Miras ve Veraset Hukuku: İngiliz Hukukuna Göre Miras Nasıl Paylaşılır? yazımızda, İngiliz hukukuna göre mirasın paylaşımı hakkında ayrıntılı bilgi bulabilirsiniz. Miras hukuku konularında merak ettiklerinizi öğrenmek istiyorsanız, yazımızı kaçırmayın.
Miras ve veraset hukuku, bir kişinin öldükten sonra mülkiyetlerinin nasıl dağıtılacağını belirleyen bir hukuk dalıdır. İngiliz hukuku, miras ve veraset hukukunun işleyişini belirlerken diğer ülkelerin benzerliklerinden ayrılan özellikleri de bulunmaktadır. Miras, ölen kişinin malvarlığına karşılık gelen hakları noter vasıtasıyla varislerine ait paylara bölünür.
İngiliz hukuku miras ve veraset hukukunu, ölen kişinin mülkiyetlerini kapsar. Bu mülkiyetler, mülkiyeti olan kişinin ölümüyle birlikte, varisler arasında çeşitli yasal süreçler sonucu dağıtılır. Ancak İngiltere'de miras paylaşımı Avrupa'daki diğer ülkelere göre biraz farklıdır. Bunun nedeni, İngiliz hukuk sisteminin kendine özgü kurallarına uygun olarak mirasın paylaşılmasıdır.
Miras hukuku işleyişi, kişinin ölümüyle birlikte başlar ve bu süreçte varislerin kimler olduğu belirlenir. İngiliz hukuku, ölen kişinin malvarlığının dağıtımında, mirasın varislerine belirli bir orana göre paylaştırılmasını diğer ülkelerdekine göre daha esnek hale getirir. Bu nedenle miras hukukuna ilişkin İngiliz hukukunda, belirli bir bölüm, belirli bir kimseye mirasçı görevi ataması diğer ülkelerdeki sistemlere göre daha yaygındır.
Mirasın Kapsamı
Miras, bir kişinin ölümüyle birlikte kalan tüm mal varlığını kapsar. Bu, gayrimenkuller, nakit para, hisse senetleri, menkul kıymetler, mücevherler, araçlar ve hatta diğer maddi olmayan varlıkları da içerebilir. Miras, aynı zamanda bir kişinin ölümünden önce yarattığı borçları, ödenmemiş faturaları ve kredi kartı borçlarını da içerebilir.
Miras hukuku, ülkelere ve bölgesel hukuk sistemlerine göre değişebilir. Örneğin, bazı ülkeler, mirasın geniş bir yelpazesini barındıracak şekilde tasarlanmış kapsamlı bir yasal çerçeve sunarken, diğer ülkelerde miras düzenlemeleri oldukça sınırlıdır. Bazı ülkelerin miras yasaları, bir kişinin ölümünden sonra malların kime gittiğine dair ayrıntılı kuralları ve düzenlemeleri içerirken, diğer ülkelerde bu tip sorular aile üyeleri tarafından kararlaştırılabilir.
Miras hukuku, ülkelere ve bölgelere göre değişen benzerlikler ve farklılıklar taşır. Örneğin, İngiliz ve Amerikan hukuk sistemleri benzer bir miras yapısına sahip olsa da, İngiliz hukukunda evlilik öncesi ve evlilik sonrası mal ayrılığı sözleşmeleri, Amerikan hukuk sistemi tarafından tanınmaz. Benzer şekilde, Fransız hukukunda "réserve héréditaire" adı verilen, miras bırakanın kanuni varislerinin belirli bir yüzdesinin mirasın kendilerine ayrılacağına dair zorunlu bir art niyet hükümleri vardır.
Mirasın Paylaşımı
Miras, bir kişinin ölümü sonrasında bıraktığı mal varlığıdır. Bir kişi vefat ettiğinde, mirasın paylaşımı devreye girer. Mirasın paylaşımı, tüm mal varlığının eşit şekilde tüm varisler arasında bölüştürülmesi anlamına gelmez. Mirasın paylaşımı, belirli yasal prosedürlere göre yapılır ve İngiliz hukuk sistemi de benzer bir sürece sahiptir.
Bir kişinin vefat etmesi durumunda, mirasın paylaşımı için belirli prosedürler izlenir. İlk olarak, mirasın değeri belirlenir ve ardından, varislerin kimler olduğu belirlenir. İngiliz hukuk sistemi, mirasın paylaşımında 'intestate' kavramına sahiptir. Bu kavram, kişinin miras üzerinde belirli bir iradesi olmaması durumunda devreye girer ve miras yasaları belirli bir sıraya göre paylaştırılır.
