Kölelik Karşıtlığı Avrupa'da da Var Mıydı? Başlıklı makalemizde, kölelik tarihi hakkında bilinmeyen gerçekleri keşfedeceksiniz. Avrupa'nın kölelik karşıtı mücadelesi hakkında merak ettiğiniz her şeyi öğrenmek için okumaya devam edin. Tarihi bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?
Kölelik, tarihin birçok döneminde dünya genelinde uygulanmış bir uygulama olarak karşımıza çıkar. Avrupa'da ise kölelik, Antik Yunan döneminde başlamış olup, Roma İmparatorluğu döneminde de devam etmiştir. Orta Çağ boyunca kölelik uygulaması zayıflasa da, sömürgecilikle birlikte tekrar yaygınlaşmıştır.
Öte yandan, kölelik karşıtı hareketlerin Avrupa'da da var olduğu bilinmektedir. Köleliğin insan haklarına aykırı oluşu nedeniyle, bazı aydın ve filozoflar bu uygulamaya karşı çıkmıştır. Özellikle 18. yüzyıl aydınlanma sürecinde, kölelik karşıtı fikirler Avrupa'ya da yayılmıştır.
Bununla birlikte, kölelik karşıtı hareketlerin etkisi ve varlığı ülkeden ülkeye değişiklik göstermiştir. İngiltere, kölelik karşıtı hareketlerin en güçlü olduğu ülkelerden biridir. William Wilberforce ve diğer kölelik karşıtlarının mücadelesi sonucu, 1833 yılında kölelik İngiltere'den kaldırılmıştır.
Fransa'da da kölelik karşıtı hareketler görülmüştür. Haiti Devrimi gibi olaylar, Fransız İmparatorluğu'nun köleliği kaldırmak için siyasi kararlar almasına yol açmıştır. Diğer Avrupa ülkelerinde ise kölelik karşıtlığı hareketleri farklı dönemlerde görülmüştür ancak, zaman zaman etkisiz kalmıştır.
Köleliğin Tarihi
Köleliğin tarihi, insanlık tarihi kadar eskidir. Antik Roma ve Yunan medeniyetlerinde kölelik oldukça yaygındı. Ortaçağda ise kölelik uygulaması daha çok Asya'da görüldü. Ancak, Avrupa'daki kölelik tarihi, 16. yüzyılda başlayan sömürgecilikle birlikte şekillendi. Büyük keşiflerle beraber Avrupalılar, Amerika, Afrika ve Asya kıtalarına yayıldı ve ticari birimleri arttı. Bu süreçle birlikte kölelik de yaygınlaştı. Afrika'dan köle ticareti için getirilen insanlar, özellikle Batı Avrupa başta olmak üzere birçok ülkede köle olarak satıldılar.
Kölelik uygulaması, 19. yüzyılın ortalarına kadar Avrupa'da varlığını sürdürdü. Ancak 19. yüzyılda daha fazla kölelik karşıtı hareketler ortaya çıkmaya başladı. İlk kölelik karşıtı hareketler, 18. yüzyılın sonlarında Aydınlanma dönemi filozofları tarafından başlatıldı. İnsan haklarına saygı ve eşitlik ilkesi üzerine kurulan bu felsefi yaklaşımlar, köleliğe karşı çıkılmasında etkili oldu.
Köleliğin tarihi, Avrupa tarihinin en acımasız ve utanç verici dönemlerinden biri olarak kaydedilir. Ancak, kölelik karşıtı hareketler sayesinde kölelik tamamen yasaklandı ve insan haklarına saygı duyulması gerektiği bir gerçek haline geldi.
Kölelik Karşıtı Hareketler
Kölelik karşıtlığı, tarihte sadece Amerika'da değil Avrupa'da da var olan bir harekettir. Avrupa'da kölelik karşıtı hareketler, köle ticaretinin başlamasıyla birlikte var olmaya başlamıştır. Erken Hristiyanlık döneminde, köleliğin insanlık dışı olduğu fikri yaygınlaşmıştır ve birçok Hristiyan mistik köleliğin olumsuz etkilerine dikkat çekmiştir.
18. yüzyıl Aydınlanması, köleliğin insanlık dışı bir uygulama olduğu fikrinin Avrupa toplumunda yaygınlaşmasına neden oldu. Aydınlanma düşüncesi insan haklarına saygı gösterilmesi gerektiğini savunuyordu ve bu düşünce kölelik karşıtı hareketleri güçlendirdi. İngiltere'de kölelik karşıtı hareketler sadece İngiliz nüfusa değil aynı zamanda kolonilerdeki kölelere de destek veriyordu. William Wilberforce ve diğer kölelik karşıtları köle ticaretinin ve köleliğin kaldırılması için mücadele etti ve sonunda başarılı oldular. İngiltere'nin kölelik karşıtı politikaları ve kolonilerdeki kölelerin özgürlükleri için yaptığı mücadeleler diğer Avrupa ülkelerini de etkiledi.
