RESTful API ve GraphQL, modern web uygulamalarında sıklıkla kullanılan iki farklı API türüdür Temel farklılıkları, RESTful API'nin belirli bir formatta veri sunması ve müşteri tarafından sadece sunulan verilerin kullanılabilmesi, GraphQL'in ise özel bir sorgu dili kullanarak veri sunması ve müşteri tarafından özelleştirilmiş taleplerle veri alabilmesidir RESTful API, HTTP metodlarını kullanarak CRUD işlemlerini gerçekleştirirken, GraphQL sorguları desteklenen veri şemasına göre yapılandırılır RESTful API'lar için en iyi uygulamalar, web sunucusunda kaynakların kullanılması, sadece gerekli kaynakların sunulması, doğru veri türüne sahip olması ve veri bütünlüğüne özen gösterilmesi olarak belirtilirken, CRUD işlemleri bu API'nin temel işlevleridir HTTP metodları ise RESTful API kullanımında önemli bir role sahiptir

RESTful API ve GraphQL, modern web uygulamalarında yaygın olarak kullanılan iki farklı API türüdür. Her iki API de sunucudan veri alımı için kullanılır, ancak aralarında önemli farklılıklar vardır. Bu makalede RESTful API ve GraphQL arasındaki farklılıklara ve kullanım alanlarına odaklanacağız.

RESTful API, web uygulamalarında en yaygın olarak kullanılan standart bir API türüdür. REST, Representational State Transfer'ın kısaltmasıdır, yani sunucunun uygulama durumunu temsil eden kaynakları temsil etme şeklidir. RESTful API'lar HTTP protokolünü kullanır ve CRUD işlemlerini (yani create, read, update, delete) gerçekleştirmek için HTTP metodlarını (GET, POST, PUT, DELETE vb.) kullanır.

GraphQL ise, Facebook tarafından geliştirilen bir API sorgulama dilidir. RESTful API ile karşılaştırıldığında, daha derinlikli bir sorgulama ve daha spesifik bir yanıt sunma esnekliği sağlar. GraphQL, bir RESTful API'den tek bir sorguda birden fazla veri parçası getirmenize olanak tanır ve gereksiz veri aktarımını önler. Bu, mobil uygulamalar için özellikle faydalıdır, çünkü veri kullanımını minimize eder.

Temel Farklılıklar

RESTful API ve GraphQL, web uygulamalarında veri iletişimi için kullanılan iki farklı yaklaşımdır. İki farklı yaklaşımdaki temel farklılıklar şöyledir:

RESTful API	GraphQL
Veriler, belirli bir formatta (genellikle JSON veya XML) sunulur.	Veriler, özel bir sorgu dili kullanılarak sunulur.
API üzerinden gelen veriler, belirli müşteri uygulamalarında kullanılır.	API üzerinden gelen verileri çağıran müşteri uygulamalarında sorgu dili kullanarak verileri özelleştirebilirsiniz.
Bir kaynak için birden fazla sorgu yapılamaz.	Bir kaynak için birden fazla sorgu yapılabilir.

RESTful API, belirli bir kaynağa erişmek için HTTP metodlarını kullanarak istek gönderir. Örneğin, GET metodu, belirli bir kaynaktan veri alma isteğinde bulunmak için kullanılır. CRUD işlemleri (oluşturma, okuma, güncelleme, silme), HTTP metodlarını kullanarak gerçekleştirilir.

GraphQL, sorgu için özel bir dil kullanır ve sorgular desteklenen veri şemasına göre yapılandırılır. Veriyi sorgularken, GraphQL, belirli bir kaynak için hangi verilere ihtiyaç duyulduğunu spesifik bir şekilde belirtmenizi sağlar. Bu, gereksiz veri iletimini önleyebilir ve veri alma sürecini hızlandırabilir. GraphQL ayrıca, birden fazla veritabanı kaynağından veri çekmek için kullanılabilir.

• RESTful API, veriyi belirli bir standart formatı kullanarak sunarken;
• GraphQL, özel bir sorgu dili kullanarak veriyi sunar.

