelerine erişim haklarıdır.

Bu hak, engelli bireylerin kamu binalarında, ulaşım araçlarında ve her türlü çevre düzenlemelerinde engel olmaksızın serbestçe dolaşabilme, kullanabilme hakkını sağlamaktadır. Ancak ne yazık ki, pek çok kamu binası, ulaşım aracı ve çevre düzenlemesi engelli bireyler için uygun hale getirilmemiştir.

Bu durumun birçok nedeni vardır. İlk olarak, engelli bireylerin sayısı oldukça düşük olduğu için kamu kurumları ve özel sektör tarafından bu konuya yeterince önem verilmemektedir. İkinci olarak, engelli bireylerin ihtiyaçlarına yönelik planlama yapılmaması ve bu nedenle fiziksel altyapı eksiklikleri söz konusu olmaktadır.

Ayrıca, engelli bireylerin ulaşım araçlarını kullanırken karşılaştığı zorluklar da hak ihlalleri arasında yer almaktadır. Engelli bireylerin toplu taşıma araçlarına erişimleri için gerekli olan altyapılar sağlanmadığı, araçlarda yeterli sayıda rampa ve koltuk bulunmadığı sıklıkla görülmektedir. Bu nedenle, engelli bireylerin toplumsal hayata katılabilmesi oldukça zorlaşmaktadır.

Engelli bireylerin ulaşım ve çevre düzenlemelerine erişim haklarının korunması için yasal düzenlemeler de mevcuttur. 5378 sayılı Engelli Bireylerin Hakları Kanunu, engelli bireylerin yaşamın her alanında eşit haklara sahip olmasını öngörmekte, devletin de bu hakları korumasını sağlamaktadır. Ancak bu yasal düzenlemelerin uygulamaları da pek başarılı olmamaktadır.

Engelli bireylerin kamu binalarında, ulaşım araçlarında ve çevre düzenlemelerinde erişim haklarının tam olarak sağlanması için toplumsal farkındalık yaratılması ve yasal düzenlemelerin uygulanması gerekmektedir. Ayrıca, özel sektör ve kamu kurumları da bu konuya daha fazla önem vermelidir. Engelli bireylerin eşit şekilde toplumsal hayata katılmaları, bir demokratik toplumun olmazsa olmazları arasında yer almaktadır.

Engellilere Yönelik Ayrımcılık ve Sonuçları

Engellilere yönelik ayrımcılık, günümüzün en önemli toplumsal sorunlarından biridir. Bu ayrımcılığın birçok nedeni bulunmaktadır, ancak en önemli nedenlerinden biri fiziksel engellere yönelik yanlış bilgi ve önyargılardır. Engelli bireyler, birçok alanda ayrımcılığa uğramakta ve hak kaybına uğramaktadır.

Engellilere yönelik ayrımcılığın sonuçları arasında işsizlik, eğitim fırsatlarından yararlanamama, sosyal hayatın dışlanması, toplumsal yoksunluk ve dilencilik gibi durumlar yer almaktadır. Ayrımcılık, engelli bireylerin kendilerini toplum içerisinde yalnız hissetmelerine sebep olmaktadır. Bu durum, psikolojik sorunlara ve mutsuzluğa yol açmaktadır.

Engellilere yönelik ayrımcılığın azaltılması ve ortadan kaldırılması için farkındalık yaratılması, eğitimlerin ve bilgilendirme faaliyetlerinin artırılması gerekmektedir. Aynı zamanda, yasal çerçeveler üzerinde de çalışmalar yapılması ve engelli bireylerin haklarının korunması sağlanmalıdır. İşverenlerin eşit davranma ve engelli bireylere eşit istihdam fırsatları sunmaları gerekmektedir.

• Engellilere yönelik ayrımcılık, toplumun birlik ve beraberlik duygusunu olumsuz yönde etkilemektedir.
• Hak kaybına uğrayan engelli bireylerin psikolojik sorunlarının yanı sıra, ekonomik sorunlar da oluşmaktadır.
• Fiziksel engellerin yanı sıra, önyargılar ve yanlış bilgi engelli bireylerin toplumsal hayatta dışlanmasına sebep olmaktadır.

