Türkiye'nin Uluslararası Mimari Projeleri: İstanbul'a Dair ()

Türkiye'nin Uluslararası Mimari Projeleri: İstanbul'a Dair ()

Türkiye, İstanbul gibi tarihi şehirlerde birçok uluslararası mimari proje gerçekleştirdi Burada Türkiye'nin en önemli projelerine göz atabilirsiniz İstanbul'un güzelliği ve tarihi yapılarıyla harmanlanan bu projeler sizi şaşırtacak!

Türkiye'nin Uluslararası Mimari Projeleri: İstanbul'a Dair ()

Türkiye, uluslararası mimari projeleriyle kendini gösteren önemli bir ülkedir. Özellikle İstanbul, ülkenin en fazla dikkat çeken şehirleri arasında yer almaktadır. İstanbul'un tarihi dokusu, mimari açıdan oldukça zengin olması ve milyonlarca insanın yaşadığı bir metropol olması, ülkemizdeki mimari projeler için birçok fırsat sunmaktadır.

İstanbul'da yürütülen mimari projelerin incelenmesi, Türkiye'nin uluslararası alanda ne kadar önemli projelere imza attığını ortaya koymaktadır. Bunların arasında 3. havalimanı projesi, Levent Kuleleri ve Makaron Ada Projesi gibi önemli örnekler bulunmaktadır. Ayrıca, Türk mimarları tarafından yurt dışında gerçekleştirilen ve dünya çapında adları geçen projeler de ülkemiz adına gurur kaynağıdır.

İstanbul'un tarihi dokusu ve mimari yapılarının zenginliği, şehirdeki mimari projelerin önemini artırmaktadır. Ayasofya, Topkapı Sarayı ve Yerebatan Sarnıcı gibi yapılar, İstanbul'un tarihi dokusunu bugüne kadar taşıyan örneklerden sadece birkaçıdır. İstanbul, Osmanlı'nın başkenti olarak yıllarca hizmet vermiş ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir şehir olarak, mimari anlamda da oldukça zengindir.

İstanbul'da mimari projeler yürütülürken, şehrin tarihi dokusuna uygun hareket etmek esastır. Bu sebeple, tarihi yapılarla uyum sağlayacak ve şehrin kültürel dokusuna uygun projeler öne çıkmaktadır. Özellikle son yıllarda yapılan projeler, İstanbul'un tarihi dokusunu koruyarak modern bir şehir olma yolunda ilerlemesini sağlamaktadır.

Son yıllarda İstanbul'da gerçekleştirilen ve hala devam eden öne çıkan mimari projeler bulunmaktadır. Bunlardan en önemlileri arasında 3. Havalimanı Projesi, Levent Kuleleri, Makaron Ada Projesi ve Kuzey Ormanları Projesi yer almaktadır.

İstanbul'un dördüncü havalimanı olarak adlandırılan 3. Havalimanı Projesi, Türkiye'nin en büyük mimari projelerinden biridir. Projede yer alan terminal binalarının ve ikiz kulelerin mimarisi oldukça ilgi çekicidir. Terminal binaları, zaman içinde artan yolcu talebini karşılayacak şekilde tasarlanmıştır. İkiz kuleler ise, ofis alanlarına ve iş merkezlerine ev sahipliği yapmaktadır.

İstanbul Levent'teki iki gökdelen olarak bilinen Levent Kuleleri, şehrin siluetine önemli bir katkı sağlamaktadır. Bu binalar, ofis alanları ve alışveriş merkezleri için tasarlanmıştır. Günümüzde, İstanbul'un en önemli iş ve finans merkezleri arasında yer almaktadır.

Makaron Ada Projesi, İstanbul'un en öne çıkan mimari projelerinden biridir. Proje, İstanbul Boğazı'nı çevreleyen doğal alanlarla uyumlu bir mimariye sahiptir. Ada, rezidanslardan ve ofis binalarından oluşmaktadır. Ayrıca, birçok hizmet alanı da bulunmaktadır.

Kuzey Ormanları Projesi, doğanın korunması amacıyla yapılan Türkiye'nin en önemli projelerinden biridir. Proje kapsamında yapılan Artvin'deki Yusufeli Barajı, mimari açıdan oldukça dikkat çekicidir. Projenin amacı, bölgedeki doğal alanları korumak ve bunları turizme kazandırmaktır.

