İlk Amerikan Kadın Hakları Savunucusu: Susan B.

İlk Amerikan Kadın Hakları Savunucusu: Susan B.

Susan B., tarihin ilk Amerikan kadın hakları savunucusu olarak kabul edilen bir isimdi. Kadınların oy kullanma hakları için verdiği mücadeleyle tanınan Susan B., cesareti ve azmiyle tarihte iz bıraktı. Hayatı ve çalışmaları hakkında detaylı bilgi almak için sayfamızı ziyaret edin.

İlk Amerikan Kadın Hakları Savunucusu: Susan B.

Susan B. Anthony, Amerikan kadın hakları hareketinde öncü ve ilk savunuculardan biridir. Doğum tarihi 1820 olan Susan B. Anthony, kadınların seçme hakkı mücadelesinde büyük bir rol oynamıştır. Kariyeri boyunca kadınların diğer hakları için de mücadeleler veren Susan B. Anthony, Amerikan tarihinin en etkili kişiliklerinden biridir.

Anthony, 17 yaşından itibaren öğretmen olarak çalıştı ve kısa bir süre sonra kadınların eğitim hakkı için mücadeleye başladı. Bu dönemde okullarda çalışan kadın öğretmenlerin azınlıkta olması ve erkeklerle aynı ücreti almamaları gibi sorunlarla karşılaşan Anthony, kadınların eşit haklara sahip olması için mücadele etti.

Amerikan İç Savaşı sırasında Susan B. Anthony, kölelik karşıtı mücadelede de yer aldı ve insan hakları için mücadele etti. 1869 yılında, Susan B. Anthony ve Elizabeth Cady Stanton, kadınların seçme hakkı mücadelesi için Amerikan Kadınlar Birliği'ni kurdu. Anthony, kadınların seçme hakkının kazanılması için senato binalarında yaptığı konuşmalarla ve ülke genelinde verdiği konferanslarla tanınmıştı.

  • Susan B. Anthony, kadınların seçme hakkı mücadelesi sırasında tutuklanan ilk kadınlardan biriydi.
  • Anthony, 1900 yılında Amerikan Parası'nda ilk kadın olarak yer alarak tarihe geçmiştir.

Susan B. Anthony, kadınların seçme hakkının kazanılması için yıllarca mücadele etti ve bu hedefi gerçekleştirmek için aylarca süren kampanyalar düzenledi. Susan B. Anthony, kadınların eşit haklara sahip olması için yaptığı mücadele ve aktivizmiyle Amerikan tarihinde önemli bir rol oynamıştır. Susan B. Anthony, 13 Mart 1906 tarihinde Rochester, New York'ta öldü. Ancak, mirası hala günümüze kadar taşınmakta ve kadın hakları mücadelesinde referans olarak gösterilmektedir.


Erken Yaşamı ve Eğitimi

Susan B. Anthony, 1820 yılında Massachusetts'te doğdu. Sekiz çocuklu bir ailenin ikinci çocuğuydu. Babası Daniel Anthony, bir pamuk fabrikası işletmecisiydi, annesi Lucy Anthony ise bir ev hanımıydı.

Çocukluğunda, ilerideki yıllarda kadın hakları mücadelesine katılacak olan birçok kadın gibi, Susan B. Anthony de ailesi tarafından eşitliğe teşvik edildi. Erkek kardeşleri ve kız kardeşleri arasında eşitlik sağlandı ve her birinin eşit bir eğitim alma hakkı vardı.

Eğitimine devam etmek için, 1837 yılında anne ve babasının Vermont'taki bir yatılı okula kaydettirdiği Philadelphia'da öğrenim gördü. 1840'larda Susan, ailesi için bir öğretmenlik işi aldı ve 1850'lere kadar birkaç okulda öğretmenlik yaparak geçimini sağladı.

  • Susan B. Anthony, çocukluğundan itibaren eşitlik felsefesine teşvik edildi.
  • Eğitimine Vermont'taki bir yatılı okulda devam etti.
  • Birkaç okulda öğretmenlik yaparak geçimini sağladı.

O dönemde, kadınlar üniversiteye gitmek için kabul edilmiyorlardı. Susan, erkek kardeşleriyle birlikte erkeklerin daha ileri düzeyde eğitim gördüğü üniversitelere gitme fırsatı bulamadı. Bununla birlikte, ilerideki yıllarda, kadın haklarını savunacakları konularda eğitim alması için kendisine bir yol buldu.


Kariyeri

Susan B. Anthony, kadın hakları hareketinin öncülerinden biridir ve hayatının büyük bir kısmını kadınların eşit haklara sahip olması için mücadele ederek geçirmiştir. Kariyeri boyunca birçok aktivizm ve eylemler gerçekleştiren Antoni, kadın hakları için mücadele etme konusunda kararlıydı.