Buna ek olarak, RESTful API, müşteri tarafından ana bilgisayarda tam bir istek oluşturduğunda tam olarak talep edilen veriyi sağlamazken; GraphQL, özelleştirilmiş taleplerle gelen veriyi daha verimli bir şekilde sağlayabilir. RESTful API ve GraphQL arasındaki tercih edilmesi gereken yaklaşım, belirli kullanım durumlarına göre değişebilir.

RESTful API Kullanımı

RESTful API'lar, modern web uygulamalarında önemli bir rol oynamaktadır ve bu nedenle kullanımında bazı en iyi uygulamalar ve dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Öncelikle, RESTful API'lar kullanıcıların isteklerine yanıt verirken, web sunucusunda kaynakları kullanarak işlevselliği sağlarlar. Bu kaynaklar genellikle HTTP metotları kullanılarak yönetilir ve sunucu, istemcilere istek yapılarında ilgili yanıtları gönderir.

En iyi uygulamalar arasında, RESTful API'ların sadece gerekli kaynakları sunması, yanıtların tam, standart HTTP hata kodları kullanması ve doğru veri türüne sahip olması yer almaktadır. Ayrıca, her kaynağın bir benzersiz tanımlayıcısı olması ve web sunucusunda güvenlik önlemlerinin alınması da önemlidir.

HTTP metodları, RESTful API'ların verileri nasıl yöneteceğini belirler. GET, POST, PUT ve DELETE gibi standart HTTP metotları, verilerin getirilmesi, oluşturulması, güncellenmesi ve silinmesi gibi istemci isteklerini yönetirler.

Veri yapısı, RESTful API'ların temel bileşenlerinden biridir ve genellikle JSON veya XML formatında kodlanır. JSON, daha hafif ve insan-okunaklıdır ve son zamanlarda RESTful API'larla kullanımı daha yaygın hale gelirken, XML daha büyük projelerde daha fazla kullanılır.

CRUD işlemleri ise RESTful API'ların temel işlevlerini oluşturur. CRUD, oluşturma (Create), okuma (Read), güncelleme (Update) ve silme (Delete) işlemlerini kapsar. Bu işlemleri gerçekleştirirken, veri bütünlüğüne ve güvenliğine özen göstermek özellikle önemlidir.

Sonuç olarak, RESTful API'lar belirli en iyi uygulamalar ve HTTP metotlarını takip ederek kullanıldığında, web uygulamaları için gerekli işlevselliği sağlamak için güvenli ve etkili bir yöntemdir.

HTTP Metodları

RESTful API kullanımında, HTTP protokolü öncelikle kullanılır. Bu protokol üzerinden kullanılabilen HTTP metodları sayesinde, sunucuya istek göndermek ve yanıt almak mümkündür. RESTful API'lerin kullanabileceği HTTP metodları aşağıdaki gibidir:

• GET: Belirtilen URI'deki kaynak hakkında bilgi almak için kullanılır.
• POST: Belirtilen URI'deki kaynağı oluşturmak için kullanılır.
• PUT: Belirtilen URI'deki kaynağı güncellemek için kullanılır.
• DELETE: Belirtilen URI'deki kaynağı silmek için kullanılır.

HTTP metodları, RESTful API kullanımında önemli bir rol oynar. Ancak yanlış kullanıldığında da ciddi güvenlik açıkları oluşabilir. Bu nedenle, metodların doğru kullanımı ve gereklilikleri hakkında detaylı bir bilgiye sahip olunmalıdır.

Ayrıca, kullanılacak metodların doğru seçilmesi ve yerine getirilmesi, kullanıcılara daha iyi bir deneyim sağlamak için de önemlidir. Örneğin, kaynak okumak için GET metodunun kullanılması, kaynak oluşturmak için POST metodunun kullanılması gibi. Bu nedenle RESTful API kullanılırken, HTTP metodlarının doğru şekilde kullanılması ve iyi uygulamaların takip edilmesi gerekir.