Türk mimarlarının yurt dışında gerçekleştirdiği öne çıkan projeler, ülkemizin adını uluslararası alanda duyurmasını sağlamaktadır. Abu Dhabi Kültür Merkezi, Milano Expo 2015 Türkiye Milli Katılımı ve Qatar National Bank Tower gibi önemli projeler, Türk mimarlık dünyasının öne çıkan isimlerinin imzasını taşımaktadır.

Türk mimarlık firması tarafından tasarlanan Abu Dhabi Kültür Merkezi, dünya çapında önemli mimari yapılar arasında yer almaktadır. Proje, kültürel etkinliklere ev sahipliği yapacak şekilde tasarlanmıştır. Mimari tasarımı, modernizmin ön planda olduğu özgün bir anlayışı yansıtmaktadır.

Türkiye, 2015 yılında düzenlenen Milano Expo'sunda ülke olarak yer almıştır. Türkiye Milli Katılımı olarak adlandırılan projede, Türk mimarlar tarafından tasarlanmış bir pavilyon yer almaktadır. Projenin amacı, Türk kültürünü tanıtmak ve ülkemizin mimari açıdan ne kadar zengin olduğunu göstermektir.

Türk mimarlık firması tarafından tasarlanan Qatar National Bank Tower, Katar'da yer almaktadır. Projede, ofis binalarından oluşan bir kompleks tasarlanmıştır. Mimari tasarımı, modern anlayışın ön planda olduğu özgün bir yapıya sahiptir. Bina, Katar'ın en yüksek yapıları arasında yer almaktadır.


İstanbul'un Tarihi Mirası ve Mimari Ufku

İstanbul, dünyanın en eski ve en tarihi şehirlerinden biridir. Tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan şehrin mimarisi de bu tarihî dokudan etkilenmiştir. İstanbul'un tarihi mirası, mimari açıdan son derece zengindir ve dünyanın pek çok yerinden turistlerin ilgisini çekmektedir.

Bu tarihî dokunun korunması ve geleceğe taşınması adına, İstanbul'da gerçekleştirilen mimari projeler son derece önemlidir. Bu projeler, sadece şehirdeki yaşam standardını yükseltmekle kalmaz, aynı zamanda geçmişle gelecek arasında bir köprü görevi görürler. İstanbul'da gerçekleştirilen mimari projelerin bir diğer önemli yönü ise, tarihi dokuda yer alan yapıların korunması ve restorasyonunun yapılmasıdır.

  • Mimar Sinan'ın eserleri, İstanbul'da yer alan en önemli tarihi yapılar arasında yer almaktadır. Bu yapıların restorasyonu son derece hassas bir çalışma gerektirir.
  • Osmanlı döneminden kalma saraylar ve konaklar, İstanbul'da tarihi mirasın en önemli ögeleri arasındadır ve belirli bir süre sonra yapısal hasarlar gösterirler. Bu nedenle, bu yapıların restorasyonu da önemlidir.
  • İstanbul'da gerçekleştirilen mimari projeler arasında yer alan modern binalar da, şehrin mimari ufku için önemlidir. Ancak, bu binaların tarihî dokuya uygun bir şekilde tasarlanması gerekmektedir.

İstanbul'un tarihî mirası, dünyanın en önemli miraslarından biridir ve bu mirasın korunması hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu doğrultuda, İstanbul'da gerçekleştirilen mimari projelerin tarihî dokuya uygunluğu ve doğal alanların korunması gibi konuların da göz önünde bulundurulması gerekmektedir.


İstanbul'da Yürütülen Önemli Mimari Projeler

İstanbul, Türkiye'nin en önemli şehirlerinden biri ve son yıllarda yalnızca turistlerin değil, mimarlık dünyasının da ilgi odağı haline geldi. İstanbul'da gerçekleştirilen ve hala devam eden öne çıkan mimari projeler, şehrin modern yüzünü yansıtıyor ve yeni bir vizyonla tasarlanmış durumda.

Son yıllarda en çok dikkat çeken mimari projelerden biri, İstanbul'un dördüncü havalimanı inşaatı. 3. Havalimanı projesi, 2018 yılında hizmete girdi ve dünya genelinde en büyük havalimanlarından biri olarak kabul ediliyor. Projenin mimarisi, İstanbul'un havacılık geçmişi üzerine tasarlanmış ve modern bir dokunuşla yenilenmiş. İki kule binası, terminal binaları ve diğer birçok özellikle birlikte, 3. Havalimanı projesi, İstanbul'un uluslararası bir merkez haline gelmesine büyük katkı sağladı.