Mirasın paylaşımında, varislerin olası çekişmelerini en aza indirmek için belirli yasal prosedürler izlenir. Bu prosedürler arasında, belirli bir mirasçı sınıfı için tahsis yapılıp yapılmayacağı, paylaşımın adil olmasının sağlanması, belirli finansal yükümlülüklerin tahsis edilmesi ve belirli harçların tahsil edilmesi gibi konular yer alır.
Mirasın Paylaşım Süreci
Mirasın paylaşımı belirli bir sıraya göre yapılır. Bu sıraya göre öncelikli olarak eş ve çocuklar mirasa ortak olur. Eğer miras sahibi çocuksuz ise mirası paylaşacak olan varisleri belirleyen isimlendirilmiş bir listesi olmalıdır.
Belirtilen sıralamada, önce eş mirasın bir kısmını alır veya eş mirasın tamamını alır, ancak sadece eş olduğu sürece. Eşin ölümü durumunda, çocuklar mirasa paylaşımları için hak sahibi olacaklardır.
Çocuklar arasında eşit bir paylaşım yapılacak ve her çocuk mirasın eşit bir kısmını alacaklardır. Eğer miras sahibinin çocuğu yoksa, ebeveynleri mirasın alıcısı olarak kabul edilir. Böyle bir durumda, mirasın yarısı annenin, yarısı ise babanın olacaktır.
Yukarıdaki durumların hiçbirisi söz konusu değilse, diğer akrabalar (kardeşler, amcalar veya dayılar gibi) ya da mirasın en son tutulduğu durum açıklığa kavuşturuluncaya kadar, devlet mirasın sahibi olarak kabul edilir.
Mirasın Bölüşümü
Mirasın bölüşümü, ülkelere göre farklılık gösterir. İngiliz hukukunda mirasın bölüşümü belirli bir orana göre yapılır. Buna göre, mirasta eşit pay hakkı olan varisler varsa, miras eşit olarak paylaştırılır. Eşit pay hakkı olmayan varisler varsa, mirasın bölüşümü farklılık gösterebilir.
Mirasın bölüşümü, kişiye özel de olabilir. Örneğin, ölen kişi sağlığındayken manevi desteğiyle ilgilenen bir varsa, mirasın bölüşümünde ona öncelik tanınıp daha fazla pay alabilir. Bunu belirlemek için ölen kişinin vasiyeti araştırılır. Vasiyette, mirasın nasıl paylaşılacağına dair açıklamalar yer alabilir.
Mirasın bölüşümü, zaman zaman tartışmalara sebep olur ve mahkemelerde çözümlenir. Mirasın bölüşümündeki anlaşmazlıklar çeşitli sebeplerden kaynaklanabilir. Bunlar arasında vasiyetin geçersiz olması, paylaşıma hak kazanmayan birisi tarafından mirasa dâhil edilme talepleri gibi sebepler yer alabilir.
Mirasın bölüşümü sürecinde, mirasa dâhil olan varislerin avukatları arasında pazarlık yapılabilir. Taraflar, mirasın bölüşümü konusunda anlaşarak mahkemeye gitmeyebilirler. Ancak, anlaşmazlık devam ederse, mahkeme karar verecektir.
Mirasın bölüşümü vergilendirmeye tabi tutulur. Mirasın nasıl vergilendirileceği, ülkelerin vergi mevzuatlarına göre değişebilir. İngiltere'de miras vergi oranı, mirasın büyüklüğüne göre değişmektedir.
Mirasın Vergilendirilmesi
Mirasın vergilendirilmesi, İngiliz hukuku tarafından düzenlenen önemli bir konudur. Bir kişinin hayatta kalan varislerine miras bıraktığı her durumda, miras vergiye tabi olacaktır. Ancak, mirasın vergilendirilmesi için belirli bir eşik değeri bulunur. Eşik değerinin altında kalan miraslar vergiye tabi olmayabilir. Bu eşik değeri her yıl yeniden hesaplanır.
| Eşik Değeri | Vergi Oranı |
|---|---|
| £325,000 | 0% |
| £325,001 - £500,000 | 40% |
| £500,001 - £1,000,000 | 40% |
| £1,000,001 ve üzeri | 40% |
Bir kişi birden fazla varise miras bıraktığında, her varis için ayrı ayrı vergilendirilmesi gerekebilir. Bununla birlikte, bazı durumlarda, bir varisin diğer varislere göre daha fazla miras alması mümkündür. Bu tür durumlarda, diğer varislerin vergi oranları da değişebilir.