Veri Yapısı

RESTful API'lerde veri yapısı, HTTP protokolü üzerinden gönderilen istekler ve yanıtlar aracılığıyla oluşturulur ve kullanılır. Veriler genellikle JSON veya XML formatında olmalıdır ve belirli bir şekilde yapılandırılmalıdır. Bu yapılandırma, istemcinin sunucuya ne tür bir veri gönderdiğini ve sunucunun nasıl bir yanıt vermesi gerektiğini anlamasını sağlar.

Veri yapısı, HTTP metotlarına göre farklı şekillerde oluşturulabilir. GET metodu, sunucudaki bir kaynağın bilgilerini getirir ve genellikle sorgu parametreleri kullanarak filtrelenir. POST metodu, yeni bir kaynak oluşturmak için kullanılır ve veriler genellikle talep gövdesinde gönderilir. PUT metodu, belirli bir kaynağın bilgilerini güncellemek için kullanılır ve güncelleme verileri değiştirilen kaynağın talep gövdesinde gönderilir. DELETE metodu, belirli bir kaynağı silmek için kullanılır.

Veri yapısı, CRUD işlemleri (Create, Read, Update, Delete) için önemlidir. İstemci, sunucudan bir kaynak oluşturmak veya silmek istediğinde, gerekli alanları temsil eden veriler oluşturur. Sunucu, hangi kaynağın güncelleneceğini veya silineceğini belirlemek için kimlik bilgisi bilgilerini kullanır.

Ayrıca, veri yapısı ve veri öğeleri arasındaki ilişki de belirtilmelidir. Örneğin, bir dizi kullanıcının listesini almak istediğinizde, her kullanıcının adını, soyadını, e-posta adresini ve diğer bilgilerini gösteren bir nesne listesi sağlayabilirsiniz. Bu yapılandırmada, her bir obje ayrı bir kullanıcıyı temsil eder ve kullanıcılarla ilgili ayrıntılar objelerin özellikleri olarak tanımlanır.

Sonuç olarak, RESTful API'lerde veri yapısı önemli bir role sahiptir ve hem istemciler hem de sunucular uygun şekilde yapılandırılmalıdır. Veri yapısı ve veri ilişkileriyle ilgili olarak, iyi belirlenmiş bir şema, verilerin doğru formatta ve doğru yöntemle gönderildiğini garantiler.

JSON vs. XML

RESTful API'lerde kullanılabilecek veri formatları arasındaJSON ve XML en yaygın kullanılanlardır. JSON (JavaScript Nesne Gösterimi) ve XML (Genişletilebilir İşaretleme Dili), her ikisi de verileri taşımak için kullanılır, ancak farklı yapılandırılmışlardır. Hangi veri formatının kullanılacağına karar vermek, RESTful API'lerin tasarımı açısındanoldukça önemlidir.

JSON, web uygulamalarında en yaygın olarak kullanılan veri formatıdır. Basit bir sözdizimi olan JSON, web tarayıcıları tarafından kolayca anlaşılabilir ve ayrıştırılabilir. JSON nesneleri, anahtar-değer çiftlerinden oluşur ve bu nedenle JSON sıklıkla tercih edilir. JSON'un dezavantajı dosya boyutları olabilir; büyük veri paketleri için XML'den daha uzun olabilir.

XML, RSS beslemeleri ve belgelendirme için kullanılabilecek bir işaret dili olarak ortaya çıktı. XML kesinlikle JSON'dan daha esnek bir veri depolama formatıdır ve veri kodlaması ve yapılandırması için daha fazla seçenek sunar. Ancak, XML dosyaları genellikle büyük ve karmaşıktır, bu nedenle küçük veri paketleri için kullanılmazlar.

RESTful API'lerde hangi veri formatının kullanılacağına karar vermek, proje ihtiyaçlarına ve veri türlerinin karmaşıklığına bağlıdır. JSON%99 genellikle daha tercih edilir, ancak verilerin büyüklüğü veya veri yapısı karmaşıksa, XML de bir seçenek olarak düşünülebilir. Bu nedenle, RESTful API'lerin tasarımı sırasında, veri formatının doğru seçimi, API performansı ve kullanıcı deneyimi açısından oldukça önemlidir.

