Çocukların duygusal ihtiyaçlarının anlaşılması, sağlıklı ve mutlu bir gelişimleri için önemlidir Bu ihtiyaçlar her yaşta ve her dönemde farklılık gösterir ve ebeveynlerin iletişim kurarak empati kurmaları ve doğru sorular sormalarıyla anlaşılabilir Duygusal ihtiyaçlar özgüvenin artmasına, kendini kabul etme becerisinin gelişmesine ve sağlıklı bağlanmaların kurulmasına yardımcı olur Empati kurmak da çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamada önemli bir adımdır ve yetişkinlerin çocukların bakış açısından dünyaya bakmayı öğrenmeleri gereklidir

Yetişkinlerin çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını anlamak, çocukların mutlu ve sağlıklı bir şekilde gelişmesine yardımcı olmanın önemli bir parçasıdır. Çocukların duygusal ihtiyaçları, her yaşta ve her dönemde farklılık gösterir ve bu ihtiyaçlar, ebeveynlerin çocuklarına daha iyi bir destek olmaları açısından anlaşılması gereken bir konudur.

Bazı yetişkinler, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını anlamada zorluk çekebilirler. Bu noktada, öncelikle sağlıklı bir iletişimin önemini anlamak gereklidir. Empati kurmak ve çocuğun dünyasına girmek, çocukların duygularını anlamak için önemli adımlardır. Ayrıca, çocuklara doğru sorular sormak ve dinlemek, duygusal ihtiyaçlarını anlamak açısından oldukça önemlidir.

Yaşamın olağan stresleri, çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmayı zorlaştırabilir. Ancak, ebeveynlerin çocukların duygusal düzenlerine destek olması ve az pozitif ilgi göstermemeleri çok önemlidir. Ebeveynlerin kendi duygularını yönetme becerisine sahip olmaları da, çocukların duygusal ihtiyaçlarının ihmal edilmemesini sağlar.

Çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmak, onların sağlıklı bir şekilde gelişimlerine destek olur ve aynı zamanda ebeveynlerin kaliteli bir ilişki kurmalarına da katkı sağlar. Bu ihtiyaçlar, özgüvenin artmasına ve kendini kabul etme becerisinin gelişmesine yardımcı olur. Ayrıca, duygusal düzenin sağlanması, çocukların kendilerine saygı duymayı ve başkalarına da saygı göstermeyi öğrenmelerine yardımcı olur.

Duygusal İhtiyaçlar ve Önemi

Çocukların sağlığından ve gelişiminden bahsederken sadece yeme içme, uyku ve fiziksel sağlık üzerine odaklanmak yeterli değildir. Çocukların duygusal ihtiyaçları da en az diğer ihtiyaçlar kadar önemlidir. Duygusal ihtiyaçlar, çocukların kendini ifade ederek sosyal becerilerini geliştirmelerine, özgüven kazanmalarına, stresle başa çıkmalarına ve sağlıklı bağlanmalar kurmalarına yardımcı olur.

Özellikle bebeklik döneminde duygusal bağlanma, çocukların hayatta kalması için hayati öneme sahip bir ihtiyaçtır. Bebeğin ihtiyaçlarına duyarlılık göstermek, onun gereksinim duyduğu özgürlük alanını sağlamak ve gülümsemeleri, konuşmaları, ses tonu ve mimikleriyle iletişime geçmek, çocuğun duygusal gelişimine katkı sağlar.

Daha büyük çocuklar için de duygusal ihtiyaçlar önemlidir. Ebeveynler, çocuklarının duygularını tanıyarak, onların duygusal ihtiyaçlarına önem vererek, çocuklarını duygusal olarak destekleyebilirler. Örneğin, çocuklarınızın hissettiği duyguların farkında olup, onların yanında olduğunuzu hissettirmek, onların özgüvenlerinin artmasına yardımcı olabilir.

İletişim Kurmayı Öğrenmek

Yetişkinlerin çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını anlamaları için, öncelikle çocuklarıyla sağlıklı bir iletişim kurmayı öğrenmeleri son derece önemlidir. İletişim kurmak, çocukların duygusal ihtiyaçlarına kulak vermek ve onların ihtiyaçlarını anlamak için oldukça önemlidir. Empati kurarak, çocukların duygusal ihtiyaçlarına yaklaşabilir ve onların ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretebilirsiniz.

