İngiltere'nin tarihi boyunca kadınların toplumdaki statüsü, ünlü ve güçlü kadınlar sayesinde önemli değişimler göstermiştir. Bu yazıda, Ada Lovelace, Margaret Thatcher, Florence Nightingale gibi ikonik figürlerin hayatları ve toplumsal etkileri ele alınacak. Kadının gücüne ve toplumdaki yerine dair ilham verici bir içerik için okumaya devam edin.

İngiltere tarihinde kadınlar, toplumda önceleri ikinci sınıf vatandaş olarak kabul edilirken, son yüzyılda önemli bir gelişme kaydettiler. Hatta İngiltere, dünyada kadın hakları konusunda lider bir ülke olarak öne çıktı. Bu gelişmelerde, ünlü ve güçlü kadınların etkisi oldukça büyük oldu. İngiliz kadınların toplumsal statülerinin analizi için, ünlü kadınların siyasi, edebi, sinema, sunuculuk ve diğer alanlardaki başarılarına bakabiliriz.

İngiliz tarihinin en etkili kadınları arasında, kraliçelerin yeri oldukça önemlidir. Kraliçeler, İngiliz toplumunda oldukça saygın bir konuma sahiptir ve tarihte birçok önemli kararları alarak İngiltere'yi yönettiler. Ayrıca İngiltere'deki kadın politikacıların sayısının da artmasıyla birlikte, bu kadınlar ülkelerinin politik hayatında büyük bir etki yarattılar.

Bunlardan en ünlüsü ise Margaret Thatcher'dır. İngiltere tarihindeki ilk kadın başbakan olarak, ülkesine önemli hizmetler sundu ve politik etkileri hala hissedilmektedir. Tony Blair'in avukatı olan Harriet Harman da, İngiltere'nin parlamenter sistemi ve siyasi kariyeri konusunda bilgi vermektedir.

İngiliz edebiyatının en önemli yazarları arasında kadınlar da önemli bir yere sahip olan isimlerdir. Agatha Christie, dünya çapında ün sahibi polisiye romanlarıyla İngiltere tarihindeki yerini almıştır. Jane Austen ise, İngiliz edebiyatının en ünlü roman yazarıdır ve feminist eleştirileriyle tanınmaktadır.

İngiltere sinema ve televizyon endüstrisinde de kadınlar çok önemli bir yere sahiptir. İkonik oyuncu Maggie Smith, geleneksel İngiliz sanat okulunun eski bir öğrencisi olarak bilinirken, Judi Dench ise Emmy, Oscar, Tony ve BAFTA ödüllerine layık görülmüştür. İngiliz medyasındaki kadınlar da, güçlü temsilcileri ve başarılarıyla öne çıkmaktadırlar. Victoria Derbyshire, çalışmalarıyla ödüllendirilmiş BBC spikeridir. İngiltere'deki ilk kadın spor spikeri olan Clare Balding'in de kariyeri oldukça etkileyicidir.

Kraliçeler

İngiltere tarihi boyunca pek çok ünlü kraliçe bulunmaktadır. Kraliçe Elizabeth I, İngiltere tarihindeki en uzun hükümdarlık dönemini sürdürmüştür. Kendisi ayrıca Protestanlık mezhebinin hüküm sürdüğü İngiltere'nin toparlanmasında önemli bir role sahiptir. Kraliçe Victoria, modern İngiltere'nin ana sembolü olarak kabul edilir ve İmparatoriçe unvanını taşıyan son İngiliz hükümdarıdır.

Ayrıca, Kraliçe Mary I'nin İngiltere'nin 1553 yılında tek başına hükümdar olması, ülkede İngiltere Kilisesi'nin kurulmasını sağlamıştır. Bunun yanı sıra, Kraliçe Catherine of Aragon'un İngiltere tarihindeki yeri ve İngiliz tahtına etkileri de önemli rol oynamıştır.

• Kraliçeler arasında en çok bilinenler; Elizabeth I, Victoria, Mary I ve Catherine of Aragon'dur.
• İngiltere tarihinde hüküm süren kraliçelerin çoğu, ülkenin dini politikalarında ve reform süreçlerinde oldukça etkili olmuştur.

Toplumsal açıdan, kraliçeler İngiltere tarihindeki kahramanları olarak kabul edilmiştir. Özellikle Kraliçe Elizabeth I, İngiltere'nin altın çağı olarak bilinen dönemde ülkenin uluslararası alanda güçlü bir konuma gelmesinde önemli bir rol oynamıştır.