Fransa'da da kölelik karşıtı hareketler varlığını sürdürüyordu fakat bu hareketler İngiltere'deki kadar etkili değildi. Fransa'da kölelerin özgürlüğü ancak 1848 yılında gerçekleşebildi. İspanya ve Portekiz'deki kölelik karşıtı hareketler de İngiltere'deki kadar güçlü olmamasına rağmen etkili olmayı başardılar.
Hollanda'da kölelik karşıtı hareketler, İngiltere ve Fransa'dan sonra etkili olmuştur. Hollanda'da kölelik karşıtları, Batı Hint Adaları'ndaki İngiliz kölelerinin özgürlüklerini savunmuşlardır. Bu mücadele sonucunda köleler özgürlüklerine kavuşmuşlardır.
Sonuç olarak, kölelik karşıtı hareketler tarihin her döneminde var olmuştur. Avrupa'da köleliğin kaldırılmasını savunan insanlar, birçok direnişle karşılaşmış olsalar da sonunda başarılı oldular ve köleliği insanlık dışı bir uygulama olarak tarihin sayfalarına gömdüler.
18. Yüzyıl Aydınlanması ve Kölelik Karşıtlığı
18. yüzyıl, Aydınlanma sürecinin yaşandığı bir dönemdi. Aydınlanma hareketi, insanın özgürlüğünü ve akıl yürütme gücünü savunarak, monarşilere ve kiliseye karşı çıkıyordu. Bu süreç, kölelik karşıtı hareketlerin de yükselişine neden oldu.
Aydınlanma düşüncesine göre, her insan eşit haklara sahipti ve herhangi bir şekilde köleleştirilemezdi. Bu nedenle, kölelik yanlış ve ahlaksız bir uygulama olarak görülüyordu. Aydınlanmanın etkisiyle, insanlar kölelik karşıtı görüşlere yöneldi ve kölelik karşıtı hareketlerin sayısı arttı.
Bu süreçte, İngilizler önemli bir rol oynadı. İngiliz filozof John Locke, insanların doğuştan eşit haklara sahip olduğunu savundu ve köleliği yanlış bir uygulama olarak gördü. Ayrıca, İngiltere'de kölelik karşıtı bir dernek kuruldu ve bu dernek, köleliğin kaldırılması için kampanyalar yürüttü.
Ancak, 18. yüzyıl Aydınlanması sadece İngiltere'de kölelik karşıtı hareketlerin yükselişini sağlamadı. Diğer Avrupa ülkelerinde de benzer hareketler oluştu. Fransızlar da kölelik karşıtı görüşleri benimsediler ve köleliğin kaldırılması için mücadele verdiler.
İngiltere'de Kölelik Karşıtlığı
İngiltere, kölelik karşıtı hareketin öncülük ettiği ülkelerden biriydi. 18. yüzyılda kölelik karşıtı düşünceler yaygınlaştı ve pek çok İngiliz, köleliği ahlaki olarak kabul edilemez olarak gördü. Bu dönemde, köleliğin kaldırılması için mücadele eden birçok grup ortaya çıktı.
William Wilberforce, İngiliz parlamentosunda kölelik karşıtı bir liderdi. Onun liderliğinde, köleliğin yasal yollardan kaldırılması için kampanya yürütüldü. 1807'de, İngiltere parlamentosu köle ticaretini yasaklayan bir yasa çıkardı. Ancak bu yasa, kölelik pratiğini sonlandırmadı. Wilberforce, hayatının geri kalanını, köleliğin tamamen kaldırılması için mücadele ederek geçirdi.
1833'te, İngiliz parlamentosu, köleliği tüm İngiliz sömürgelerinde yasaklayan bir yasa çıkardı. Bu yasa, 1838'de yürürlüğe girdi. Bu tarihten sonra, İngiltere, dünyadaki diğer ülkelere köleliği kaldırmaları için baskı yapmaya başladı ve köleliğin tamamen kaldırılması için çalışmalarını sürdürdü.
İngiliz kölelik karşıtı hareketinin en önemli sonuçlarından biri, köleliğin tarihten silinmesine öncülük etmesidir. İngiliz hareketi, diğer ülkelerde de kölelik karşıtı hareketlerin ortaya çıkmasına ve köleliğin tüm dünyada kaldırılması konusunda küresel bir düşünce liderliği yapılmasına öncülük etti.