Çocuklarla iletişim kurarken, onların dünyası hakkında bilgi edinmek de önemlidir. Çocukların gözünden bakmayı öğrenmek ve onların duygusal dünyasına girmek, onların ihtiyaçlarını anlamada büyük önem taşır. Doğru sorular sormak da önemlidir; çocukların kendilerini ifade etmelerini sağlayabilir ve duygularına kulak verilmesine olanak tanır.

Çocukların duygusal ihtiyaçları, yaşlarına ve hayatlarındaki değişikliklere göre değişebilir. Okul öncesi dönemde, çocuklar kendilerine güvenli bir bağlanma ve sevgi dolu bir ortam isteyebilirler, okul çağı döneminde arkadaşlarıyla uyumlu bir sosyal ortamda bulunmayı ve yeteneklerini keşfetmeyi isterlerken, ergenlik döneminde hem bağımsızlık hem de bağlılık ihtiyaçlarını dengelemeye çalışırlar. Çocukların değişen ihtiyaçlarına uygun olarak iletişim kurmak, onların duygusal ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olabilir.

Yaşamın olağan stresleri, çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmayı zorlaştırabilir. Ancak, ebeveynlerin desteği, çocukların streslerini yönetmelerine ve duygusal ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olabilir. Ebeveynlerin çocuklarına az pozitif ilgi göstermesi, çocuklarda davranışsal ve duygusal sorunlara yol açabileceğinden, pozitif ilgi göstermek de önemlidir.

Çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmak, onların sağlıklı bir şekilde gelişimlerini desteklemeye yardımcıdır ve aynı zamanda kaliteli bir ilişki kurulmasına katkı sağlar. Duygusal ihtiyaçlarına kulak vererek, çocukların özgüvenlerinin artmasına ve kendilerini kabul etmelerine yardımcı olabilirsiniz. Duygusal düzenin sağlanması, çocukların kendilerine saygı duymayı ve başkalarına da saygı göstermeyi öğrenmelerine yardımcı olur.

Empati Kurmak

Empati kurmak, çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamak için önemli bir adımdır. Empati, bir başkasının durumunu anlamaya çalışmak ve onun duygularını hissetme yeteneğidir. Yetişkinlerin çocuklarıyla empati kurmaları, çocukların duygusal ihtiyaçlarına kulak vererek onların kendilerini ifade edebilmesine yardımcı olur ve sağlıklı bir ilişki kurulmasına katkı sağlar. Empati kurmak için yetişkinlerin, çocukların hissettiklerini anlayacakları bir bakış açısı geliştirmeleri gereklidir.

Bunun yanı sıra, yetişkinlerin çocuklarının bakış açısından dünyaya bakmayı öğrenmeleri gerekir. Çocuklar farklı düşünür ve bakış açılarına sahip olabilirler, bu yüzden yetişkinlerin onların dünyasına girmesi ve onların düşünceleri ve duyguları hakkında bilgi edinmeleri gerekir. Bu şekilde, yetişkinler çocukların duygusal ihtiyaçlarını daha iyi anlayarak onlara daha etkili bir şekilde yardımcı olabilir.

Çocuğun Dünyasına Girmek

Bir çocuğun dünyasına girmek, onların duygusal ihtiyaçlarına kulak vermek için ilk adımdır. Bu, başarıyla iletişim kurmak ve empati kurmak için çok önemlidir. Yetişkinler, çocuklarla etkileşimlerinde, oyunlarını oynayarak, onlarla birlikte kitap okuyarak ve onların hobilerine katılarak, onların dünyasına girebilirler. Çocukların nelerden hoşlandığını ve nelerden hoşlanmadıklarını anlamak, onların ihtiyaçlarına duyarlı olmak için önemlidir.