Kraliçe	Hükümdarlık Dönemi	Etkileri
Elizabeth I	1558-1603	İngiltere'nin altın çağı, siyasi ve ekonomik güçlenme.
Victoria	1837-1901	Modern İngiltere'nin sembolü, İmparatoriçe unvanını taşıyan son İngiliz hükümdarı.
Mary I	1553-1558	İngiltere Kilisesi'nin kurulmasını sağlaması.
Catherine of Aragon	1509-1533	İngiliz tahtına etkileri.

Politikacılar

İngiltere'de kadınlar parlamento üyesi olma haklarını uzun bir süre boyunca kazanmak için mücadele ettiler. 1918'de yapılan seçimlerde kadınlar ilk defa oy kullanma hakkını kazandılar ancak, kadınların seçilebilme hakkını elde etmeleri 1928'e kadar sürecekti. Yine de, İngiltere'nin siyasi sahnesinde kadınlar pek çok başarıya imza attılar ve günümüzde parlamentodaki kadın üye sayısı tarihin en yüksek seviyelerinde.

2019'daki seçimlerde, parlamentoda kadın üye sayısı 220'yi aştı ve parlamentodaki toplam üye sayısının %34'ü kadın oldu. Bazıları, kadınların parlamentodaki temsilinin göz ardı edilemeyecek kadar gerçekleştiğini savunuyorlar. Kadınlar, parlamentonun çok çeşitli konularında etkili olmuşlardır, özellikle de eşitlik, kadın hakları ve savaş karşıtı konularında.

Bununla birlikte, bazı kadın politikacılar diğerlerinden daha öne çıkmışlardır. Özellikle, İngiltere tarihindeki ilk kadın başbakan olan Margaret Thatcher, İngiliz siyasi tarihinin en tanınmış figürlerinden biri olarak kabul edilir. Diğer önemli kadın politikacılar arasında Tony Blair'in avukatı olan Harriet Harman yer alır. Harman, İngiltere'de cinsiyet eşitliği konusunda çalışan bir avukat olarak başladı ve sonunda parlamentoya seçilerek, çeşitli önemli görevlerde bulundu.

Margaret Thatcher

Margaret Thatcher, İngiltere'nin ilk kadın başbakanıdır ve 1979-1990 yılları arasında görev yapmıştır.

Iron Lady olarak bilinen Thatcher, sert politik duruşuyla bilinir. O dönemde İngiltere'de ekonomik krizler ve işsizlik oranları çok yüksekti. Thatcher, hükümet yetkilileri ve sendikalarla sert şekilde müzakere etti ve ekonomiyi canlandırmak için yeni ekonomik politikalar getirdi.

Thatcher, 1982 Falkland Savaşı'nda İngiliz ordusunu yönetti ve İngiltere'nin Falkland Adaları'nı geri almasını sağladı. Soğuk Savaş döneminde Thatcher, komünizme karşı sert bir tutum sergiledi ve ABD Başkanı Ronald Reagan ile yakın işbirliği içinde çalıştı.

• Thatcher'ın politikaları hem savunucular hem de eleştirmenler tarafından tartışıldı.
• Thatcher hayatı boyunca İngiliz toplumunda tartışmalı bir figür olarak kaldı.
• Thatcher, kadınların İngiliz politikalarındaki rolünü değiştirdi ve kadınların siyasette daha aktif rol almalarına öncülük etti.

Thatcher, dünya tarihindeki en önemli kadın liderlerden biridir ve politika tarihine yaptığı katkılar sayesinde hala bugün de hatırlanmaktadır.

Tony Blair'in Avcısı olan Harriet Harman

Harriet Harman, Tony Blair'in avukatlığını yapmış ve daha sonra onun politikalarıyla da sert bir şekilde çekişmiş bir İngiliz politikacıdır. 1982 yılında parlamentoya seçilerek politika kariyerine adım attı. 1997 genel seçimlerinin ardından, İşçi Partisi'nin parlamentodaki en yüksek kadın üyesi oldu. İngiltere'deki parlamenter sistemin önemli figürlerinden biri olan Harman, çeşitli bakanlık görevlerinde de bulundu ve İşçi Partisi'ndeki kadınların haklarının savunucusu oldu.

