Türkiye ve İran arasındaki ilişki tarih boyunca karmaşık olmuştur Bu ilişki, kültürel, siyasi ve ekonomik açıdan çeşitli zorluklarla karşılaşmıştır Bu yazıda, Türkiye'nin İran ile olan ilişkilerinin tarihini, bugününü ve geleceğini inceleyeceğiz
Türkiye ve İran tarihte birçok kez iyi ilişkiler geliştirmişlerdir. İki ülke arasındaki işbirliği ve ticaret artarak devam etmiştir. Ancak son yıllarda bazı sorunlar yaşanmaktadır. Suriye krizi, Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmeler, Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerilimler ve nükleer anlaşma gibi konularda farklı pozisyonlarda yer alınması, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir.
Bu makalede Türkiye'nin İran ile olan ilişkilerinin tarihsel arka planı ve günümüzdeki durumu ele alınacaktır. İki ülke arasındaki tarihsel ilişkiler Osmanlı ve Safevi hanedanlığı ile başlamış ve daha sonra işbirliği artmıştır. Ancak son yıllarda yaşanan sorunlar ile Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerde bazı zorluklar ortaya çıkmıştır. Günümüzde en önemli sorunların başında Suriye krizi gelmektedir. Türkiye, Esad rejimine karşı muhaliflerin yanında yer alırken, İran Esad rejimini desteklemektedir. Bu farklı pozisyonlar, iki ülke arasındaki ilişkileri ciddi şekilde etkilemektedir.
Tarihsel Arka Plan
Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler geçmişi, Osmanlı ve Safevi hanedanlığı dönemlerine kadar uzanmaktadır. İran, Osmanlı İmparatorluğu'nun doğusundaki yeryüzü şekillerini kontrol eden Safevi Devleti'ne ev sahipliği yapmaktaydı. İki ülke arasındaki ilişkiler, o zamanlar çoğunlukla sınır anlaşmazlıkları, askeri gerginlikler, ticari işbirliği ve siyasi müttefiklik üzerine kurulmuştu.
İkinci Dünya Savaşı sonrası, Türkiye ve İran arasındaki işbirliği giderek artmış ve iki ülkenin arasında ticaret hacmi artmıştır. Bu çabalar, ikili ilişkileri güçlendirerek, her iki ülkeden gelen yatırımcılar, işadamları ve tüccarlar arasında son derece yararlı bir etkisi olmuştur. Günümüzde, Türkiye ve İran arasında hala birçok siyasi ve ekonomik işbirliği yapılmakta, ancak bölgesel sorunlar nedeniyle bu işbirliği bazen aksayabilmektedir.
Türkiye ve İran'ın ticaret ve yatırım yapmak için ideal bir yer olduğu düşünülmekte, özellikle iki ülke arasındaki enerji sektöründe işbirliği önem kazanmaktadır. Türkiye'nin İran'a doğalgaz sağlamak için yaptığı anlaşmaların yanı sıra, İran'ın Türkiye'ye petrol sağlamak için yürüttüğü çalışmalar da bulunmaktadır. Bu da, iki ülke arasındaki işbirliğinin devam edeceğine ve daha da gelişeceğine dair umutları artırmaktadır.
Günümüzdeki Durum
=Son yıllarda, Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler bazı zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Suriye krizi, Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmeler, Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerilimler ve nükleer anlaşma gibi sorunlar, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir.
Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler, son yıllarda birçok sorunla karşı karşıya kalmıştır. Suriye krizi, Türkiye ve İran arasındaki en büyük sorunlardan biridir. Türkiye, Esad rejimine karşı muhaliflerin yanında yer alırken, İran ise Esad rejimini desteklemektedir. Bu durum, iki ülke arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir.
İkinci bir sorun ise Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmelerdir. Özellikle Kuzey Irak referandumu, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri ciddi şekilde etkilemiştir.
Diğer bir sorun ise Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerilimlerdir. İki ülke, bu konuda farklı pozisyonlarda yer almaktadır. Bu durum, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri de olumsuz etkilemektedir.
Bunların yanı sıra, nükleer anlaşma gibi sorunlar da Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Ancak her ne kadar bu sorunlar mevcut olsa da, iki ülke arasındaki ekonomik işbirliği ve ticaret hacmi her yıl artmaktadır ve bu da gelecekteki ilişkiler için umut verici bir işaret olarak görülmektedir.
Ekonomik İlişkiler
İran ve Türkiye arasındaki ekonomik işbirliği, son yıllarda gelişme kaydetmiştir. İki ülke, ticari ilişkileri geliştirme konusunda önemli adımlar atmaktadır. Türkiye, İran'a sanayi ürünleri, taze sebze ve meyve, pamuk, makine ve ekipmanlar, binek otomobil gibi birçok farklı ürün ihracatı yapmaktadır. İran ise Türkiye'ye petrol, doğal gaz, petrokimya ürünleri gibi ürünler ihraç etmektedir.