• Çocuklarla konuşmak önemlidir ve onların ne yapıp ne yapmadıklarını sormak, okulda veya evde yapılan etkinlikler hakkında konuşmak, onların başarılı hissetmelerinde yardımcı olacaktır.
• Çocukların yaşadıkları duygusal deneyimlere odaklanmak, anlatılanları dinlemek ve yargılamamak, onların duygusal dünyalarında güvenli bir alan sunacaktır.
• Çocuklar, hayal güçleriyle doludur ve bu hayalleri paylaşmalarına izin vermek, onların kendilerini ifade etmelerini sağlayacaktır.
• Aynı zamanda, çocukların dünyasına girmek, ebeveynlerin çocukların ne kadar hızlı büyüdüklerini anlamalarına yardımcı olabilir. Çocukların yaşlarının kısa olduğunu, büyümelerinin hızlı olduğunu ve onların anılarının unutulmaması gerektiğini hatırlamak önemlidir.

Bunun yanı sıra, çocuklarının dünyasına girebilmek için yetişkinlerin zaman ayırarak, onların dikkatlerini çekmesi gerekebilir. Yetişkinler, çalışma saatleri veya zorunlulukları nedeniyle yorgun olsalar bile, çocuklar için fırsat yaratmak, kendilerine adanmış zaman, onların duygusal ihtiyaçlarını karşılamak için önemlidir.

Doğru Sorular Sormak

Çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamak için doğru sorular sormak çok önemlidir. Sorular sorarken çocuğun düşüncelerine ve duygularına odaklanmak gerekiyor. Örneğin, "Bugün nasıl hissettin?" ya da "Bugün neyin sana mutlu ya da üzgün hissettirdi?" gibi açık uçlu sorular, çocuğun kendisini ifade etmesine yardımcı olur. Ayrıca, soruları sorma şeklimiz de önemlidir. Ne olursa olsun, çocuğu değerli hissettirmeliyiz ve onun duygularını önemsediğimizi göstermeliyiz.

Bazı durumlarda, çocuklar duygularını sözlü olarak ifade etmekte zorlanabilirler. Bu durumda, duygularını resimler ya da oyuncaklarla ifade etmelerine yardımcı olabiliriz. Ayrıca, kendimiz de duygularımızı ifade ederek çocuklara örnek olabilir, onların da duygularını ifade etmelerini kolaylaştırabiliriz.

Değişen Duygusal İhtiyaçlar

Çocukların duygusal ihtiyaçları, yaşlarına ve hayatlarındaki değişikliklere göre farklılık gösterir. Okul öncesi dönemde, çocuklar kendilerine güvenli bir bağlanma ve sevgi dolu bir ortam sunulmasını isterken, okul çağı döneminde arkadaşları ile uyumlu bir sosyal ortamda bulunmayı ve yeteneklerini keşfetmeyi arzularlar. Ergenlik döneminde ise, hem bağımsızlık hem de bağlılık ihtiyaçlarını dengelemeye çalışırlar ve bu dönemde etkili bir iletişim kurmak daha da önemlidir.

Bu nedenle, yetişkinlerin çocuklarının değişen duygusal ihtiyaçlarını anlamak ve onlara uygun bir şekilde yanıt vermek çok önemlidir. Ebeveynlerin çocuklarının gelişimini anlamaları, çocukların duygusal ihtiyaçlarına duyarlı olmaları ve onlara destek olmaları gerekmektedir. Ayrıca, çocukların yaşlarına ve ihtiyaçlarına uygun bir iletişim kurmak, doğru sorular sormak ve onların dünyasına girmek de duygusal ihtiyaçlara yanıt vermenin önemli yollarından biridir.

Okul Öncesi Dönem

Okul öncesi dönemde çocuklar, kendilerine güvenli bir bağlanma ve sevgi dolu bir ortam sunulmasını isterler. Bu dönemde, çocukların güvende olduklarını hissetmeleri, kendilerini ifade edebilmeleri ve duygularını serbestçe ifade edebilmeleri için önemlidir.

Çocukların bağımsızlıklarını keşfetmelerine ve öğrenmelerine izin verilirken, onların güvenliği ve ihtiyaçları da gözetilmelidir. Böylece çocuklar, hayatları boyunca sürecek olan kaliteli insan ilişkilerinin temellerini atmış olurlar.