Proje İsmiMimariYıl
3. HavalimanıİGA2018

İstanbul'daki bir diğer önemli mimari proje ise Levent Kuleleri. Bu iki gökdelen, şehrin iş merkezi olan Maslak'ta yer alıyor ve en çok dikkat çeken yapılarından biri. İki kule, Chalabi Architects firması tarafından tasarlandı ve kullanıcıların daha iyi bir iş ortamı için modern bir ofis alanı yaratmayı hedefledi.

  • Yükseklik: 153 metre ve 145 metre
  • Kat: 34 ve 40 kat
  • Mimar: Chalabi Architects

İstanbul Boğazı'nda, doğal alanları korumayı hedefleyen Makaron Ada projesi de son yıllarda öne çıkan görkemli mimari projelerden biri. Yarımadanın tasarımı, doğal alanlarla uyumlu bir şekilde şekillendirildi ve adadaki yapılarda modern mimari unsurlar kullanıldı.

Yusufeli Barajı, Türkiye'nin kuzey doğusunda yer alan bir diğer önemli mimari proje. Projenin amacı, çevre dostu bir şekilde doğal kaynakların korunmasını sağlamak ve bölgedeki enerji üretimini artırmak. Yusufeli Barajı, Kuzey Ormanları Projesi kapsamındaki bir diğer proje ve Yüksel Proje firması tarafından tasarlanmış.

  • Yükseklik: 275 metre
  • Kapastite: 558 milyon metreküp
  • Mimar: Yüksel Proje

İstanbul'un yeni mimari projeleri, şehrin modern yüzünü yansıtıyor ve geleceğe dair yeni bir vizyon sağlıyor. Eksiksiz planlama ve estetik açıdan başarılı tasarım, İstanbul'un uluslararası alanda önemli bir konuma gelmesine katkıda bulunuyor.


3. Havalimanı Projesi

İstanbul'un dördüncü havalimanı projesi büyük bir heyecan yarattı. 90 milyon yolcu kapasitesiyle dünyanın en büyük havalimanlarından biri olma özelliğine sahip. Proje için ciddi bir alan ayrıldı ve tasarımı da oldukça özenle hazırlandı.

Bu mega proje iki farklı mimarlık firması tarafından tasarlandı. Şirketlerin işbirliğiyle kurulan konsorsiyum, havalimanı inşaatının mimari tasarımını yaptı. Terminal binası tasarımında, bir kule binanın tasarlandığı U şeklinde bir plan kullanıldı. U şeklindeki bu plan havalimanının terminalinde yolcuların uçuş öncesinde ve sonrasında rahat etmesi için gerekli tüm hizmetleri sağlamak için tasarlandı. Tıpkı şehirlerde varış noktalarında bulunan oteller gibi, bu terminal binasında da restoranlar, mağazalar, lounge alanları ve diğer pek çok hizmet bulunuyor.

Projenin en çok dikkat çeken unsurlarından biri ise üç ana terminal binası ile birbirine bağlı olan dört farklı kuleden oluşmasıdır. Bu kule binalar, havalimanının çeşitli bölgelerinden uçuşlar gerçekleştiren farklı havayolları tarafından kullanılıyor. Kuleler arasında büyük camlı tavanlı bir ana terminal bina bulunuyor ve bu bina farklı kulelere bağlı pek çok yolcu terminali içeriyor.

Kuleler İnşa Tarihi Yükseklik
Kule 1 2016 92 metre
Kule 2 2018 88 metre

Havalimanının dışında, pek çok yolculuk için dizayn edilmiş diğer terminal binaları da bulunuyor. Bu binalar farklı bölgelerde ve alanlarda inşa edilmiştir. Yeni nesil teknolojilerle donatılmış olan havalimanı; uçuş, bagaj alımı, rezervasyon, güvenlik, restoranlar, tuvaletler ve daha pek çok alanda yepyeni bir deneyim sunuyor.


İkiz Kuleler

3. Havalimanı projesi kapsamında gerçekleştirilen ikiz kuleler, tasarımı ve işlevselliği açısından oldukça dikkat çekicidir. Her biri yüzlerce metre uzunluğunda ve ortalama 30 katlı olan kuleler, ana terminalleri ve otoparkları bağlamak için tasarlanmıştır. Kulelerde çeşitli işlevler için yer ayrılmıştır. Örneğin, çağrı merkezi, terminal işlevleri, yönetim ofisleri ve iş toplantıları için özel alanlar mevcuttur.