Harman, 2007 yılında İşçi Partisi'nin Başkan Yardımcısı seçildi. Bu dönemde, çeşitli politik tartışmalara karıştı ve birçok olumsuz medya haberine maruz kaldı. Ancak, hala İngiltere'deki politik alanda faaliyetlerine devam etmektedir. Aynı zamanda toplumsal konulara da eğilen Harman, sivil toplum kuruluşlarından da destek alarak kadınların hakları için meclis çalışmalarını sürdürmektedir.

Harriet Harman, sadece siyasi kariyeri ile değil, aynı zamanda kadın hakları ve cinsiyet eşitliği konularında yaptığı çalışmalarla da bilinmektedir. Kadınların politik hayatta daha sık temsil edilmesi ve daha iyi temsil edilmelerini savunarak, siyasi alanda toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için çalışmalar yapan Harman, önemli çalışmalara imza atmıştır.

Sonuç olarak, Harriet Harman İngiliz politika tarihinde önemli bir isimdir. Parlamenter sistemin güçlü kadın temsilcilerinden biri olmakla birlikte, aynı zamanda çeşitli toplumsal konularda da faaliyet gösteren bir sivil toplum lideridir. Harman, İngiltere'deki toplumsal eşitlik ve kadın hakları konularında yapılan çalışmalarda önemli bir yer edinmiştir ve ilerleyen yıllarda da siyasi alanda faaliyetlerine devam edeceği kesin bir şekilde bilinmektedir.

Yazarlar

İngiliz edebiyatı, dünyanın en zengin ve renkli edebiyatlarından biridir. Bu zengin edebiyatta kadınların yeri de oldukça önemlidir. İngiliz edebiyatının en önemli kadın yazarları, yüzyıllardır devam eden bir edebi mirasın bir parçasıdır ve toplumsal etkileri oldukça büyük olmuştur.

En önemli İngiliz kadın yazarlardan biri olan Agatha Christie, dünyanın her yerinde tanındı. Polisiye romanları ve kurgusal hikayeleriyle bilinen Christie, İngiltere'deki edebi kültürün bir simgesi haline geldi. Christie'nin eserleri, İngiltere'nin modern toplum yapısını yansıtması bakımından önemlidir.

Bir diğer İngiliz edebiyatının efsanevi yazarı Jane Austen, 19. yüzyılda yaşamıştır. Austen'in yazdığı romantik ve toplumsal konularla ele alan romanlar, dönemin İngiliz toplumunu yansıtmaktadır. Austen, aynı zamanda kadınların toplumsal statüsünün artması yönünde de etkili bir yazardır.

Bu iki yazarın yanı sıra İngiliz edebiyatının en etkili kadın yazarlarından bazıları Bronte kardeşler, Mary Shelley ve Virginia Woolf'tur. Bu yazarların eserleri, İngiliz toplumunun dönüm noktalarını yansıtması bakımından önemli bir yere sahiptir.

• Agatha Christie: Polisiye romanları ve hikayeleriyle dünya çapında ün kazandı. Eserleri, sıklıkla eski İngiltere'nin zengin kültürünü anlatır.
• Jane Austen: Romanları, 19. yüzyılda yaşayan İngiliz orta sınıfının hayat tarzlarını, ilişki kurallarını ve toplumsal adabını anlatır.
• Bronte kardeşler: Emily, Charlotte ve Anne Bronte, viktoriyen çağında etkili olan İngiliz edebiyatının en büyük isimlerinden bazılarıdır. Özellikle Emily'nin Wuthering Heights adlı romanı, epik bir aşk hikayesi olarak kabul edilir.
• Mary Shelley: Frankenstein adlı romanıyla meşhur olan Shelley, gotik edebiyatın önde gelen yazarlarından biridir. Eserleri, insanın doğasının karanlık yönlerini yansıtır.
• Virginia Woolf: Modern İngiliz edebiyatının önde gelen yazarlarından biridir. Romanları, toplumsal cinsiyet rolleri ve kadınların toplumsal statüsünün artması konularını ele alır.

İngiliz edebiyatının en önemli kadın yazarları, eserleriyle toplumun farklı yönlerini anlatması ve toplumsal statüsünün artması yönündeki çabalara öncülük etmesi bakımından oldukça önemlidirler.