CRUD İşlemleri

RESTful API'lar, gerçekleşmesi gereken işlemler için HTTP metodlarını kullanır. Bu metodların belirli amaçları vardır:

• GET: Kayıtların okunması için kullanılır.
• POST: Yeni kayıtların eklenmesi için kullanılır.
• PUT: Mevcut kayıtların güncellenmesi için kullanılır.
• DELETE: Kayıtların silinmesi için kullanılır.

CRUD işlemleri beş temel fonksiyonu barındırır:

• Create: Yeni kayıtların eklenmesi.
• Read: Kayıtların okunması.
• Update: Mevcut kayıtların güncellenmesi.
• Delete: Kayıtların silinmesi.
• List: Kayıtların listelenmesi.

Bir RESTful API oluştururken, öncelikle kaynakları tanımlamanız gerekiyor. Kaynaklar, işlemlerin uygulanacağı nesnelerdir. Kaynaklara başvurmak ve CRUD işlemlerini gerçekleştirmek için endpoint'ler yaratmanız gerekir. Endpoint'ler, web servisi uygulamanızın bağlanabileceği noktalardır.

Verilerin güncelleştirilmesi sırasında, verileri geçerli hale getirmeden önce doğrulama yaparak hataların önüne geçebilirsiniz. Aynı zamanda, birden fazla kullanıcı veya işlem aynı veriyi güncellemek istediğinde, güncellemenin doğru sırayla gerçekleşmesini sağlamak için bir mekanizma oluşturmalısınız. Bu tip senaryolara karşı önlem almak, uygulamanızın güvenilirliğini arttırır.

GraphQL Kullanımı

GraphQL, RESTful API'lerden farklı bir yaklaşım sunar. GraphQL kullanırken dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar vardır. İlk olarak, backend ve frontend ekipleri arasında ortak bir anlayışın oluşturulması önemlidir. Bu sayede veri şeması ve sorgular doğru bir şekilde tanımlanabilir.

Bir diğer önemli nokta ise, sorguların ve şemanın güvenliğidir. Sorguların çoğunluğu backend tarafında çalıştığından, sorguların güvenilir olması gerekmektedir. Ayrıca, denetimleri yapmak ve kötü amaçlı veri gönderimlerini engellemek için ek güvenlik önlemleri de alınmalıdır.

GraphQL protokolü, RESTful API'lerden daha esnek bir yapıya sahiptir. Bu nedenle, uygulama tasarımında dinamizm sağlamak için GraphQL kullanılabilir. Örneğin, çok sayıda karmaşık verinin işleneceği bir uygulama için, GraphQL sorguları RESTful API'lerden daha az trafik üretir ve daha hızlı sorgulama imkanı sağlar.

Sonuç olarak, GraphQL kullanmanın en iyi uygulamaları arasında, güvenilirliği ve performansı artırmak için doğru tasarımlar yapmak, sorguların güvenliğini sağlamak, veri şemasının doğru tanımlanması ve birinci sınıf bir dokümantasyon sağlamak yer almaktadır. Bu sayede şeffaf bir iletişim kurulabilir ve uygulama geliştirme sürecinde yaşanabilecek olası problemlerin önüne geçilebilir.

Veri Sorgulama

GraphQL, RESTful API'ye kıyasla daha verimli bir şekilde veri sorgulama yapmanızı sağlar. Öncelikle GraphQL sorgulamaları, veritabanında yer alan sadece belirli alanları çekmek yerine, sadece gereken verileri çeker. Bu sayede, gereksiz verilerin yüklenmesi önlenebilir ve daha hızlı bir sorgu işlemi gerçekleştirilebilir.

GraphQL ayrıca, birden fazla istek yapma ihtiyacını ortadan kaldırır. RESTful API, birkaç kaynaktan veri almak için birden fazla istek gerektirebilir. Ancak GraphQL, tek bir istek ile birden fazla kaynaktan veri toplayabilir. Bu özellik, özellikle mobil uygulama geliştiricileri için oldukça faydalıdır. Çünkü tek istek yaparak veri toplandığında, veri transferi için daha az veri kullanımı gerektirir ve daha az ağ trafiği yaratır.