Engellilere yönelik ayrımcılık, toplumsal bir sorun olarak ele alınmalı ve bu soruna çözüm üretilmelidir. Engelli bireylerin haklarına saygı duyulması ve özel fırsatlar sunulması, toplumumuzun daha adil, güçlü ve dayanışma içerisinde olmasını sağlayacaktır.

Engellilere Yönelik Ayrımcılıkla Mücadele

Engellilere yönelik ayrımcılıkla mücadele etmek için farkındalık yaratmak büyük önem taşır. Toplumun engelli bireylere karşı önyargılarının azaltılması gerekmektedir. Bu amaçla, medya aracılığıyla, kampanyalarla ve farkındalık etkinlikleriyle engelli bireylerin karşılaştığı sorunlar ve hak ihlalleri hakkında bilgi paylaşımı yapılabilir.

Bunun yanı sıra, yasal düzenlemeler çerçevesinde hareket etmek de ayrımcılıkla mücadelede önemli bir yoldur. Çalışma ortamlarında ayrımcılığın önlenmesi, eşit fırsat eşitliği, erişim hakkı ve eşit ücret konusunda yasal düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Yasal düzenlemeler, ayrımcılığın cezalandırılması konusunda da önemli bir role sahiptir.

Engelli bireylere yönelik sosyal yardım programları da ayrımcılıkla mücadelede kullanılan bir yoldur. Düşük gelirli engelli bireylerin ihtiyaçları karşılanarak, çalışma hayatına katılımları desteklenerek, eğitim olanakları sunularak ayrımcılığın önüne geçilebilir.

Engellilere yönelik ayrımcılıkla mücadele etmek, toplumda adaletsizliğin ortadan kalkmasını sağlar. Farkındalık yaratmak, yasal düzenlemelerle hareket etmek ve sosyal destek programlarıyla engelleri ortadan kaldırmak, engelli bireylere yaşadıkları hak ihlallerinin çözülmesinde yardımcı olacaktır.

Engellilere Yönelik Olumlu Ayrımcılık

Engellilere yönelik ayrımcılık, günümüzde hala karşılaşılan bir sorun. Ancak, engelli bireylere yönelik yapılan olumlu ayrımcılık uygulamaları da mevcuttur. Bu uygulamaların amacı, engelli bireylerin eşitliği ve toplumda daha fazla yer almalarını sağlamaktır.

Yasal düzenlemeler çerçevesinde, engelli bireylere yönelik olumlu ayrımcılık yapılabilmektedir. Özellikle tercihli işe alım uygulamaları, engelli bireylerin iş hayatına katılımını arttırmak amaçlı olarak düzenlenmektedir. Bu uygulamaların yanı sıra, engelli bireylerin yararlandığı özel sosyal yardım programları da mevcuttur.

• Özel eğitim programlarına katılım hakkı
• Ücretsiz sağlık hizmetleri
• Engelli bireylerin dezavantajlı konumlarının giderilmesi için yapılan çevre düzenlemeleri
• Özel işe yerleştirme ve kariyer planlama programları

Bu uygulamaların amaçları, engelli bireyleri toplumda daha fazla yer almaları ve aktif katılım sağlamalarıdır. Aynı zamanda engelli bireylere yönelik yapılan olumlu ayrımcılık, toplumda engelli bireylere karşı farkındalık oluşmasını da sağlamaktadır. Bu sayede, toplumda farkındalık arttıkça engelli bireylerin karşılaştığı ayrımcılık ve sınırlamalar da azalmaktadır.

Engelli Bireylerin Eşitliğine Yönelik Yasal Düzenlemeler	Uygulamaları
Engelli Bireylerin Hakları Koruma Kanunu	Tercihli işe alım uygulamaları, engelli bireylere özel sosyal yardım programları
Engelli Bireylerin Toplumsal Katılımlarının Desteklenmesi Hakkında Yönetmelik	Engelli bireylere ücretsiz sağlık hizmetleri, özel eğitim programlarına katılım hakkı, dezavantajlı konumlarının giderilmesi için yapılan çevre düzenlemeleri