Agatha Christie

Agatha Christie İngiltere tarihinin en ünlü polisiye yazarlarından biridir ve dünya çapında üne kavuşmuştur. Yazarın eserleri, İngiliz polisiye edebiyatında öncü bir yere sahiptir. Christie'nin eserleri sayısız defa televizyon, sinema ve tiyatroda sahnelenmiştir ve kendisi de birçok ödül kazanmıştır.

Christie, ilk romanı olan "The Mysterious Affair at Styles"ı yayımladığında 30 yaşındaydı. Bu eser, ünlü dedektif Hercule Poirot'u tanıttı ve başarısı sayesinde yazarın kariyeri hızla yükseldi. Christie birçok roman ve kısa öykü yazdı ve yarattığı karakterlerle ölümsüzleşti. Poirot ve bir diğer ünlü karakteri olan Miss Marple, dünya genelinde okuyucuların sevgisini kazandı.

Christie'nin eserleri, takım çalışmasının önemini vurgulayan ve İngiliz toplumunun sınıfsal yapılarını ele alan önemli mesajlar içerir. Yazarın hayatı ve çalışmaları, birçok İngiliz okulunda ve üniversitesinde edebiyat dersleri kapsamında incelenir ve geniş bir hayran kitlesi tarafından takip edilir.

Jane Austen

Jane Austen, İngiliz edebiyatının en ünlü roman yazarlarından biridir. O dönem İngiltere'sinde kadınların aile hayatına hapsedildiği bir dönemde, Austen güçlü kadın karakterleri ve takıntılı aile yapılarının yıkımını ele aldığı kitaplarıyla öne çıkmaktadır.

Austen, 1775 yılında İngiltere'nin Hampshire kentinde doğdu. Babası bir rahipti ve aile, zorlu finansal koşullarla mücadele etti. Austen, erken yaşta yazmaya başladı ve 1790'ların başında yazarlık kariyerine odaklandı. İlk olarak, kısa hikayeler ve şiirler yazdı ve daha sonra 1811'de "Sense and Sensibility" adlı ilk romanını yayınladı. Bu romanın başarısı, onu diğer pek çok roman yazmaya yönlendirdi. Ancak, Austen'in kitapları o dönem için oldukça radikal kabul edildiği için yayıncı bulmakta zorlandı.

Austen'in en ünlü romanları arasında "Pride and Prejudice", "Mansfield Park" ve "Emma" yer alır. Bu romanların öne çıkan özellikleri, zengin kurguları, çeşitlilikleri ve sivri zekâlı mizahlarıdır. Austen'in romanları, dönemin kültürel ve sosyal normlarını eleştiren güçlü mesajlarla doludur.

Austen'in yazıları, yazarlık tarihinin en etkili eserleri arasındadır ve onun yaratıcı eserleri, günümüzde hala popülerliğini korumaktadır. İngiliz edebiyat tarihinde önemli bir yere sahip olan Austen, kadın yazarların rol modeli olmaya devam etmektedir.

Aktrisler

İngiliz sinema ve televizyon endüstrisi, ünlü kadın isimlerin çıkış noktasıdır. İngiltere'de yetenekli kadın oyuncuların sayısı çok fazladır ve birçoğu dünya çapında tanınmaktadır.

Maggie Smith, İngiliz sinema ve televizyon endüstrisinde ikonik bir isimdir. The Prime of Miss Jean Brodie, Downton Abbey ve Harry Potter serisi gibi birçok ünlü yapımda rol almıştır. Geleneksel İngiliz sanat okulunun eski öğrencisi olan Smith, oyunculuğuyla Oscar, BAFTA ve Altın Küre gibi birçok ödülün sahibi olmuştur.

Judi Dench, Emmy, Oscar, Tony ve BAFTA ödülüne layık görülmüş bir İngiliz oyuncudur. 60 yıllık kariyeri boyunca pek çok ünlü yapımda yer almıştır. İngiliz tiyatrosu, sineması ve televizyonunda etkili bir isim olan Dench, Shakespeare'in kadın kahramanlarını canlandırmasıyla da tanınmaktadır.

İngiliz aktris Joan Collins, Dynasty dizisiyle öne çıkmıştır. Dünya genelinde hatırı sayılır bir hayran kitlesi olan Collins, bu dizideki rolüyle Golden Globe ve Emmy adaylığı kazanmıştır. Efsanevi İngiliz aktris Helen Mirren ise, The Queen filmindeki rolüyle Oscar, BAFTA ve Altın Küre ödüllerini kazanmıştır. Ayrıca, İngiltere'deki tiyatro kültürüne de büyük katkıları olmuştur.