Erken dönemlerinde, Susan B. Anthony özellikle kadının seçme hakkı için savaştı. Senato binalarında konuşmalar yaparak ve kadınların oy kullanabilmesi için çağrısını yaptı. Ayrıca, ABD Anayasası'nın değiştirilmesi için çaba harcadı.

Susan B. Anthony, daha sonra uluslararası alanda da aktif olarak çalıştı. İngiliz örgütleriyle işbirliği yaparak, ABD'deki eşitlik davasını savunan birçok konferans düzenledi. Türkiye'de yaptığı çalışmalarla da Türk kadınlarını cesaretlendirdi.

Antoni, kadın haklarındaki mücadelesinin yanı sıra birçok farklı mücadeleye öncülük etti. Özellikle, kölelik karşıtı davaya destek vererek bu konuda düzenlediği konuşmalarla ve aktivitelerle büyük bir etki yarattı.

Susan B. Anthony'nin aktivizmi ve kadın haklarında yaptığı mücadeleler hala devam ederken, bugün de etkileri hissediliyor. Özellikle 'Susan B. Anthony doları' gibi işaretler veya büyük bir kadın hakları savunucusu olarak hatırlanması, onun ölümünden yıllar sonra da hayatta kalmasına yardımcı oldu.


Kadınların Seçme Hakkı Mücadelesi

Susan B. Anthony, kadınların seçme hakları için yaptığı mücadelelerle tanınır. 1852 yılında, Rochester Başkanlık Seçimleri'nin ardından Susan B. Anthony, kadınların oy kullanma hakları olmadığı için ceza aldı. Bu olay, Anthony'nin kadın hakları mücadelesindeki yolculuğunun başlangıcına işaret etti.

Anthony, kadınların oy kullanma hakkıyla ilgili çeşitli yollar izlemesine rağmen sonunda federal hükümete gitmeye karar verdi. 1869'da, Anthony ve ablası, Amerikan Kadın Seçmenler Birliği'nin kurulmasına yardımcı oldu. Anthony, birçok konuşma ve yazıda kadınların oy kullanma hakkının savunucusu oldu.

Anthony, senato binalarında yaptığı konuşmalar ve kadınların seçme hakkı için yaptığı çalışmalarla mücadelesine devam etti. 1872'de Anthony, federal seçimlerde oy kullanmak için kaydolmuştu ancak oy kullandığı için tutuklanmıştı. Ancak Anthony, serbest bırakılmasının ardından mücadelesine devam etti ve kadınların seçme haklarına sahip olamaması nedeniyle protesto etmek için Beyaz Saray'a yürüdü.

Anthony'nin kadınların oy kullanma hakkıyla ilgili mücadelesi, 1920'de 19. Değişiklik'in kabul edilmesiyle sonuçlandı. 19. Değişiklik, ABD anayasasına kadınların oy kullanma hakkını sağladı. Anthony'nin mücadelesi, kadınların oy kullanma haklarını elde etmek için yürütülen çabaların bir kilometre taşı oldu.


19. Yüzyıl Amerikan Toplumunda Kadınların Durumu

19. yüzyıl Amerikan toplumunda kadınların durumu, erkeklerin egemen olduğu bir toplum yapısıydı. Kadınlar aile yaşamı ve ev işleri dışında pek bir role sahip değillerdi. Eğitim ve iş fırsatları sınırlıydı ve kadınların politikaya katılması kesinlikle yasaklanmıştı. Tam da bu dönemde Susan B. Anthony, kadınların toplumda daha aktif bir rol oynayabilmesi ve haklarını savunabilmesi için birçok mücadele verdi.

19. yüzyılda kadınların en önemli rollerinden biri ev işlerine yardım etmekti. Alt sınıf kadınlar fabrikalarda, atölyelerde veya hizmet sektöründe çalışmak zorundaydı. Orta sınıf kadınların ise evde kalıp aile işlerine yardım etmeleri gerekiyordu. Eğitim seviyesi sınırlıydı ve kadınlar üst düzey pozisyonlarda çalışma hakkına sahip değildi. Politikaya katılım da yasaklanmıştı. Bu dönemde Susan B. Anthony, kadınların toplumda daha aktif bir rol oynayabilmesi ve haklarını savunabilmesi için birçok mücadele verdi.

Amerikan toplumu genel olarak kadınların politik işlerle ilgilenmesine karşı çıkıyordu. Erkekler kadınlara oy verme hakkı verilmesine karşıydı ve birçok kadın da evde kalmayı tercih ediyordu. Susan B. Anthony, bunun yanlış olduğuna inanıyordu ve kadınların politikaya katılmasını savunuyordu. Bu nedenle, yasal yollardan değişiklik yapmak için mücadele ediyordu. Ayrıca, kadınları toplumsal alana çekmek için çalışmalar yaparak, kadınların örgütlenmesini ve seslerini duyurmasını sağladı.