Bununla birlikte, GraphQL'in bir dezavantajı vardır. Birden fazla istek yapmak yerine, tek bir istekte birden fazla kaynakta veri toplaması, aynı anda çok sayıda verinin yüklenmesine neden olabilir. Bu, sunucunun aşırı yüklenmesine ve performans düşüşüne yol açabilir. Bu nedenle, yazılım geliştiricilerinin GraphQL sorgularını optimize etmeleri gerekmektedir.

Veri Yapısı

GraphQL'de veri yapısı, şemalar ve alanlar (fields) kullanılarak oluşturulur. Schema, verilerin nasıl görüntüleneceğini belirlerken, alanlar ise hangi verilerin görüntüleneceğini belirler. Şema, sorgu yapıldığında kullanılacak olan tüm objeleri, işlevleri ve alanları tanımlar. Bu sayede hem veri doğru bir şekilde birleştirilir hem de gereksiz verilerin yüklenmesi önlenmiş olur.

GraphQL'de, şemalar ve alanlar tiplere ayrılır. Bunlar, bireysel bir tipte bulunan alanların tipleri (scalar tipler) ve birden fazla alanın (obje tipleri) birleştirilmesiyle oluşmuş olan tiplerdir. Tipler, çeşitli veri tiplerinden oluşabilir. Örneğin, sayılar için Int, boolean değerler için Boolean, metinler için String tipleri kullanılabilir.

Bu tipler kullanılarak, bir şemada istenen veri yapısı oluşturulur. Sağlanan şema doğru bir şekilde yapılandırıldığında, GraphQL sorgusu otomatik olarak istenen verileri geri döndürür. Şema yapısı tamamen özelleştirilebilir ve uygulama geliştiricileri için büyük bir esneklik sağlar.

GraphQL'de sorgulama yaparken, sorgu istekleri (query) oluşturulur ve bu isteklere kök (root) seviyesinde bir alan tanımlanır. Bu alan, uygulama verilerinin ana erişim noktası haline gelir. Alanlar, birbirleriyle ilişkilendirilebilir ve bir sorgudan bir sonraki sorguya verileri aktarabilirler.

Özetlemek gerekirse, GraphQL'de veri yapısı tipler ve şemalar kullanılarak oluşturulur. Bu tipler sayesinde, özelleştirilmiş bir veri yapısı oluşturmak mümkündür. Sorgu istekleri aracılığıyla verilere erişilebilir ve bu istekler sayesinde sadece istenen veriler yüklenir. Bu sayede, gereksiz veri yüklemeleri önlenerek performans arttırılır.

Şema Tanımlama

GraphQL'de şema, tüm verilerin belirtildiği ve nasıl erişileceğini tanımlayan ana yapıdır. Herhangi bir GraphQL uygulaması, bir şemaya sahip olmalıdır. Şema, yapılandırılmış sorgular ve mutasyonlar aracılığıyla erişilebilir. Şema, GraphQL dilinde GraphQL tip sistemini tanımlayan, ana yapılandırma bileşenidir. Bu tip sistemleri, bir dizi karmaşık özellikle birlikte kullanarak yerleşik türleri destekler.

Genellikle bir GraphQL şeması, GraphQL dilinden yapılmış bir GraphQL şema dili (SDL) belgesi şeklinde tanımlanmıştır. SDL, temel GraphQL operasyonlarının parametreleri hakkında meta bilgiler sağlar. Şema tanımlamak, temel olarak şunları içerir:

• Şema Kullanımı: Şema ismi belirlenir ve çoğu GraphQL şeması, sorgulama ve mutasyon işlemleri için iki ana nesneye sahiptir. Bunlar Type Query ve Type Mutation'dır.
• GraphQL Type Sistemleri: Gerek Type Query ve Type Mutation üzerinde, gerekse diğerleri üzerinde çalışmak üzere, türler oluşturulur. Bu türler, bir nesnenin özelliklerini ve veri alanlarını belirler.
• Fields Tanımlama: Fields, türlerin yeteneklerini belirleyen özelliklerdir. Her field, pretty gösterimi dahil olmak üzere bir ad ve çeşitli argüman ve sonuç türleri içerir.

