FIFA Dünya Kupası'nın en unutulmaz anılarını keşfedin! Tarihin en önemli futbol turnuvasında hangi anlara tanıklık ettik? Bu yazıda tamamını bulacaksınız Heyecanı paylaşın!

Dünya Kupası, futbolseverlerin heyecanla takip ettiği en büyük organizasyonlardan biridir. Yıllar içinde birçok unutulmaz anıya sahne olmuştur. Bu yazıda, Dünya Kupası'na damga vurmuş en unutulmaz anıları sizlerle paylaşacağız.

Brezilya'nın efsane oyuncusu Pele'nin kazandıkları üstüste üçüncü Dünya Kupası zaferi gibi unutulmaz futbol anlarından bazıları, dünya çapında taraftarların hafızasında yer etmiş durumda. Ancak bazı anılar diğerlerinden daha özel ve dramatik. Bunlardan bazıları; Maradona'nın Tanrı'nın El golü, Zidane'ın kırmızı kart gördüğü maç ve Almanya'nın 7-1 kazandığı Brezilya maçı gibi heyecan verici anlardır.

Ayrıca, Dünya Kupası'nın sadece futbolun değil siyasetin de bir yansıması olduğunu hafife alamayız. Videla rejimindeki Arjantin, 1978 yılındaki Dünya Kupası'nı kazanmaları sonrası kutlamalar yaparken, Zidane'ın Cezayir asıllı olması da 1998 Dünya Kupası'ndaki final maçında gündeme gelmişti.

• 1986 Dünya Kupası yarı finalinde Maradona'nın Tanrı'nın El olarak adlandırılan golü
• 2006 Dünya Kupası finalinde Zidane'ın Materazzi'ye yaptığı kafa atışı sonrası aldığı kırmızı kart
• 1978 Dünya Kupası'nda Videla rejimi altındaki Arjantin'in kazanması ve 1998 Dünya Kupası finalinde Fransa takımında yer alan Zidane'ın Cezayir asıllı olması
• 2006 Dünya Kupası'nda Gana'nın Afrika kıtası dışında tarihi bir başarı elde etmesi
• 1950 Dünya Kupası finalinde ev sahibi Brezilya takımının Uruguay'a karşı aldığı şok yenilgi
• 1994 Dünya Kupası'nda Kamerunlu Marc-Vivien Foe'nun vefatı ve 1958 Dünya Kupası'ndaki Münih Hava Faciası'nda ölen Manchester United takımının futbolcuları
• 1994 Dünya Kupası finalinde Baggio'nun penaltı kaçırması ve 2006 Dünya Kupası finalinde Fransa ve İtalya'nın penaltı atışları
• 1970 Dünya Kupası finalinde Brezilya'nın nefes kesen takım oyunu ve 2010 Dünya Kupası yarı finalinde İspanya'nın Hollanda'yı yenerek finale yükselmesi
• 2018 Dünya Kupası'nda Hırvatistan'ın finaldeki başarısı ve 2002 Dünya Kupası'nda Güney Kore'nin yarı finale kadar çıkması
• 2014 Dünya Kupası'nda James Rodriguez'in Kolombiya'nın yükselişi ve 2006 Dünya Kupası'nda Almanya'nın genç yıldızı Thomas Müller'in çıkışı
• 2006 Dünya Kupası'nda Almanya'nın yarı final galibiyeti sonrası tarafların çevre temizliği yapması ve 2010 Dünya Kupası'nda Güney Afrikalı çocuğun Almanya'nın yıldızı Klose'a olan hayranlığı

Dünya Kupası heyecanı her geçen yıl artıyor. 2022 Dünya Kupası'nın Katar'da düzenlenecek olması da futbolseverleri heyecanlandırmakta. Yeni ülkelerin katılımı da beklentileri yükseltiyor.

Maradona'nın

Tanrı'nın Eli

Maradona'nın adı, dünya futbol tarihinin en büyük oyuncuları arasında yer almaktadır ve 1986 Dünya Kupası yarı finalinde İngiltere'ye attığı tarihi gol, futbolseverlerde unutulmaz bir anı olarak yer edinmiştir. Maradona, bu golü yaparken topu elle kontrol ettiği için maçın hakemi bunu görmedi ve gol olarak kabul etti. Maradona, bu golü sonrası Tanrı'nın eli olarak adlandırdı ve tarihe geçti.