  • Kadınların sadece aile yaşamında rol alması
  • Eğitim ve iş fırsatlarının sınırlı olması
  • Politikaya katılımın yasak olması

Susan B. Anthony, kadınların toplumda daha aktif bir rol oynayabilmesi ve haklarını savunabilmesi için birçok mücadele verdi. Bu mücadelesini her geçen gün güçlü bir şekilde sürdürerek, kadınların toplumsal alanda daha fazla yer alması ve haklarını koruyabilmesi için çok önemli bir figür haline geldi.


Seçme Hakkı İçin Verdiği Mücadeleler

Susan B. Anthony, kadınların seçme hakkı için verdiği mücadelede önemli bir rol oynamıştır. Senato binalarında yaptığı konuşmalarla dikkatleri üzerine çeken Anthony, kadınların siyasi haklarını savundu. Ülkenin farklı yerlerinde toplantılar düzenleyerek kadınların seçme hakkı için çalışmalar yaptı. Bu mücadelesi sırasında birçok kez tutuklanarak cezaevine konuldu.

Anthony, kadınların seçme hakkı için yaptığı çalışmaları sadece konuşmalarla sınırlı tutmamıştır. Ayrıca, o dönemde kadınlar için birçok kapalı kapılar ardında gerçekleşen toplantılara katılmış ve bu toplantılarda kadınların seçme hakkının önemini vurgulamıştır. Bunun yanı sıra, kadınları seçmen kaydı yaptırmaya teşvik ederek, seçimlerde oy kullanmalarını sağlamıştır.

Anthony, kadınların seçme hakkı için yaptığı mücadelede sadece kadınları değil, erkekleri de etkilemeyi başarmıştır. Bu mücadelesi sonunda Amerika Birleşik Devletleri'nde kadınlar, 1920 yılında seçme hakkına sahip olmuştur. Anthony, bu başarıda önemli bir rol oynamıştır.


Diğer Hak Mücadeleleri

Susan B. Anthony'nin sadece kadın hakları mücadelesiyle sınırlı kalmadığı bilinmektedir. O, aynı zamanda kölelik karşıtı ve eşitlikçi politikalar için de mücadele etmiştir. Bu mücadelelerinde, Abraham Lincoln yönetimindeki ABD hükümetine de aktif bir şekilde katılmıştır.

Susan, ABD iç savaşı döneminde bağımsız bir kölelik karşıtı gazete olan The Liberator'ın yayınlanmasına da katkı sağlamıştır. Ayrıca, kölelerin esaretten kurtarılması için sivil toplum örgütlerinde aktif olarak yer almıştır. 1863 yılında, Susan ve önde gelen eşitlikçi ve kölelik karşıtı aktivistler, Abraham Lincoln'ün Kölelik Karşıtı Bildirgesi'nin mümkün olduğunca hızlı bir şekilde uygulanması için başkanlık görevi sırasında lobi yapmışlardır.

Bunun yanı sıra, Susan B. Anthony'nin 1869 yılında kurulan National Woman Suffrage Association'ın (NWSA) kurucuları arasında yer aldığını da belirtmekte fayda var. Bu dernek, kadınların oy kullanma haklarının kazanılması için mücadele etmekteydi. Susan, derneğin roldel model bir üyesi olarak, kadınların seçme hakkı için yaptığı çalışmalarla adını tarihe altın harflerle yazdırmıştır.

  • Kölelik karşıtı gazete The Liberator'a katkı sağladı.
  • Kölelerin özgürlüklerine kavuşmaları için mücadelede bulundu.
  • National Woman Suffrage Association'ın kurucuları arasında yer aldı.

Mirası

Susan B. Anthony, kadın hakları hareketi için mücadele eden ilk Amerikalı kadın savunucularından biri olarak tanınır ve modern feminizmin temellerini atmıştır.

Bu nedenle, Anthony'nin mirası bugüne kadar taşınmıştır ve hala ilham kaynağı olmaktadır. Kadınların oy kullanma hakkı kazanması gibi birçok önemli kazanımın gerçekleştirilmesi, onun cesareti ve kararlılığı sayesinde gerçekleşmiştir.

Bununla birlikte, Susan B. Anthony bugün hala Amerikan kültüründe varlığını sürdürmektedir. 1979 yılında, ABD Hazine Bakanlığı tarihte bir kadın figürünün yer aldığı ilk para birimi olarak "Susan B. Anthony Doları"nı çıkarmıştır. Ayrıca, onun birçok önemli sözü hala popüler kültürde atıflar ve alıntılar ile kullanılmaktadır.