Türkiye ve İran arasındaki ticaret hacmi her yıl artmaktadır. 2019'da, iki ülke arasındaki ticaret hacmi 18,6 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu rakam, 2018 yılına göre %16 artış göstermiştir.
Enerji sektörü, Türkiye ve İran arasındaki ekonomik ilişkilerde özellikle önemli bir yer tutmaktadır. İran, Türkiye'ye doğalgaz ihracatı yapmaktadır. Türkiye'nin doğalgaz ihtiyacının önemli bir kısmı İran'dan karşılanmaktadır. Ayrıca, Türkiye ve İran arasında, elektrik enerjisi alım satımı da yapılmaktadır.
Politik İlişkiler
Türkiye ve İran arasındaki politik ilişkiler, son yıllarda birçok sorunla karşı karşıya kalmıştır. Özellikle Suriye krizi, İran ve Türkiye arasındaki ilişkileri olumsuz yönde etkilemiştir. Türkiye, Esad rejimine karşı muhaliflerin yanında yer alırken, İran ise Esad rejimini desteklemekte ısrarcıdır.
Bunun yanı sıra, Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmeler de Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerin kötüleşmesine sebep olmuştur. Özellikle Kuzey Irak referandumu, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri daha da gerilimli hale getirmiştir.
Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerilimler de, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri olumsuz şekilde etkilemektedir. İki ülke, farklı pozisyonlarda yer almakta ve karşıt görüşlere sahip olmaktadır.
Tüm bu sorunlara rağmen, Türkiye ve İran arasındaki işbirliği ve diyaloğun devam etmesi gerekmektedir. Özellikle bölgesel sorunlar ve terörizmle mücadele konularında, iki ülkenin birlikte çalışması ve ortak bir çözüm bulması hayati önem taşımaktadır. Politik sorunlara rağmen, Türkiye ve İran arasındaki ekonomik işbirliği ise her geçen gün artmakta ve karşılıklı ticaret hacmi büyümektedir.
Suriye Krizi
Türkiye ve İran arasındaki en büyük sorunlardan biri, Suriye krizidir. Türkiye, Esad rejimine karşı muhaliflerin yanında yer alırken, İran ise Esad rejimini desteklemektedir. Suriye krizi, Türkiye ve İran arasında birçok tartışmaya neden olmuştur. Türkiye, Suriye'de yaşanan insan hakları ihlallerine ve sivil toplumun bastırılmasına karşı çıkmaktadır. İran ise Suriye'de mevcut yönetimle yakın ilişkileri nedeniyle Esad rejimine verdiği desteği sürdürmektedir.
Suriye krizi, iki ülke arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Türkiye, Suriyeli sığınmacıların büyük bir kısmına ev sahipliği yaparken, İran, Suriye'de Şii nüfusun çıkarlarını korumak için müdahale ederek, çatışmaları körüklemektedir. Kriz, ayrıca Türkiye ve İran'ın bölgesel nüfuzunu da etkilemektedir. Ancak iki ülke arasındaki diyalog, Suriye krizinin çözümüne katkıda bulunabileceği için önemlidir.
Irak ve Kürdistan Bölgesi
Türkiye ve İran, Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmelerden kaynaklı olarak bazı sorunlar yaşamaktadır. Özellikle Kuzey Irak referandumu, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri ciddi şekilde etkilemiştir. Referandum sonrasında, Türkiye ve İran, bölgedeki bağımsızlık girişimlerini açık bir şekilde kınayan bir deklarasyon yayınladı. Türkiye ayrıca, bağımsız Kürdistan'ın sınır ticaretine izin vermek yerine, başka ticaret yollarını kullanmayı tercih etti.
Bunun yanı sıra, İran da bağımsız Kürdistan'ın kurulmasından endişe duydu ve referandumun kabul edilemez olduğunu açıkladı. İran, Türkiye ile aynı şekilde, bağımsız Kürdistan'a karşı yaptırımlar uygulamaya başladı. Bu nedenlerle, Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerde gerilim yaşanmaktadır.
Referandum sonrası Türkiye ve İran arasında gerilim yaşanması, her iki ülkede de yaşayan Kürtlerin durumunu da zorlaştırmaktadır. Özellikle Türkiye tarafında, Kuzey Irak referandumu sonrası Kürtlerin durumuna karşı daha sert bir tutum alınmıştır. Bölgede yaşayan Türkmenlerin de aynı şekilde, Türkiye'nin yanında yer aldığı görülmektedir.
- Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler, Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmeler nedeniyle olumsuz yönde etkilenmektedir.
- Kuzey Irak referandumu, Türkiye ve İran arasındaki ilişkilere yansımış ve gerilim yaşanmıştır.
- Bağımsız Kürdistan'ın kuruluşuna karşı çıkan Türkiye ve İran, bölgede yaşayan Kürtlerin durumunu da zorlaştırmaktadır.