Maradona'nın bu golü, etik kurallara aykırı olması nedeniyle birçok tartışmayı beraberinde getirdi. Ancak Maradona, bu hareketinden pişman olduğunu dile getirmiş ve bunun ardından İngiltere'ye karşı attığı olağanüstü golle de futbol tarihinin en büyük anılarından birine imza atmıştır. Maradona'nın bu golü, aradan geçen yıllara rağmen hala taraftarların belleğinde yer etmiştir.

1986 Dünya Kupası'nın en unutulmaz anlarından biri olan Maradona'nın Tanrı'nın eli olarak adlandırılan golü, futbolseverler arasında hala tartışma konusu olmaya devam etmektedir. Bu mucizevi anı hatırladıkça, Maradona'nın efsanevi futbol kariyeri ile bir kez daha hayranlık duymaktayız.

Tanrı'nın El

1986 Dünya Kupası yarı finalinde Arjantin milli takımına damga vuran en unutulmaz anılardan biri Maradona'nın "Tanrı'nın El" golüdür. Maradona, İngiltere ile oynanan maçın 51. dakikasında topa elle dokunarak gol atmış ve hakem bunu fark edememiştir. Kullanılan penaltı golü de Maradona'ya aitti ve Arjantin, İngiltere'yi 2-1 mağlup ederek finale yükseldi. Bu gol, futbolseverlere ve Arjantin taraftarlarına efsane olmuş ve Maradona'nın unutulmaz anıları arasındaki yerini almıştır. Ancak gol, İngiliz taraftarları ve basını tarafından haksız bir şekilde kazanılmış olarak görülmüş ve Maradona, "Tanrı'nın El'inin" adının verilmesine neden olan bu olaydan dolayı eleştirilmiştir. Bu anı, futbol tarihinde tartışılan ve hafızalardan silinmeyen bir yer edinmiştir.

i

Argentine soccer legend Diego Maradona left his mark on the World Cup with his infamous "Hand of God" goal during the 1986 World Cup quarter-finals against England. The controversial goal happened during the 51st minute of the match when Maradona punched the ball into the net with his left hand. The referee, who didn't see the handball, allowed the goal to stand. Argentina won the match 2-1 and went on to win the World Cup final against West Germany. Despite the controversy, Maradona's "Hand of God" goal remains one of the most memorable moments in World Cup history. In addition to this, Maradona's second goal in that same match, in which he dribbled past five English players before scoring, was also considered as one of the greatest goals of all time. Maradona's performance in the 1986 World Cup cemented his status as one of the greatest soccer players of all time and made him a hero in his home country of Argentina.

Tanrı'nın El

1986 Dünya Kupası yarı finalinde Arjantin takımının İngiltere'ye karşı mücadelesi sırasında Diego Maradona dünya futbol tarihine geçecek bir gol attı. O an Maradona topu ceza sahasından İngiliz oyuncuların arasından geçirerek golü atarken topa elle de dokunmuştu. Ancak Maradona bu durumu protesto etmedi ve böylece Tanrı'nın El olarak anılan bu gol futbol tarihinde unutulmayacak anlar arasında yerini aldı.

Bu olayın ardından Maradona, "Tanrı bana eliyle gol atmamı söyledi" şeklinde bir açıklama yaptı. Ancak yıllar içinde bu gol hakkında birçok tartışma döndü. Kimileri Maradona'nın bu golünü gerçek hayatta tanrısal bir güce bağlamaya çalıştığını öne sürdü. Bazıları ise bu golün etik olmadığını savundu. Ancak ne olursa olsun, Tanrı'nın El golü futbol tarihinde eşi benzeri olmayan bir anı olarak hep hatırlanacak.

olarak adlandırılan golü.

1986 Dünya Kupası yarı finalinde İngiltere karşısında Arjantin Milli Takımı'nın efsane isimlerinden Diego Maradona, tüm zamanların en iyi golleri arasında yer alan bir gol atmıştı. Bu gol, Tanrı'nın El olarak adlandırıldı.

Maradona'nın bu golünden kısaca bahsetmek gerekirse, topu İngiliz oyuncuların üzerinden kafayla aşarak aldı ve topu elle gol yaparak ağlarla buluşturdu. Hakem, şişenin biraz dışında yaşanan kargaşada, Maradona'nın topu elle tuttuğunu göremedi ve golü geçerli saydı. Maradona bu golün ardından yaptığı açıklamada ise, "Tanrı benim elime dokundu" demişti.