Okul Çağı Dönemi

Okul çağı dönemi, çocukların sosyal becerilerini geliştirebilecekleri bir dönemdir. Bu dönemde, çocuklar arkadaş edinmek isteyebilirler ve sosyal çevrelerinde kabul edilmek için çaba sarf edebilirler. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarına sosyal beceri kazandırıcı etkinlikler planlamaları önerilir. Bunlar arasında, takım sporları, sanat ve müzik etkinlikleri gibi faaliyetler yer alabilir.

Bu dönemde, çocukların yeteneklerini keşfetmeleri de önem taşır. Yeteneklerine uygun faaliyetlere yönlendirilerek, özgüvenlerini geliştirmeleri sağlanabilir. Ebeveynler, çocukların ilgi alanlarına göre uygun hobiler seçerek onlara destek olabilirler. Öğrenme sürecine dahil edildikçe, çocukların özgüvenleri artar ve kendilerini daha iyi ifade etmeyi öğrenirler.

Bu dönemde, çocukların sağlıklı bir sosyal ortamda bulunmaları da önemlidir. Ebeveynler, çocuklarının arkadaş çevreleri hakkında bilgi edinmeli ve onlarla etkileşime geçmelerine imkan tanımalıdırlar. Ayrıca, çocukların evde kendilerini ifade edebilmelerine de fırsat tanınmalıdır. Böylelikle, çocukların kendilerini ifade etme becerileri gelişir ve güvenli bir ortamda büyüyebilirler.

Sonuç olarak, okul çağı dönemi, çocukların sosyal ve duygusal gelişimleri için önemlidir. Ebeveynlerin, çocuklarına uygun sosyal etkinlikler planlamaları ve onları desteklemeleri bu süreçte büyük önem taşır. Çocukların kendilerini ifade etmelerine imkan tanınması da, sağlıklı bir gelişim için vazgeçilmezdir.

Ergenlik Dönemi

Ergenlik dönemi, çocukların hem bağımsızlık hem de bağlılık ihtiyaçlarını dengelemeye çalıştığı bir dönemdir. Bu dönemde çocuklar, ailelerinden ve arkadaşlarından bağımsızlıklarını ilan etmek isterlerken aynı zamanda da bir gruba ait olma ihtiyacı hissederler. Bu sebeple, ebeveynlerin çocuklarına karşı anlayışlı ve sabırlı olmaları ve onların duygusal ihtiyaçlarına kulak vermeleri önemlidir.

Ergenler, duygusal değişimlerin yoğun olduğu bir dönemdir. Hormonal değişimler, sosyal ve duygusal değişimlerle birleştiğinde bu dönemdeki çocukların çoğu kendilerini kararsız ve endişeli hissederler. Bu yüzden, ebeveynlerin çocuklarına karşı destekleyici olmaları ve onları anlamaya çalışmaları gereklidir.

Ergenlerin iletişim tarzları da yetişkinlerden farklıdır. Ergenler daha açık sözlüdürler ve sıklıkla düşüncelerini ifade etmek için tartışmaları tercih ederler. Bu nedenle, ebeveynlerin de açık ve net bir iletişim kurmaları gerekmektedir. Ayrıca, ergen çocukların özgürlüklerini kısıtlayarak onların bağımsızlıklarını ilan etmelerine karşı çıkmaları, çatışmaları artırabilir. Bunun yerine, mümkün olduğunca ortak noktalar bulunarak ve onların fikirlerine saygı göstererek iletişim kurulmalıdır.

Yaşamın Olağan Stresleri ve Ebeveynlerin Rolü

Hayatın olağan stresleri, çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmayı zorlaştırabilir. Özellikle, boşanma, taşınma, okul değişikliği, ailede sağlık sorunları veya iş kaybı gibi hayatın zorlu süreçleri, çocukların kaygılanmasına, endişelenmesine ve depresyona girme riskine neden olabilir. Bu durumlarda, ebeveynlerin desteği, çocuklarının stresle başa çıkmasını kolaylaştırabilir.

Ebeveynler, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını anlamalı ve onlara dikkat etmeli, yaşadıkları stresli durumda gerekli desteği sağlamalıdır. Yeterli özen gösterilmediğinde, çocukların stresle başa çıkmakta zorlanacakları ve davranışsal sorunlar yaşayacakları olasıdır. Pozitif bir şekilde ebeveynlik yapmak, çocukların duygusal ihtiyaçlarını karşılamalarını sağlar ve onların güçlü, sağlıklı yetişkinlere dönüşmelerini destekler.