İngiliz hukuku, bazı durumlarda miras vergisinden muafiyetler sunar. Örneğin, hayatta kalan eş ve hayatta kalan sivil partnerler miras vergisinden muafiyet sağlayabilir. Ayrıca, değerli mirasların ve işletmelerin vergilendirilmesi de farklıdır. Bu durumlarda, vergi oranları daha düşük olabilir.
Bununla birlikte, İngiliz hukukunun son yıllarda yaptığı bazı değişiklikler, miras vergisinde artışa neden olmuştur. Bu nedenle, mirasın vergilendirilmesi, birçok kişi için ciddi bir mali yük haline gelebilir. Danışmanlık hizmetleri bu durumda oldukça önemlidir. Özellikle, miras bırakan kişinin vergi oranını düşürmek için belirli planlamalar yapılabilir.
Mirasın Belirlenmesi
Mirasın belirlenmesi süreci oldukça önemlidir çünkü miras paylaşımı bu süreçte yapılır. Mirasın belirlenmesi de özellikle belge ve kanıt niteliğindeki belgelerin doğru şekilde sunulmasıyla gerçekleştirilir. Miras paylaşım işlemlerine başlamadan önce, mirasın belirlenmesi konusunda bazı hesaplamalar yapılmalıdır. Bu hesaplamalar mirasçıların kim olduğunu, varislerin yaşayıp yaşamadığını ve mirasın ne kadar olduğunu belirlemek için yapılır.
Mirasın belirlenmesi süreci sırasında mirasın nasıl belirlendiği de oldukça önemlidir. Bu süreçte, mirasın belirlenmesi değişik şekillerde olabilir. Örneğin, biri öldüğünde, o kişinin malları tahsis edilir ve mirasçıları belirlenir. Miras paylaşımı, böylelikle bireylerin varislerinin mallarını alırken nasıl hareket etmeleri gerektiği ile ilgilidir.
Belge ve kanıtların nasıl kullanıldığı, mirasın belirlenmesi sürecinde oldukça önemlidir. Bu belge ve kanıtlar, belirli bir kişinin varisi olduğunu veya mirasın ne kadar olduğunu doğrulamak adına kullanılabilir. Bu belge ve kanıtlar, mirasçıların ne kadar miras alacağına karar vermek için kullanılabilir.
Mirasın belirlenmesi sürecinde, miras paylaşımına devam etmeden önce belgelerin doğru şekilde sunulmasının yanı sıra, mirasın da doğru hesaplanması gerekir. Bu hesaplamalar çoğu zaman diğer ülkelerdeki miras hukukuyla benzerdir ancak farklı düzenlemeler ve yasalar devreye girebilir. Bu nedenle, mirasın belirlenmesi konusunda iyi bir hukuki temsilci ile çalışmak, belgelerin ve kanıtların doğru şekilde sunulmasını sağlamak açısından oldukça önemlidir.
Miras Hukuku ve İngiliz Hukuku
Miras hukuku, bir kişinin hayatını kaybetmesi durumunda geride bıraktığı mal varlığının mirasçıları arasında paylaşımını düzenleyen hukuk dalıdır. İngiliz hukuku ise dünyanın birçok ülkesi tarafından benimsenmiş olan ortak hukuk sisteminin bir örneğidir. İngiliz miras hukuku da, en az Türk miras hukuku kadar karmaşıktır.
İngiliz miras hukuku ve Türk miras hukuku arasındaki en temel benzerlik, belirli bir mirasçı sıralaması olmasıdır. Her iki hukuk sistemi de mirasçıların akrabalık derecelerine göre belirlendiği bir sıralamaya sahiptir. Ancak İngiliz hukuk sisteminde, özellikle evlat edinme ve evlilik dışı çocuklar gibi aile yapısında farklılıklar olduğunda Türk hukuk sisteminden farklı olarak belirli düzenlemeler yapılması gerekmektedir.