GraphQL şemaları, uygulamanızın işleyişinde kritik bir rol oynar. Veritabanı modellemesindeki sorunlar, GraphQL şemalarınızın belirli yönlerini etkileyebilir ve son kullanıcılara zarar verebilir. Bu nedenle, şemanızı optimize etmek için yapılacak doğru adımları ön plana çıkarmak önemlidir.

Fragmanlar ve Değişkenler

GraphQL, fragmanları ve değişkenleri kullanarak sorguların daha esnek ve modüler olmasını sağlar. Fragmanlar, sorgunun tekrarlanan kısımlarını tanımlamak için kullanılır. Örneğin, bir fragman oluşturarak tüm ürün sorgularında tekrar eden alanları tanımlayabilirsiniz. Bu, kodun daha okunaklı ve yönetilebilir hale gelmesini sağlar.

Değişkenler ise sorgulamanın parametrelerini değiştirmek için kullanılır. Bu, sorguların daha dinamik hale gelmesini sağlar. Örneğin, bir kullanıcının adını kullanarak sadece onunla ilgili bilgilerin getirilmesini sağlayabilirsiniz.

GraphQL'de fragmanları kullanmak için öncelikle bir fragman tanımlaması yapmak gerekir. Bu tanımlama, query veya mutation bloğundan önce yapılır. Fragman, özel bir isme sahiptir ve bir veya birden fazla alan içerebilir. Bu alanlar, daha sonra sorguda kullanılabilir.

Değişkenleri kullanmak için ise sorgu bloğunun başına bir dolar işareti ($) konulur ve ardından değişken ismi belirtilir. Değişken isimleri, sorgu bloğu içinde kullanılabilir ve gerektiğinde değeri değiştirilebilir.

Özetle, GraphQL fragmanlar ve değişkenler ile sorguları daha yönetilebilir ve dinamik hale getiriyor. Bu özellikleri kullanarak, uygulamalarınızın performansını ve kullanıcı dostuluğunu artırabilirsiniz.

Performans ve Güvenlik

GraphQL, RESTful API'ye göre daha esnek bir yapıya sahiptir. Ancak bu esnekliğin getirdiği bazı durumlar performans ve güvenlik açısından dikkat edilmesi gereken önemli noktalar ortaya çıkarır.

GraphQL'in performansını artırmak için, sorguların boyutunu ve karmaşıklığı kontrol altında tutmak gerekmektedir. Karmaşık sorgular, sunucunun yükünü artırırken, gereksiz verileri sorgulama ve iletim maliyetlerini de artırır. Bu nedenle, sorgular basit ve optimize edilmiş olmalıdır.

Öte yandan, GraphQL API'lerini korumak için HTTPS kullanılması önerilir. Ayrıca, sorguların ve mutasyonların yetkilendirilmesi gereklidir. Bunun için, JWT (JSON Web Token) veya OAuth 2.0 kullanılabilir.

GraphQL ayrıca, RESTful API'den farklı olarak veri önbellekleme desteği sağlamaz. Bu nedenle, veri sorgulama süreçlerinin optimize edilmesi çok önemlidir. Verilerin dinamik olarak sorgulanması yerine, önceden hesaplanarak önbelleğe alınabilir.

Son olarak, GraphQL sorgularının izin verilen sınırların dışına çıkmasını önlemek için kullanıcı tarafında denetimler yapılabileceği gibi, sunucu tarafında Limitleme ve Sınırlandırma gibi özellikler kullanılabilir.

GraphQL performansı için bu önlemler alınarak, güvenliği için kullanıcı tarafında denetimler yapılabilir. Bu nedenle, GraphQL API'lerinin performansı ve güvenliği dikkate alınarak kullanılması gerektiği unutulmamalıdır.