İkiz kulelerin tasarımı, akıcı hatları ve keskin kenarlarıyla modern mimariye uygun şekilde tasarlanmıştır. Yapı malzemeleri arasında cam, çelik ve beton kullanılmıştır. Ayrıca birçok verimlilik özelliği içeren kuleler, enerji tasarrufu ve sıfır atık gibi çevresel hedeflerine de uygun şekilde inşa edilmiştir.

İkiz kuleler, 3. Havalimanı projesinin en önemli yapılarından biridir ve sadece İstanbul'un değil, Türkiye'nin de önde gelen mimari projeleri arasında yer almaktadır.


Terminal Binaları

İstanbul dördüncü havalimanı, dünyanın en büyük havalimanlarından biridir ve bu alanda terminal binalarının mimarisi oldukça önemlidir. Terminal binaları, içinde yer alan ofisler, duty-free mağazaları, restoranlar ve dinlenme alanlarıyla birlikte yolcuların ilk temas noktasıdır. Bu nedenle, hem kullanışlı hem de estetik bir tasarım, 3. Havalimanı için oldukça önemlidir.

Terminal binalarının mimarisi, modern bir görünüm ve çevreye uyumu göz önünde bulundurularak tasarlanmıştır. Yapı, yüz binlerce yolcunun rahat ve güvenli bir şekilde hareket etmesini sağlayacak çeşitli akış yollarına sahiptir. Binaların tasarımında geniş camlar kullanılmış, bu da binaların içinde doğal ışık alınmasını sağlamıştır.

Terminal Binalarının Özellikleri İşlevleri
Modern ve estetik tasarım Yolcuların ilk temas noktası
Çevreye uyumlu mimari Yüz binlerce yolcunun akışını sağlamak
Geniş camlarla doğal ışıltı sağlamak Ofisler, duty-free mağazaları, restoranlar ve dinlenme alanları içermek

Terminal binaları, özellikle de 3. Havalimanı'ndaki tasarımıyla Türkiye'nin dünyadaki yerini pekiştirdiği bir mimari proje olarak nitelendirilebilir. Ayrıca, yolcular için rahat kullanım, beklentilerin üzerinde bir yolculuk deneyimi, modern tasarımın estetik bir şekilde kullanılması gibi avantajlar sunarak, İstanbul'un dünya turizmindeki yerini güçlendirecektir.


Levent Kuleleri

İstanbul'un finans merkezi sayılan Levent semtinde, yüksek binaların yarattığı hayranlık uyandıran manzara içinde yer alan Levent Kuleleri, şehrin önemli yapısını oluşturmaktadır. İki farklı şirket tarafından yaptırılan kuleler, farklı amaçlar için inşa edilmiştir.

Birinci kule, Sabancı Center olarak bilinir. Sabancı Holding'e ait ve 34 katlı bir ofis binasından oluşur. Yüksekliği 158 metredir ve gördüğü yoğun ilgi nedeniyle bölgenin simgesi haline gelmiştir. İkinci kule ise İş Kuleleri olarak bilinir ve İş Bankası'na aittir. 52 katlı bir ofis binasıdır ve 181 metre yüksekliğiyle Türkiye'nin en yüksek ikinci binasıdır.

Her iki kule de modern mimarinin en iyi özelliklerini taşır, her biri seramikten yapılmış panellerle kaplıdır. İç mekân, camdan yapılmış asansör hollerine benzer açık koridorlardan oluşur. İki kule birbirlerinden yürüme mesafesiyle ayrılmıştır. Yüksek katlı binaların görsel çekiciliği, her geçen yıl daha fazla yatırımcıyı bölgeye çekmektedir.

Levent Kuleleri, İstanbul'un modern mimarisinde önemli bir yer tutar ve mimarinin gelecekteki yönünü gösterir. Hem içerik hem de dış cephe açısından incelemeye değer bir başyapıttır. Özellikle iş seyahatleri için gelenler için, Levent Kuleleri mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden biridir.


Makaron Ada Projesi

Makaron Ada Projesi, İstanbul Boğazı'nın tam ortasında yer alan küçük bir adacıkta gerçekleştirilen bir mimari proje. Ada, doğal yapısı ve tarihi dokusu sebebiyle özenle korunan bir alan ve proje de bu doğal dokuyla uyumlu şekilde tasarlanmış.

Projenin ana amacı, adanın güzelliği ve doğal yapısını korumak, ancak aynı zamanda modern bir bina da yaratmak. Bu nedenle, mimarlar adayı çevreleyen doğal boşlukları, doğal görüntüyü bozmadan koruyarak modern bir bina tasarlamak için büyük çaba sarf ettiler.