Bu olay, hem dünya futbol tarihine geçmiş hem de Maradona'nın efsane olmasına yardımcı olmuştur. Maradona tarihin en çok tartışılan futbolcularından biri olmasına rağmen, bu gol tüm tartışmaların ötesinde kalıcı bir başarı olarak futbol tarihinin hafızalarında yer edinmiştir.

Maradona'nın bu unutulmaz anısını hatırlamak için aşağıdaki listede kısaca detaylarına yer verilen diğer unutulmaz Dünya Kupası anılarına da göz atabilirsiniz.

Zidane'ın Kırmızı Kartı

2006 Dünya Kupası finali, futbol tarihinin en tartışmalı anlarından birine sahne oldu. Fransa ve İtalya arasında oynanan mücadelede, son dakikalara kadar karşılıklı ataklarla geçen maçta, 110. dakikada olaylar çıktı.

Zinedine Zidane, Marco Materazzi ile aralarında geçen bir sözlü tartışmanın ardından, İtalyan oyuncunun göğsüne kafayı takarak yere yıktı. Bu hareketi sonrasında hakem, Zidane'a doğrudan kırmızı kart gösterdi ve Fransa'yı 10 kişi bıraktı.

Zidane'ın kariyerinin en büyük maçlarından birinde bu şekilde kırmızı kart görmesi, futbolseverlerin zihninde derin bir iz bıraktı. Ancak olayın üzerinden yıllar geçse de, Materazzi ve Zidane arasındaki gerilimin nedeni hala tam olarak bilinmiyor.

Yeşil Sahalarda Oynanan Siyasi Anlar

Dünya Kupası, sadece futbolun en büyük organizasyonu değil, tarihin birçok önemli olayını da içinde barındırıyor. 1978 Dünya Kupası, Videla rejimi altındaki Arjantin'in kazanmasıyla özellikle siyasi bir anlam taşıyor. Bu zafer, rejimin bir propaganda aracı olarak kullanılmasına neden oldu ve Arjantin'in karanlık tarihine eklediği bir sayfa olarak hatırlanıyor.

1998 Dünya Kupası finalinde ise Fransa takımında yer alan Zidane'ın Cezayir asıllı olması, takımının turnuvada kazandığı başarılarla birleşince, Cezayir toplumu için bir gurur kaynağı haline geldi. Zidane, kendisini hem Cezayirli hem de Fransız olarak tanımlar ve birçok insan için bir rol modeldir. Futbolun birleştirici bir güç olduğunu gösteren bu anı, spora emanet edilen mesajları bizlere hatırlatıyor.

Gana'nın Tarihi Başarısı

2006 Dünya Kupası, Afrika kıtası için tarihi bir anıya sahne oldu. Gana, turnuvada Afrika kıtası dışında tarihi bir başarı elde ederek yarı finale kadar yükseldi. Gana, grubundan ikinci olarak çıktı ve ABD'yi penaltılarla eleyerek çeyrek finale yükseldi.

Çeyrek finalde Uruguay ile karşılaşan Gana, penaltılarla yenilgiye uğramasına rağmen, takımının özverili oyunu ve takım ruhu, tüm dünyada büyük bir takdirle karşılandı. Gana takımı, turnuva boyunca şov yaparak, Afrika kıtası için bir ilerlemenin somut kanıtı oldu. Aynı zamanda, futbolun güçlü hislerini ve insanların bir takımdaki büyük inançlarını dünya çapında gösterdi.

Gana takımının başarısı, Afrika kıtasının futboldaki yükselişinin de bir göstergesidir. Takım, güçlü bir takım çalışması ve inançla birleştiğinde neler yapılabileceğini tüm dünyaya göstermiştir.

Brezilya'nın Utancı

1950 Dünya Kupası finali, Brezilya'nın tarihindeki en büyük utançlardan biridir. Turnuvaya ev sahibi olarak katılan Brezilya, finalde Uruguay ile karşılaştı. Maçı kazanmak için beraberlik yeterli olan Brezilya, sahaya özgüvenle çıktı.

Ancak, beklenmedik bir şekilde Uruguay, 2-1'lik galibiyeti ile Brezilya'yı mağlup etti. Yenilgi, Brezilya'yı yasa boğdu. Maç sonrasında, Rio de Janeiro'daki Maracanã Stadyumu sessizliğe büründü. Seyirciler, şoke olmuş bir şekilde sahadan ayrıldılar.