• İngiliz aktrislerin bazıları:
• Keira Knightley
• Carey Mulligan
• Emma Watson
• Emily Blunt
• Helena Bonham Carter

İngiltere sinema ve televizyon endüstrisi, kadın oyuncular için çok büyük bir platformdur ve pek çok yetenekli kadın oyuncu buradan çıkış yapmıştır. İngiliz kültüründe büyük bir yer edinmiş olan bu isimler, sinema ve televizyon sektöründe birçok kişiye örnek olmuştur.

Maggie Smith

Maggie Smith, İngiliz tiyatrosundan bir süperstar ve sinema dünyasının efsanevi bir ismidir. İkonik bir oyuncu olan Smith, aynı zamanda geleneksel İngiliz sanat okulunun eski bir öğrencisidir. Kariyeri boyunca, sayısız ödül kazanmış ve farklı jenerasyonlardan hayranları tarafından sevilen birçok rolü canlandırmıştır.

Smith'in oyunculuk kariyeri, 1950'lerde Londra'da başladı. Genç yaşta, Kraliyet Ulusal Tiyatro Okulu'na kabul edildi ve burada, Londra tiyatro sahnesindeki birçok ünlü ismin yetiştiği bir eğitim aldı. Okuldan mezun olduktan sonra, West End tiyatrolarında birçok önemli rolde yer almaya başladı.

Smith'in sinema kariyeri ise, 1960'larda başladı ve kısa sürede büyük bir çıkış yakaladı. 1965 yılında çıkan "Othello" filmindeki rolüyle, ilk BAFTA ödülünü kazandı. Ardından, "The Prime of Miss Jean Brodie", "Travels with My Aunt" ve "California Suite" gibi filmlerde başarılı performanslar sergiledi.

Maggie Smith, oyunculuk kariyerindeki büyük başarılarına rağmen, hayatı boyunca gizli bir kişilik olarak kalmayı tercih etmiştir. Medya dünyasıyla pek ilgilenmeyen Smith, uzun ve başarılı kariyerinde oyunculuğa odaklanmayı tercih etmiştir. Onun birçok hayranı, ses tonu ve benzersiz oyunculuk tarzı nedeniyle ondan derin bir saygı duyar.

Judi Dench

Judi Dench, İngiliz tiyatro, sinema ve televizyon endüstrisinde ünlü ve saygın bir oyuncudur. İngiliz tiyatrosunun en ünlü isimlerinden biri olarak kabul edilir ve 60 yılı aşkın süredir bir dizi performans sergilemiştir. Dench, birçok ödüle layık görülmüştür ve Emmy, Oscar, Tony ve BAFTA ödüllerini kazanmıştır.

1950'lerde tiyatroya başlayan Judi Dench, 1960'larda Royal Shakespeare Company'de performans sergiledi. Kraliçe Victoria için yapılmış yapımdaki rolü ile ün kazandı ve sonrasında 70 ve 80'lerde British Broadcasting Corporation'da (BBC) yer aldı. Dench, sonrasında sinemaya çevirdiği kariyerinde de, sektörde saygı duyulan bir oyuncu haline geldi.

Doğum Tarihi	9 Aralık 1934
Doğum Yeri	York, İngiltere
Ödüller	Emmy Ödülü Oscar Ödülü Tony Ödülü BAFTA Ödülü

Oyunculuğun yanı sıra Dench, Unicef UK'nin başkanı ve Sam Wanamaker Playhouse'un baş destekçisi olmuştur. Dench, genç oyunculara rehberlik etmek amacıyla The Dench Scholarship adlı bir burs da oluşturdu.

Spikerler ve Sunucular

İngiliz medyasındaki kadınlar, özellikle de sunucular ve spikerler, toplumsal etki yaratan güçlü temsilciler arasında yer alıyorlar. Bu kadınlar, özgüveni, bilgisi ve cesareti sayesinde medyada önemli bir yer edinmişlerdir.

BBC'nin ödüllü spikeri Victoria Derbyshire, İngiltere'deki kadın hakları ve cinsel istismar davalarında mücadele veren güçlü bir aktivisttir. Derbyshire, çalışmaları nedeniyle birçok ödül kazanmıştır.