Mimarisi, dairesel hatları, göz alıcı cam duvarları ve harika manzaralarıyla göz dolduran bir tasarımdır. Adanın etrafındaki suyun mavisiyle kontrast oluştururken, çevredeki yeşil alanlarla uyumlu bir bütünlük sağlıyor.

Aynı zamanda, adanın mevcut yapılarına saygı gösterilerek, yeni yapılar da inşa edildi. Proje kapsamında yapılan tesisler; restoranlar, kafeler, spor salonları, spa merkezleri gibi sosyal alanları da içeriyor.

Projenin başarısı, doğal dokuyu koruma ve modern binalar yaratma dengesi ile elde edilmiştir. Bu proje, İstanbul Boğazı'nın güzelliği ve doğal dokusunun korunmasının yanı sıra modern bir yapıyla uyumlu bir mimari proje sunar.


Kuzey Ormanları Projesi

Kuzey Ormanları Projesi, Türkiye'nin doğal güzelliklerini korumak amaçlı yapılmış büyük bir projedir. Proje kapsamında birçok yapı inşa edilmiştir ve bu yapılar içinde en öne çıkanlardan biri Artvin'deki Yusufeli Barajı'dır.

Yusufeli Barajı, Çoruh Nehri üzerine inşa edilmiştir ve baraj gölüyle birlikte turizm açısından da önemli bir potansiyele sahiptir. Barajın yapımında özellikle mimarisi dikkat çekiyor. Çelik gövde ile inşa edilen barajın yüksekliği 275 metre ve gövde hacmi 2.2 milyon metreküptür. Bu, dünya sıralamasında en yüksek barajlar arasında yer almasını sağlamaktadır.

Yusufeli Barajı'nın mimarisinde çevreye uyum sağlamak ön planda tutulmuştur. Baraj inşaatında kullanılan malzemeler doğal kaynaklardan temin edilmiş ve baraj yapıldıktan sonra çevreye hasar verilmeden tesisler inşa edilmiştir. Ayrıca, baraj gölüyle birlikte oluşan yenilikçi bir turizm projesi başlatılmıştır.

Kuzey Ormanları Projesi, Türkiye'nin doğal zenginliklerinin korunması ve sürdürülebilir bir gelecek için önemlidir. Yusufeli Barajı, proje içinde yapılmış olan mimari yapıların en dikkat çekici olanlarından biridir ve örnek bir çevre dostu projedir.


Uluslararası Boyutta Türk Mimari Projeleri

Türkiye'nin uluslararası arenada yükselen değerleri arasında, mimarlık da öne çıkmaktadır. Türk mimarlarının yaptığı projeler, hem yurt içinde hem de yurt dışında ilgi uyandırmaktadır. Türk mimarlarının yurt dışında gerçekleştirdiği öne çıkan projeler, tasarım ve modern mimari konusunda, dünya çapında takdir toplamıştır.

Bunların en önemlilerinde biri, Türk mimarlık firması tarafından tasarlanan Abu Dhabi Kültür Merkezi'dir. Türk mimarlık firması MZ Architects'ın tasarladığı, aralarında fuaye, performans salonları, sergi ve konferans odalarının da bulunduğu bu kültür merkezi, tasarımı ve modern mimarisi ile öne çıkmaktadır.

Bir diğer önde gelen proje ise, Türkiye'nin 2015 Milano Expo'sunda sergilediği pavilyonun mimari yapılarıdır. Proje, Türk mimarlık firması Atölye Global tarafından tasarlanmıştır ve Türkiye'nin kültürel zenginliğinin tasvir edildiği güzel bir mimari tasarıma sahiptir. Milattan önceki dönemlerden günümüze kadar süren Türk tarihini, farklı motifler ve dekoratif çizimlerle anlatmıştır.

Qatar National Bank Tower ise, Türk mimarlık firması Tabanlıoğlu Architects tarafından tasarlanan bir gökdelen projesidir. Dünyanın en büyük gökdelenlerinden biri olan bu yapı, Abu Dhabi'de yer alır ve 103 katlıdır. Gelişmiş mühendislik teknolojileri ve modern mimari prensipleri, QNB Tower'ın tasarımında kullanılmıştır.

Bu projeler, Türk mimarlık dünyasının yurt dışındaki değerli birer temsilcisidir. Yurt içinde ve dışında yapılan çalışmalar, tasarım ve inşaat sektörlerinde Türkiye'nin uluslararası arenada en fazla kabul edilen ve yükselen yönlerinden sadece birkaçıdır.