• Brezilya'nın yenilgisinin nedenleri arasında, teknik direktör yer değiştirme kararı ve defansif hatalar da yer alıyor.
• Brezilyalılar, yenilgiyi çok uzun bir süre unutamadılar ve bu nedenle, aynı ev sahipliği yaptıkları 2014 Dünya Kupası'na kadar bir Dünya Kupası şampiyonluğu kazanamadılar.
• Ülke, yenilgiyi hala bir utanç olarak görüyor ancak tarihi bir olay olarak hatırlanıyor.

Futbol Dünyasının Kaybettiği Anlar

Futbol, sadece takımlar ve oyuncular arasındaki rekabetin ötesinde, insanların bir araya geldiği bir spor etkinliğidir. Ancak, futbol dünyası bazen çok acımasız olabilir ve bazı anlar dünya çapında acı verebilir. Bu anlardan biri, 1994 Dünya Kupası'nda Kamerunlu futbolcu Marc-Vivien Foe'nun maç sırasında sahada çöküp hayatını kaybetmesiydi. Foe, yalnızca 28 yaşındaydı ve genç bir aile babasıydı. Bu acı verici olay, futbol camiasını şok etti ve daha iyi bir sağlık yönetimi için çağrıda bulundu.

Bir başka kaybedilen an, 1958 Dünya Kupası'ndaki Münih Hava Faciası'ndaki Manchester United futbol takımının kaybıydı. Uçağın düşmesi sonucu on futbolcu öldü ve tüm spor dünyası bu büyük kayıp nedeniyle yasa boğuldu. Tarihteki en büyük futbol takımlarından biri olarak kabul edilen Manchester United, bu trajik olay sonrasında yeniden yapılandı.

Her ne kadar bu anlar acı verici olsa da, futbol dünyası her zaman bu kayıpların anısını yaşatacak. Bu trajik olaylar, futbol camiasını daha güçlü, birleştirici ve insanca bir etkinlik haline getirmek için her zaman birlikte çalışmamız gerektiğini hatırlatmaktadır.

Penaltı Dramları

Futbol tarihindeki en stresli anlardan biri, penaltı atışları. 1994 Dünya Kupası finalinde, İtalyan yıldız Roberto Baggio tüm umutların gözüktüğü son penaltı atışını baraja çarparak kaçırmıştı. Bu durum, takımının Brezilya karşısında kaybetmesine yol açmıştı. İkinci unutulmaz anımsa ise 2006 Dünya Kupası finalinde gerçekleşti. Fransa ve İtalya, uzatma süresi sonucu beraberlikle ayrılmışlardı ve maç penaltı atışlarına kalmıştı. Fransa'nın yıldızı Zidane, Materazzi'ye yaptığı kafa atışı sonrası kırmızı kart görüp oyundan atıldı. İtalya sonunda maçı kazanarak şampiyon oldu.

Bu penaltı dramaları, futbol tarihinde her zaman hatırlanacak anılar olarak kalacaktır. Bir sonraki Dünya Kupası'nda hangi takımların penaltı stresi yaşayacağı merak konusu. Bazı takımlar penaltılar konusunda daha şanslı olsalar da, her türlü sonuç mümkün olabilir.

Özellikle Dünya Kupası'nda penaltı dramaları, futbolseverlerin ekran başından ayrılmamasını sağlar. Kimi zaman taraftarların elleri ağırlaşır, kimi zaman ise kısmet kahramanları sahneye adım atar. Futbolun bu heyecanlı anlarında, sporseverlerin kalplerinin atış hızı artar ve adeta maçta kendileri oynamışçasına heyecan duyarlar. 

Penaltıları Kurtaran Kaleciler

Penaltı atışları, futbol maçlarının en stresli anlarından biridir. Maçın sonucunu belirleyen bu atışlarda kaleciler, takımlarına büyük avantaj sağlayabilirler. Dünya Kupası tarihinde de birçok kaleci, penaltıları kurtararak takımlarına zaferi getirdi.

1994 Dünya Kupası'nda Almanya'nın kalecisi Bodo Illgner, mücadele edilen final maçında ön plana çıktı. Finalde karşılaştıkları Arjantin ile penaltı atışlarına giden maçta, Illgner, Arjantin'li oyuncuların peş peşe kullandığı penaltıları başarıyla kurtardı. Bu kurtarışları sayesinde Almanya, şampiyonluğa ulaşan taraf oldu.