İngiltere'nin kölelik karşıtı politikaları, kölelerin özgürlüğü ve insan hakları konusundaki düşüncelerin değişmesine yardımcı oldu. Ayrıca, İngiliz hareketi, modern kölelikle mücadele eden sivil toplum örgütleri için bir örnek teşkil etti. İngiliz liderlerin ve aktivistlerin çabaları, insan hakları ve özgürlüklerinin dünya çapında korunmasına yardımcı oldu.
William Wilberforce ve Köleliğin İngiltere'den Kaldırılması
18. yüzyılın sonlarına doğru İngiltere'de kölelik, sadece başka bir ticari mal olarak görülüyordu. Ancak William Wilberforce, kendisi de bir Anglikan rahibi olan bir grup devrimci arasında yer alarak köleliği kaldırmak için mücadele etti. Wilberforce, 1787 yılında, köle ticaretinin tamamen kaldırılması için bir Meclis Önergesi sundu. Bu önerinin kabul edilmesi için 20 yıl sürdü.
Wilberforce ve arkadaşları, kölelik karşıtı fikirleri yaymak için bir kampanya başlattılar. 1807 yılında, kölelik ticareti yasaklandı, 1833 yılında ise, köleliğin kendisi İngiltere'de kaldırıldı. Bu nedenle Wilberforce, İngiltere'deki köle ticaretinin ve köleliğin kaldırılmasında önemli bir rol oynamıştır.
Wilberforce, kölelik karşıtı fikirleri yaymak için birçok yöntem kullandı. Örneğin, köleliğin acımasızlığı hakkında birçok konuşma yaptı ve kölelerin hakları için mücadele etti. Diğer kölelik karşıtlarıyla birlikte, yol boyunca zorlu mücadeleler yaşadı ve birçok olumsuz eleştiriye maruz kaldı. Ancak, azminin ve güçlü liderliği sayesinde, birçok kişiye ilham oldu ve sonunda kölelik İngiltere'de kaldırıldı.
Wilberforce'un çabaları sadece İngiltere'deki kölelik karşıtı mücadeleleyle de sınırlı kalmadı. Birçok ülke bu davranışı model olarak aldı ve kölelik uluslararası düzeyde kaldırılması gereken bir olgu olarak kabul edildi. Wilberforce, köleliğin kaldırılmasını sağlamak için mücadele eden birçok insanın öncüsü oldu ve köleliğin kaldırılmasının tarihi bir olay olmasını sağladı.
Sonuç olarak, William Wilberforce ve diğer kölelik karşıtları, İngiltere ve dünya tarihinin en önemli ve öncü sosyal hareketlerinden birini gerçekleştirdiler. Kendi toplumlarının yanı sıra dünya tarihine de damgalarını vurdular.
İngiliz İmparatorluğu'nda Köleliğin Kaldırılması
İngiliz İmparatorluğu, kölelik karşıtı politikalarını uygulamak için büyük bir adım atmıştır. 1807 yılında, Birleşik Krallık Parlamentosu tarihindeki en önemli kararlardan birini verdi ve transatlantik köle ticaretini yasakladı. 1833 yılında, İngiliz İmparatorluğu, tüm köleliği yasaklayan kölelik karşıtı yasayı geçirdi.
İngiliz İmparatorluğu, köleliğin kaldırılması için Afrika kökenli nüfusun özgürlüğü için mücadele etti. Kölelik karşıtları, köle ticaretinde kullanılan gemileri ele geçirerek, köleliğe karşı kitlesel protestolar düzenleyerek ve köle ticareti karşıtı birçok kanunu destekleyerek mücadelelerini sürdürdüler.
Ayrıca, İngiliz İmparatorluğu, köleliğin kaldırılması için Britanya Nijerya'daki köle ticaretini durdurdu ve köle ticareti yasağına uymayan ülkelerle ticari ilişkileri keserek köleliğe karşı duruşunu net bir şekilde ortaya koydu.
Afrika kökenli nüfusun özgürlüğü için mücadele edilmesi sadece Afrika'da değil, İngiliz İmparatorluğu'nun diğer topraklarında da sürdürüldü. Hindistan'da bile, İngiliz İmparatorluğu, köleliği kaldırmaya yönelik yasalar geçirdi ve köleliği yasakladı.
Sonuç olarak, İngiliz İmparatorluğu, kölelik karşıtı politikaları ile köleliğin kaldırılması için liderlik etti. Afrika kökenli nüfusun özgürlüğü için savaşan kölelik karşıtlarının mücadeleleri, İngiliz İmparatorluğu'nun politikaları ile birleşerek, köleliğin kaldırılması için büyük bir rol oynamıştır.