Bununla birlikte, İngiliz miras hukuku Türk miras hukukunda bulunmayan bazı özelliklere sahiptir. Örneğin İngiliz hukuku, mirasın belirli bir oranda ölünceye kadar kullanılmasını sağlayan ölünceye kadar mülkiyet (life estate) gibi kavramlara sahiptir. Ayrıca İngiliz hukuku, ölüm öncesi yapılan yasal düzenlemelerin (wills) daha da geçerli hale getirildiği bir hukuk sistemi olmasıyla da farklılık göstermektedir.
- İngiliz hukuku, mirasın belirlenmesi için pahalı bir miras gereği oranına sahiptir.
- İngiliz hukuku, cinsiyet ayrımcılığına son vermek amacıyla bazı düzenlemeler yaparak, mirasın paylaşımında cinsiyet eşitliği ilkesini uygular.
- Türk hukuku, mirasın kendiliğinden ve yasal bir sıraya göre paylaşılmasını öngörür. Ancak İngiliz hukuku, bu konuda daha esnek bir yapıya sahip olup mirasçılar arasında anlaşmazlık çıkması durumunda mahkeme aracılığıyla paylaşım yapılabilmektedir.
Genel olarak, Türk miras hukuku ve İngiliz miras hukuku arasındaki benzerlikler ve farklılıklar belirli düzenlemeler yapılmak suretiyle uluslararası hukuk sistemleri arasında uyumlu hale getirilebilir. Her iki hukuk sistemi de, aile yapısında meydana gelen değişikliklere adapte olabilen yapıya sahip olsa da Türk hukuk sistemi daha katı bir yapıdadır.
İngiliz Hukuku ve Miras Davaları
İngiliz hukukunda miras davaları, mirasın paylaşımı ile ilgili uyuşmazlıkların çözülmesi için açılan davalar olarak tanımlanabilir. Mirasın paylaşımı ile ilgili olarak açılabilen miras davaları şunlardır:
- Mirasın geçersizliği davaları: Mirasın sahte bir irade beyanı veya sahte belgelerle düzenlenmesi durumunda açılır.
- Mirasın nispi reddi davaları: Mirasın tamamen reddedilmesi mümkün olmadığında, mirasın belirli bir kısmının reddedilmesi için açılır.
- Mirasın dağıtımı davaları: Mirasın nasıl paylaşılacağı konusunda uyuşmazlık yaşanması durumunda açılır.
- Mirasın paylaşımıyla ilgili hesap davaları: Mirasın paylaşımı esnasında yapılan hataların düzeltilmesi için açılır.
Bunun yanı sıra, miras davaları açılırken, mirası paylaşacak kişilerin hak iddia etme hakkı vardır. Bu kişiler, mirasın geçersiz olduğunu, mirasın belirli bir kısmının kendilerine ait olduğunu veya miras paylaşımında hatalar yapıldığını iddia edebilirler. Miras davaları, mahkeme tarafından karara bağlanır ve karara itiraz edilebilir.
İngiltere'de Şahitli Miras Sistemi
İngiltere'de mirasçılarla ilgili bir diğer önemli mevzuat, şahitli mirasın uygulandığı sistemdir. Şahitli miras sistemi, mülk sahibinin vefat ettiğinde geride bıraktığı malları ve varsayılan tutarları belirleyen vatandaşların bir araya geldiği bir sistemi ifade eder.
Bu sistemde, kişinin mülkiyetine sahip olan herhangi bir mal, özellikle de ev, araba veya hatta gelir durumları, geçmiş borçları ve önümüzdeki vergi beyannameleri, mirasçıları değerlendirmesi için tartışılan büyük bir sorun haline gelir.
Şahitli miras sistemi, bir kişi miras bıraktığında, bu kişinin ailesinin veya varislerinin mirastan doğrudan yararlanamadığı veya alacağı parayı beklemesi gerektiği anlamına gelir. Ancak, mirasçıların geçici bir inisiyatif kullanarak mal varlıklarının tümünü kontrol edebileceği ve belirtilen şartları yerine getirmeleri gerektiği anlamına gelir.
Buna karşın, şahitli miras sisteminin avantajları arasında, dolandırıcılık ve yolsuzluğun büyük ölçüde azaltılması ve mirasçıların mülkleri konusundaki endişelerinin hakimiyet altına alınması yer alır. Ancak miras işlemlerinin başarılı ve kesin bir şekilde tamamlanması, sistemin dezavantajlarından biridir. Çünkü mirasçıların işlemleri tamamlaması uzun zaman alabilir ve bazı kişilerin daha uzun beklemesi gerekebilir.