2014 Dünya Kupası'nda ise Almanya'nın kalecisi Manuel Neuer, penaltıları kurtaran bir diğer başarılı kaleciydi. Yarı finalde karşılaştıkları Arjantin ile penaltı atışları yaşandı. Burada da Neuer, Arjantinli oyuncuların penaltılarını kurtararak Almanya'nın finale çıkmasını sağladı. Ayrıca, turnuva boyunca sergilediği üstün performansı ile de Altın Eldiven ödülüne layık görüldü.

Penaltıları kurtaran kaleciler, takımlarına yalnızca maç kazandırmakla kalmazlar; aynı zamanda takımdaki diğer oyuncuları da moral olarak yükseltirler. Bu kaleciler, sadece o anki maçta değil, tarihe de adlarını yazdırarak Dünya Kupası'nda unutulmaz isimler olarak kalırlar.

Takımların Efsane Anları

Tarihin en unutulmaz futbol anılarının birçoğu Dünya Kupası'nda yaşandı. Takımların efsanevi anlarından bahsedilirken Brezilya 1970 Dünya Kupası finali mutlaka akla gelir. Brezilya, İtalya'yı 4-1 yenerek turnuvayı kazanırken takımın oynadığı oyun nefes kesiyordu. Pele, Rivelino ve Jairzinho gibi olağanüstü futbolcuların gösterdiği harika oyundan unutulmaz anlar çıktı.

Bir diğer takımın efsane anı, 2010 Dünya Kupası yarı finalinde İspanya'nın Hollanda'yı uzatmalar sonucunda 1-0 yenerek finale yükselmesidir. İspanya'nın oyununda hiç hata yapmaması ve Andres Iniesta'nın kazandıkları zor maçta attığı gol, İspanya tarihindeki en büyük zaferlerinden biri olarak kaydedildi. Bu anı, İspanya'ya turnuvayı kazandırdı ve futbol tarihinde yerini aldı.

Futbolun Kalplerinde Yer Edinen Hikayeler

Futbolseverler için Dünya Kupası, en heyecanlı ve en unutulmaz anıların yaşandığı bir turnuva. Bunlar arasında, özellikle futbol tarihine damga vuran hikayeler var. Bu hikayelerden bazıları, takımların ve oyuncuların zirveye ulaştığı efsanevi anlar, bazıları ise hayal kırıklığına uğrayan ve oyunun sonucunda kaybeden takımları anlatan dramatik hikayeler.

2018 Dünya Kupası'nda Hırvatistan tarihi bir başarıya imza attı. Takım, finalde Fransa'ya karşı oynadı ve 4-2 kaybetmesine rağmen performansıyla izleyenlerin takdirini kazandı. Hırvatistan, elde ettiği bu başarısıyla tarihinin en iyi Dünya Kupası performansını sergilemiş oldu.

Aynı şekilde, 2002 Dünya Kupası'nda Güney Kore de tarihi bir başarıya imza attı. Ev sahibi olarak düzenlenen turnuvada Güney Kore, yarı finale kadar yükselerek tarihinin en iyi Dünya Kupası performansını sergiledi. Takım, Almanya, İtalya ve İspanya gibi güçlü rakipleri eleyerek büyük bir sürprize imza attı. Güney Kore, yarı finalde Türkiye'ye kaybetse de, bu başarısı tarihin unutulmazları arasında yerini aldı.

Her iki takımın yükselişi, Dünya Kupası tarihinde unutulmaz hikayeler olarak yerini aldı. Takımlarda yer alan oyuncuların mücadelesi, tutkulu taraftarların desteği ve yarattıkları atmosfer, bu başarılara katkı sağladı. Futbolseverler, bu takımların Dünya Kupası'nda yarattığı unutulmaz anıları hala konuşmaktan ve hayal kurmaktan hoşlanıyorlar.

Çıkışlarıyla Akılda Kalanlar

Futbol tarihi, birçok oyuncunun anımsanacak başarılara imza attığı önemli anlara şahitlik etmiştir. Bu anlardan bazıları da çıkışlarıyla akılda kalan oyuncuların performanslarıyla gerçekleştirilmiştir. 2014 Dünya Kupası'nda Kolombiya'nın yükselişi ve James Rodriguez'in çıkışı, futbolseverler tarafından unutulmayacak tarihi anılar arasına girmiştir.

2014 Dünya Kupası - Kolombiya	2006 Dünya Kupası - Almanya
James Rodriguez, Kolombiya takımı için turnuvanın yıldızı haline geldi. Rodriguez, grup maçlarında attığı üç golle takımını üst tura taşırken, sonraki çeyrek final maçında da bir gol atarak bu yükselişi devam ettirdi.	Almanya takımının genç yıldızı Thomas Müller, 2006 Dünya Kupası'nda göz doldurdu. Takımının 3. olduğu turnuvada, İngiltere ve Portekiz önünde toplam 5 gol atarak turnuvanın gol krallığını elde etti.