Fransa'da Kölelik Karşıtlığı
Fransa'da, 1789 Fransız Devrimi ve ardından Napolyon dönemi boyunca kölelik karşıtı hareketler yükseldi. Devrimin sloganı olan “Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik” idealinin bir sonucu olarak, köleliğin tamamen ortadan kaldırılması çağrısında bulunuldu. 1794 yılında, Fransız Ulusal Meclisi, Fransa İmparatorluğu'nda köleliği yasaklayan bir yasayı çıkardı. Bu karar, Fransız İmparatorluğu'nda tüm Afrika kökenli kölelerin özgürlüğünü sağlayan bir karardı. Ancak, bu yasa kısa ömürlü oldu ve 1802 yılında Napoleon, Fransız İmparatorluğu'nda köleliğe yeniden izin veren bir kararname çıkardı.
Napoleon'un yeniden köleliği yasallaştıran kararnamesi, köleleri özgürleştirme hareketlerinde gerileme meydana getirdi ancak kölelik karşıtlığı, Fransa'da yeniden ivme kazandı. İkinci köleliği yasaklama hareketi, 1848 yılında gerçekleşen evrensel insan hakları ilanı ile birlikte başladı. Bu ilan, tüm Fransız topraklarında köleliğin yasaklandığını ve tüm kölelerin özgür olduğunu ilan etti.
Fransa'da kölelik karşıtı hareket, yalnızca köleliği sona erdirmekle kalmadı, aynı zamanda siyasi kararlarla da sonuçlandı. Fransız İmparatorluğu'nda köleliği yasaklayan ilk beyanname olan Saint-Domingue Beyannamesi, köleleri özgürleştirmenin yanı sıra, aynı zamanda siyahların eşit haklara sahip olması gerektiği konusunda çağrılarda bulundu. Bu beyanname, kölelik karşıtı hareketin ilerlemesini işaret etti ve kölelik karşıtı fikirlerin Fransız siyasi düşüncesine dahil edilmesinin ilk örneği oldu.
Sonuç olarak, Fransız toplumunda kölelik karşıtı hareketler, siyasal ve sosyal açılardan yol açıyor. Köleliğin yasaklanması, Fransızlar için, eşitlik ve insan hakları idealine uygun bir hareket olarak kaldı. Bu, kölelik karşıtlığının Avrupa'da var olduğu ve ülkenin toplumsal ve siyasi düşüncesini büyük ölçüde etkilediği anlamına gelir.
Diğer Avrupa Ülkelerinde Kölelik Karşıtlığı
Diğer Avrupa ülkelerinde kölelik karşıtı hareketlerin varlığı, İngiltere gibi diğer ülkelerdeki etkilere kıyasla daha azdı. Bununla birlikte, İspanya'da on yedinci yüzyılda, Portekiz ve Hollanda'da da bilinen bazı kölelik karşıtı hareketler vardı.
İspanya'da, köleliğin büyük ölçüde kullanılmadığı topraklarda kölelik karşıtı düşünceler yaygındı. Bununla birlikte, İspanya'daki kölelik karşıtları köleliği tamamen yasaklamak yerine, köleliği düzenlemek ve kölelerin haklarını korumak istediler.
Portekiz, uzun süredir köleliğin merkeziydi ve kölelik karşıtı hareketler nispeten zayıf kalmıştı. Ancak 1869'da, ülkenin kölelik karşıtı hareketi çıktı ve köle ticareti yasaklandı. Bu, kölelerin özgürlüğünü kazandığı anlamına gelmedi, ancak Portekiz'in köleliği tamamen kaldırmaya yönelik başlangıcını oluşturdu.
Hollanda'da da kölelik karşıtı görüşler 1800'lü yılların başında ortaya çıktı. Hollanda, sömürge imparatorluğu aracılığıyla köle ticareti yürüten bir ülke olarak tarihe geçmiştir. Ancak kölelik karşıtı hareketler Hollanda'da da etkili olmaya başladı. Bu hareketler sonucunda, 1814'te Hollanda'daki tüm köle ticaretleri yasaklandı.
Diğer Avrupa ülkelerinde de kölelik karşıtı hareketler vardı, ancak bu hareketlerin İngiltere'deki kadar etkili olmadığı görülmüştür. Özellikle İngiltere'deki kölelik karşıtı hareketler, diğer ülkeleri de etkilemiş ve köleliğin Avrupa'dan tamamen kaldırılmasında etkili olmuştur.