Susan B. Anthony, aynı zamanda bir mücadele sembolü ve örnek lider olarak da anılır. İnsan hakları için mücadele eden ve daha adil bir dünya yaratmak için çalışan birçok kadın, onun ayak izlerini takip etmiştir ve takip etmeye devam etmektedir.


Kadın Haklarına Etkisi

Susan B. Anthony, kadın hakları mücadelesinde önemli bir figür ve ülkenin ilk kadın hakları savunucusu olarak kabul edilir. İnançlarına uygun olarak, kadınların seçme haklarının sağlanması için sıkı çalışmalar yapmıştır.

Anthony, kadınların seçme haklarını kazanmalarına yardımcı olmak için birçok toplantı ve miting düzenlemiştir. Kadınların seçme hakları için yapılan toplantıların birçoğunda konuşma yapmış, konuşmaları sırasında Amerikan halkını kadının oy kullanma hakkının önemine ve toplumsal değişim için kadınların güçlendirilmesi gerekliliğine ikna etmiştir. Yine de, Anthony'nin kadınların seçme haklarını elde etmek için verdiği mücadele uzun ve zorlu oldu.

Bu mücadele, kadınların oy kullanmasını destekleyen bir dizi yasa teklifinin Kongre'den geçirilmesiyle nihayet zafer kazanmıştır. Susan B. Anthony'nin öncülüğünde başlatılan hareket, sonunda kadınların oy hakkı elde etmesine yol açmıştır. Anthony'nin seçme hakkı mücadelesi, bugün Amerikan toplumunda kadınların siyasi katılımını sağlayan bir dönüm noktası haline gelmiştir.


Amerikan Para Birimindeki Yeri

Susan B. Anthony, Amerikan para biriminde önemli bir yere sahiptir. Kariyeri boyunca, Amerikan para birimindeki ilk kadın olduğu Susan B. Anthony dolara adını vererek, kadın hakları hareketinin bir sembolü haline geldi.

Bugün, hala dolaşımda olan Susan B. Anthony doları, Amerika Birleşik Devletleri'nde kullanılan hâlihazırda dolaşımda olan nadir madeni paralardan biridir. Bu dolar madeni, 1979'da çıkarılmıştır ve özellikle kadın hakları hareketinin sembolü olarak değer taşır. Para birimindeki yeri, Susan B. Anthony'nin etkisini ölümünden sonra bile devam ettirmesine yardımcı oldu.

Susan B. Anthony doları, madeni para koleksiyoncuları için çok değerlidir ve toplamaya değer bir madeni paraya sahiptir. Dolar, Susan B. Anthony ve kadın hakları hareketinin sembolü olarak kabul edilir ve bugün bile birçok insan için ilham kaynağı olmaya devam ediyor.

Ayrıca, 2012 yılında ABD Hazine Bakanlığı, 2020'de çıkacak 10 dolarlık banknotların tasarımında Susan B. Anthony'nin ve diğer kadın aktivistlerin yer alacağını açıkladı ve bu karar kadın hakları hareketinin sembolü olarak kabul edilen madeni paraların değerini daha da artırdı.


Etkinliği ve Ölümü Sonrası Simgesi Haline Gelişi

Susan B. Anthony'nin aktivizmi ve ölümünden sonra toplumda ve kültürde hala etkileri varlığı hakkında bilgi

Susan B. Anthony, aktivizmi ve mücadeleleri nedeniyle ölümünden sonra bir simge haline geldi. Özellikle kadın hakları mücadelesi alanındaki çalışmaları ve seçme hakkı için verdiği mücadelelerle, günümüzde hala anılmaktadır. Anthony'nin ölümünden sonra, çeşitli yerlerde onun adını anmak için anıtlar ve heykeller yapılmıştır. Ayrıca, kadın hakları hareketine verdiği katkılardan dolayı, bugün hala toplumda takdir edilmektedir.

Susan B. Anthony'nin etkisi, yalnızca kadın hakları konusunda değil aynı zamanda Amerikan para biriminde de görülebilir. Ölümünden birkaç yıl sonra, ABD hükümeti, onun anısına Susan B. Anthony doları adı verilen yenilikçi bir sikke tasarımı yaptı. Bu madeni para, Anthony'nin yüzü ve sembolik bir şekilde oy kullanma kabul edildiği tarihi bir tarih işareti taşıyordu.

Ayrıca Susan B. Anthony'nin etkinliği ve ölümünden sonra popülerliği, kültürde de varlığını sürdürmektedir. Anthony'nin öyküsü, tiyatro oyunlarından kitaplara kadar birçok farklı sanat eserinde kullanılmıştır. Hatta popüler bir TV dizisinde onun hikayesi konu edilmiştir.