Bu nedenle, ebeveynler stresle başa çıkmak için çocuklara stratejiler öğretmeli ve onlarla doğru bir şekilde iletişim kurarak onların duygusal ihtiyaçlarına dikkat etmelidir. Ebeveynler, çocuklarını rahatlamaları ve sevdikleri etkinliklerle uğraşmaları için cesaretlendirmeli, sorunları konuşabilmeleri için olanak sağlamalıdır. Bunun yanı sıra, ailece yapılacak aktiviteler, geziler, eğlenceli zaman geçirmek, stresi azaltmak için harika bir yoldur. Ebeveynler, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarına odaklanırsa, çocuklarına sağlıklı bir gelecek için gereken araçları sunacaklardır.

Az Pozitif İlgi, Duygusal Sorunlar Yaratabilir

Ebeveynlerin çocuklarına pozitif ilgi göstermesi, onların duygusal ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir etkendir. Ancak, az pozitif ilgi göstermek çocuklarda sorunlara yol açabilir. Çocuklar, sevgi ve ilgi gösterilmediği zaman duygusal olarak incinirler ve bu durum, ruhsal problemler yaşamalarına neden olabilir.

Çocuklar, ebeveynlerinin ilgisini çekmek için olumsuz davranışlara başvurabilirler. Çünkü onların gözünde, olumsuz davranışlar bile ebeveynlerden gelen ilgiden daha azdır. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarına yeterli pozitif ilgi göstermesi, çocukların sağlıklı bir şekilde gelişimlerine yardımcı olabilir.

Bunun yanı sıra, az pozitif ilgi göstermek, çocukların özgüvenlerini zayıflatır ve kendilerine olan güvenlerini azaltır. Bu da, çocukların başarısızlıkla karşılaştıklarında üstesinden gelememelerine neden olabilir. Ebeveynlerin çocuklarına sık sık olumlu geri bildirimlerde bulunması, onların özgüvenlerini yükseltir ve kendilerine olan güvenlerini arttırır.

Ebeveynler, çocuklarıyla zaman geçirerek ve onların ilgi alanlarına katılarak pozitif ilgi gösterebilirler. Ayrıca, çocukların başarılarına ve davranışlarına olumlu geri bildirimlerde bulunmak, onların kendilerine olan güvenlerini arttırır ve duygusal gelişimlerine katkı sağlar.

Ebeveynlerin Kendi Duyguları

Ebeveynlerin kendi duygularını yönetememeleri, çocukların duygusal ihtiyaçlarının ihmal edilmesine sebep olabilir. Özellikle stresli ve zor zamanlarda, ebeveynlerin negatif duyguları, çocuklara yansıyabilir ve onların duygusal ihtiyaçlarının karşılanmasını zorlaştırabilir. Bu nedenle ebeveynler, kendi duygularını yönetmeyi öğrenmeli ve çocuklarına pozitif bir örnek olmalıdırlar.

Bunun yanı sıra, ebeveynlerin kendi duygularını yönetememeleri, çocuklarda duygusal problemlere ve davranışsal sorunlara da neden olabilir. Örneğin, ebeveynlerin sürekli endişeli ve stresli olması, çocukların da bu duyguları hissetmelerine ve kaygılı bir yapıya bürünmelerine sebep olabilir. Bu nedenle ebeveynler, kendi streslerini yönetmek ve olumlu bir atmosfer yaratmak için çalışmalıdırlar.

Çocukların Duygusal İhtiyaçlarına Odaklanmak

Çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmak, onların sağlıklı bir şekilde gelişmelerine yardımcı olmanın yanı sıra, ebeveynlerin çocuklarıyla kaliteli bir ilişki kurmalarına da katkı sağlar. İyi bir ilişki, güvenli bağlanma ve sevgi dolu bir ortam sağlamanın yanı sıra, çocukların daha mutlu ve özgüvenli olmalarına da yardımcı olabilir.