İngiltere'nin ilk kadın spor spikeri ve sunucusu olan Clare Balding de, benzer şekilde medya dünyasında öne çıkmayı başardı. Kendisi, İngiliz halkının sevdiği birçok spor etkinliğinin anlatımını yaparak, cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadele ediyor.

Bu kadınlar, İngiliz medyasında güçlü bir ses olmalarıyla birlikte, kadınların güçlü temsili konusundaki önemli birer örnektirler. Onların özgüveni ve cesareti, gelecekteki kadınların toplumsal statülerini olumlu yönde etkileyecektir.

Victoria Derbyshire

Victoria Derbyshire, İngiliz medyasında öncü ve güçlü bir temsilcilerden biridir. Kendisi çalışmalarıyla ödüllendirilmiş, resmi bir BBC sunucusudur. İlk olarak BBC Radio 5 Live'da başladığı kariyerinde pek çok başarılı program sunmuştur. Kanalın haber programlarına katılmış ve gazetecilik konusunda büyük bir deneyim kazanmıştır.

Derbyshire, medyadaki kadınların sesi olmuştur. Kadınların küçümsenmesine, yanlış temsil edilmesine ve cinsiyet ayrımcılığına karşı farkındalık yaratma konusunda aktif bir şekilde çalışmaktadır. Kendisi, birçok kadın konuğuyla röportaj yapmış, kadın insan hakları savunucularını konuk etmiş ve en az erkekler kadar yetenekli olduklarını kanıtlamıştır.

Derbyshire, Lauder dergisi tarafından İngiltere'deki en etkili 50 kadın arasında yer alarak bu alanda ne kadar başarılı olduğunu kanıtlamıştır. Kendisi ayrıca, haber programları sırasında gösterdiği özenli davranışları ve fragmanlarla ilgili çalışmaları nedeniyle de birçok ödüle layık görülmüştür.

• 2014 yılında, "Daha İyi Gazetecilik" ödülüne layık görülmüştür.
• 2016 ve 2017 yıllarında, "En İyi Haber ve Gündem Programı" dalında BAFTA ödülüne aday gösterilmiştir.
• 2017 yılında, Women in Film & TV ödüllerinde "En İyi Televizyon Sunucusu" ödülünün sahibi olmuştur.

Derbyshire, kadınların İngiliz medyasında daha fazla yer alması, onların seslerinin duyulması ve toplumda daha güçlü bir konuma sahip olması konusunda çalışmaktadır. Kendisi, gerçek bir rol modeldir ve İngiliz kadınlarının toplumsal statülerinin yükselmesine katkı sağlamıştır.

Clare Balding

Clare Balding, İngiltere'deki ilk kadın spor spikeri ve sunucusu olarak İngiliz spor medyasında önemli bir figürdür. Kendisi 1971 yılında İngiltere'de doğmuştur. Oyuncu ve yazar Andrew Balding'in kızıdır. İlk olarak Channel 4'de sunucu olarak çalışırken, daha sonra BBC ile anlaşma imzalayarak çalışmalarına devam etmiştir.

İlk olarak 1995 yılında BBC Radio 5 Live'da radyo sunuculuğu yaparak kariyerine başlamıştır. Daha sonra, 1997 yılında yüzme yarışması Splash'ın sunucusu olarak televizyon dünyasındaki yerini almıştır. 2005 yılında ise sporseverlerin yakından takip ettiği Glorious Goodwood Horse Races'un sunuculuğunu yapmıştır.

Balding'in sunuculuk kariyerindeki en önemli dönüm noktası, 2012 Londra Olimpiyatları'nda gerçekleştirilen açılış töreninin sunuculuğunu yapmasıdır. Bu görev, İngiliz kamuoyu tarafından büyük bir ilgiyle takip edilmiştir.

• Balding, aynı zamanda yazarlık konusunda da oldukça yetenekli bir isimdir. Kendisi "My Animals and Other Family" adlı anı kitabını yazarak büyük bir başarı elde etmiştir.
• Ayrıca, hayvanları da oldukça sevdiği ve dolayısıyla hayvan hakları savunuculuğu konusunda da aktif olarak çalıştığı bilinmektedir.

Clare Balding, İngiltere'deki spor medyasında kadın sunucuların güçlü bir temsilcisidir. Kendisi sportif başarıları, sunuculuk kariyeri ve yazarlık becerileri ile İngiliz medya sektörüne büyük katkılar sağlamıştır.