Bu nedenlerden dolayı, Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerde güvenli bir bölgesel ortaklık kurulması, özellikle Kuzey Irak referandumu sonrası zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Ancak her iki ülkenin de ekonomik ve ticari ilişkileri geliştirmeye devam etmeleri umut verici bir gelişmedir. İki ülke arasındaki işbirliği arttıkça, politik sorunlar da zamanla çözülecektir.
İran-Suudi Arabistan Gerilimi
İran ve Suudi Arabistan arasındaki gerilimler, son yıllarda artarak devam etmektedir. İran'ın Şii, Suudi Arabistan'ın ise Sünni bir devlet olması nedeniyle, iki ülke arasında birçok sorun yaşanmakta ve bölgede etkinlik göstermektedirler. İran, bölgede genişlemek isteyen politikaları nedeniyle Suudi Arabistan'ın bölgedeki nüfuzunu tehdit olarak görmektedir. Suudi Arabistan ise İran'ın bölgedeki nüfuzu ve nükleer programı nedeniyle endişelerini dile getirmektedir.
Bu gerilim, Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerde de olumsuz bir etkiye sahip olmaktadır. İki ülke arasındaki politik ve ekonomik işbirliği, İran-Suudi Arabistan gerilimi nedeniyle zorlanmıştır. Türkiye, Suudi Arabistan'ın yakın bir müttefiki olmakla birlikte, İran ile de işbirliği yapmaktadır. Bu nedenle, Türkiye bu konuda nötr bir pozisyon almakta ve diyalog yoluyla çözüm arayışına girmektedir.
İran'ın nükleer programı ve Suudi Arabistan'ın bölgede etkinliği gibi konular, İran-Suudi Arabistan gerilimine neden olmaktadır. Bu gerilim, bölgedeki birçok ülkeyi etkilese de, Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler üzerinde de doğrudan bir etkiye sahip olmaktadır.
Azınlıklar
Türkiye ve İran arasındaki bir diğer hassas konu, her iki ülkenin de nüfusları arasında yer alan azınlıklardır. Her iki ülkede de Kürtler, Azeriler ve diğer azınlıklar bulunmaktadır. Bu azınlıklar, çoğunlukla dil, kültür ve siyasi haklar konusunda sorunlar yaşamaktadır.
Türkiye'de Kürtler, Türkiye'nin güneydoğusunda yoğunlaşmaktadır ve yıllardır Türk hükümetleri ile çatışmalar yaşamaktadır. Kürt azınlığın varlığı, Türkiye'nin bölünmesine neden olabileceği endişesiyle Türk hükümetleri tarafından sık sık görmezden gelinmektedir. Azeriler ise Türkiye'nin doğusunda yaşamaktadır ve çoğunlukla Türkçe konuşmaktadır. Türk hükümeti, Azeri azınlığın varlığını genellikle kabul etmektedir.
İran'da ise Kürtler, ülkenin batısında, Irak sınırı yakınlarında yaşamaktadır. İran hükümetleri, Kürt azınlığın ayrılıkçı taleplerini kabul etmeyi reddetmektedir. Azeriler, İran'ın kuzeybatısında yaşamaktadır ve İran hükümeti, Azeri azınlığın varlığını genellikle kabul etmektedir.
Bu azınlıklar arasında dil, kültür ve siyasi haklar gibi konularda sorunlar yaşanmasına rağmen, Türkiye ve İran arasında azınlıklar konusunda işbirliği yapma fırsatları da bulunmaktadır. Özellikle Kürtler konusunda yapılan müzakereler, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri olumlu yönde etkileyebilir.
Sonuç
Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler, Osmanlı ve Safevi hanedanlığı dönemine kadar uzanmaktadır. İkinci Dünya Savaşı sonrası, Türkiye ve İran arasındaki işbirliği arttı ve iki ülke arasında ticaret ve yatırım arttı. Ancak son yıllarda, Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler bazı zorluklarla karşı karşıya kalmıştır.
Suriye krizi, Irak ve Kürdistan bölgesindeki gelişmeler, Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerilimler ve nükleer anlaşma gibi sorunlar, Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Bununla birlikte, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişki potansiyelinin politik sorunlara rağmen gelecekte de gelişebileceği düşünülmektedir. Türkiye ve İran arasındaki ticaret hacmi her yıl artarken, enerji sektörü de özellikle önemli bir alan olarak öne çıkmaktadır. İki ülke arasındaki ekonomik işbirliği, politik sorunlara rağmen gelişmektedir.
Genel olarak, Türkiye ve İran arasındaki ilişki geçmişi zengin olsa da, günümüzdeki siyasi ve jeopolitik sorunlar ilişkileri olumsuz etkilemektedir. Ancak, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari işbirliğinin gelişme potansiyeli, gelecekte daha iyi ilişkiler kurulması için umut vermektedir.