Bunun yanı sıra, çocukların duygusal ihtiyaçlarının karşılanması, olası davranışsal veya duygusal sorunların önlenmesine de yardımcı olabilir. Örneğin, çocukların kendilerini kabul etmelerine ve özgüvenlerinin artmasına yardımcı olmak, çocukların uzun vadede daha başarılı olmalarına katkı sağlayabilir. Duygusal düzenin sağlanması, çocukların kendilerine saygı duymayı ve başkalarına da saygı göstermeyi öğrenmelerine yardımcı olabilir.

Çocukların duygusal ihtiyaçlarına odaklanmak için, ebeveynlerin öncelikle çocuklarıyla sağlıklı bir iletişim kurmaları gerekmektedir. Empati kurmak, çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamak için oldukça önemlidir ve çocukların gözünden bakmayı öğrenmek de iletişim kurmayı kolaylaştırabilir. Doğru sorular sormak, çocukların kendilerini ifade etmelerine yardımcı olur ve onların duygularına kulak verilmesine olanak sağlar.

Çocukların duygusal ihtiyaçları, yaşlarına ve hayatlarındaki değişikliklere göre değişkenlik gösterir. Okul öncesi dönemde çocuklar, güvenli bir bağlanma ve sevgi dolu bir ortam isterler. Okul çağı döneminde çocuklar, yeteneklerini keşfetmek ve arkadaşlarıyla uyumlu bir sosyal ortamda bulunmak isterler. Ergenlik döneminde ise, bağımsızlık ve bağlılık ihtiyaçlarını dengelemeye çalışırlar ve bu dönemde, etkili bir iletişim kurmak daha da önemlidir.

Özgüven ve Kendini Kabul Etme

Çocukların duygusal ihtiyaçlarını karşılamak, onların özgüvenlerinin artmasına ve kendilerini kabul etmelerine yardımcı olur. Bu da çocukların yetişkinlik hayatlarına daha sağlıklı bir şekilde hazırlanmalarına yardımcı olur. Özgüven, bir kişinin kendisine olan güveni ve değerlendirme yeteneği ile ilgilidir. Çocukların özgüvenli bireyler olarak yetişebilmesi için duygusal ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir.

Çocukların özgüvenleri, ebeveynlerinin tutumlarına ve davranışlarına bağlı olarak şekillenmektedir. Ebeveynlerin olumlu bir tutum sergilemeleri, çocukların kendilerine olan güvenlerini arttırmaktadır. Olumlu bir tutum sergilemek, çocukların kendilerine karşı saygınlıklarını arttıracak ve kendilerini daha değerli hissetmelerine yardımcı olacaktır.

Ayrıca, ebeveynlerin çocuklarının becerilerini ve yeteneklerini desteklemesi de özgüvenlerinin artmasını sağlamaktadır. Çocuklar, başarılı oldukları alanlarda kendilerine olan güvenleri artar ve bu da özgüvenlerini etkiler. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarının ilgi alanlarını ve yeteneklerini keşfetmeleri ve desteklemeleri önemlidir.

Ancak, ebeveynlerin çocuklarına aşırı övgü yapmaları da yanlış bir tutumdur. Aşırı övgü, çocukların gerçekçi bir şekilde değerlendirme yapmalarını engeller ve yanlış bir özgüven oluşturabilir. Bu nedenle, ebeveynlerin çocuklarını gerçekçi bir şekilde değerlendirmeleri ve övgüyü dengeli bir şekilde yapmaları önemlidir.

Duygusal Düzen ve Kendine Saygı

Çocukların duygusal düzeninin sağlanması, onların kendilerini ve başkalarını anlamasına, saygı duymasına ve empati kurmasına yardımcı olur. Duygusal düzen, çocukların duygularını daha iyi kontrol edebilmeleri ve duygusal tepkilerini başkalarına zarar vermeden ifade edebilmeleri anlamına gelir. Bu da onların kendilerini daha iyi anlamalarına, kabullenmelerine ve özgüvenlerinin artmasına yardımcı olur.

Ayrıca, duygusal düzenin sağlanması, çocukların kişisel sınırlarını belirlemelerine ve kendilerine saygı duymayı öğrenmelerine yardımcı olur. Hem yetişkinlerle hem de yaşıtlarıyla sağlıklı bir şekilde iletişim kurmalarına yardımcı olur ve böylece daha mutlu ve başarılı bir hayat sürmelerine yardımcı olur.