Benzer bir şekilde, 2006 Dünya Kupası'nda Almanya'nın genç yıldızı Thomas Müller, takımı için üstün bir performans sergilemiştir. O dönemde henüz 20 yaşında olan Müller, turnuvada İngiltere ve Portekiz önünde toplam 5 gol atarak turnuvanın gol krallığı unvanını kazandı ve takımının 3. olmasında büyük katkı sağladı.

Bu oyuncuların, Dünya Kupası'ndaki performansları, taraftarların zihninde unutulmayacak unutulmaz anılara dönüşmüştür. Bu nedenle, gelecek Dünya Kupaları da onlara benzer sürprizler sunacak mı, merakla bekleniyor.

Taraftarların Etkilendiği Anılar

Taraftarların Dünya Kupası'ndaki en unutulmaz anılarından biri, 2006 yılında Almanya'nın yarı final galibiyeti sonrası yaşandı. Almanya'nın galibiyeti sonrası taraftarlar, stada ve çevresine birçok çöp bırakmamak için çevre temizliği yaparak iz bırakmadılar. Bu davranışlarıyla, taraftarların sporun kültürel, çevresel ve sosyal sorumluluğu taşıdıklarını kanıtladıkları unutulmaz anılardan biri olarak hatırlanıyor.

2010 Dünya Kupası'nda ise, Güney Afrikalı bir çocuğun Almanya'nın yıldızı Miroslav Klose'a olan hayranlığı, taraftarların kalplerinde yer eden bir diğer anı olarak öne çıkıyor. Almanya ile Gana arasındaki maçta, tribünde oturan çocuk, Klose'un attığı gol sonrası Almanya oyuncusuyla tanışmak için sahaya koştu. Klose ise, çocuğa sarılarak onu motive etti ve tribünlere giderek el salladı. Bu anı, futbolun sınırları yıkarak insanlar arasındaki bağları ve sevgiyi güçlendirebileceğinin bir kanıtıdır.

Bir Sonraki Dünya Kupası İçin Bekleyiş

Bir sonraki Dünya Kupası için bekleyiş sürüyor! 2022 Dünya Kupası, Katar'da düzenlenecek ve heyecanla beklenen etkinlik, gelecek yılın sonlarına doğru gerçekleştirilecek. Bu kez turnuvaya ev sahipliği yapacak ülkede farklı bir hava esmesi bekleniyor.

Ayrıca, son yıllarda Dünya Kupası'na katılan ülkelerin sayısı da arttı. Örneğin, Rusya'da düzenlenen son turnuvada 32 takım mücadele etti. Ancak 2026 Dünya Kupası'nda, 48 takımın yer alması planlanıyor. Bu, futbolseverlere farklı ülkelerin deneyimlerine tanık olma fırsatı sunacak. Yeni katılımcılar arasında Kanada, Meksika ve ABD gibi ülkeler de bulunuyor.

2022 Dünya Kupası'na Katılacak Ülkeler	Katılmayacak Ülkeler
Almanya	İtalya
Brezilya	Hollanda
Arjantin	Amerika Birleşik Devletleri
Fransa
İspanya

2022 Dünya Kupası'nın Katar'da düzenlenmesinin yanı sıra, maçların hangi stadyumlarda oynanacağı da merak ediliyor. Bazı stadyumların tamamlanması için çalışmalar sürüyor ve 2022 yılına kadar hazır hale getirilecek. Katar'da düzenlenecek Dünya Kupası'nın diğer önemli bir konusu da havadaki sıcaklık. Etkinlik sırasında sıcaklıkların yüksek olması bekleniyor, bu nedenle organizatörlerin oyuncuların sağlığına yönelik önlemler alması gerekiyor.

• 2022 Dünya Kupası'nda mücadele etmesi beklenen takımların kadroları ve hazırlıkları
• Stadyumların tamamlanmasına yönelik çalışmalar
• Sıcak havanın oyuncular üzerindeki etkisi
• Yeni katılımcı ülkelerin performansı

Her ne kadar hala bir yıl gibi uzak görünse de, bir sonraki Dünya Kupası için heyecan büyük. Katar'da gerçekleştirilecek etkinliğin, futbolseverlere unutulmaz anılar kazandıracağına şüphe yok.