Abu Dhabi Kültür Merkezi

Abu Dhabi Kültür Merkezi

Abu Dhabi Kültür Merkezi, Türk mimarlık firması Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından tasarlanan ve Abu Dhabi'nin sahil bölgesinde yer alan etkileyici bir yapısıdır. Yapı, Abu Dhabi'nin kültür ve sanat hayatını canlandırmayı hedefleyen bir merkezdir.

Kültür merkezi, asimetrik, kesintisiz cepheleriyle dikkat çekerken, dinamik formu ve ince hatlarıyla modern bir yapı olarak tasarlanmıştır. Yapının ana girişi, Abu Dhabi'nin simgesi haline gelen Grand Mosque camisi ve Pers Körfezi manzarasına karşı konumlanmıştır.

Kültür merkezi, 64,000 metrekare alanı kaplar ve içerisinde tamamlanmış bir tiyatro, sinema, konferans salonları, sanat galerileri, sanat okulu, kütüphane ve kafe/bar bulunmaktadır. İç mekanlar, doğal ışığın optimal kullanımı, açık ve ferah alanlar ve modern mimari tasarım anlayışıyla inşa edilmiştir.

Ayrıca, kültür merkezi bir dizi açık hava alanı ve bahçeler de içermektedir. Açık hava tiyatrosu, amfi tiyatrosu, konser alanları ve tamamen yeşil bir ortamda yer alan bir kafe gibi farklı alanlar, hem yerel halkın hem de turistlerin sosyal bir etkileşim kurmasına olanak tanır.

Mimari Özellikleri Açıklama
Toplam Alan 64,000 m²
Bina Yüksekliği 54 metre
Kapalı Tiyatro Salonu 931 kişilik
Sanat Galerisi 15 galeri

Abu Dhabi Kültür Merkezi'nin mimarisi, modern mimari anlayışı ve Abu Dhabi'nin kültür ve sanat hayatını canlandırma amacını kusursuz bir şekilde yansıtan muhteşem bir yapıdır. Türk mimarlık firması Tabanlıoğlu Mimarlık'ın başarılı bir işi olan yapı, Abu Dhabi'deki sanat hayatına yeni bir soluk getirmiştir.


Milano Expo 2015 Türkiye Milli Katılımı

Türkiye 2015 yılında düzenlenen Milano Expo'sunda milli katılım gerçekleştirmiş ve oldukça büyük bir pavilyon tasarlamıştı. Bu pavilyon ülkemizin gastronomi, kültür ve turizm değerlerini yansıtacak şekilde tasarlanmıştı. Pavilyon, ahşap ve cam panellerden oluşan doğal bir görünüme sahipti. Mimarisinde, Türkiye'nin geleneksel el sanatlarına atıfta bulunan çeşitli detaylara da yer verilmişti.

Pavilyonun içinde, Türkiye'nin farklı şehirlerinden gelen ürünlerin sergilendiği alanlar bulunuyordu. Bu alanlarda, Türk mutfağının farklı lezzetleri ve yöresel ürünleri sergileniyordu. Ayrıca, Türkiye'nin tarihi ve kültürel değerleri de, interaktif deneyimlerle sunulmaktaydı.

Pavilyonun en dikkat çekici bölümlerinden biri, Türk tasarım ürünlerinin sergilendiği alandı. Bu alanda, Türk tasarımının zenginliği ve farklılığı vurgulanmıştı. Özellikle el işçiliği ile üretilen ürünler, ziyaretçilerin büyük ilgisini çekmişti.

Türk pavilyonunun tasarımında, doğal malzemelerin kullanılması ve Türkiye'nin zengin kültürel mirasının yansıtılması oldukça önemliydi. Pavilyon, ziyaretçiler için Türkiye'nin kültürel, tarihi ve gastronomik bir yolculuğu sunacak şekilde tasarlanmıştı. Bu sayede, ziyaretçilerin Türkiye'nin zenginliğini keşfetmesi ve Türk kültürüne daha fazla ilgi duyması hedeflenmişti.


Qatar National Bank Tower

Türkiye'nin en başarılı mimarlık firmalarından biri olan Tabanlıoğlu Mimarlık, Katar'ın başkenti Doha'da yer alan Qatar National Bank Tower'ın mimarisinden sorumludur. Bu öne çıkan proje 2017 yılında tamamlandı ve 800 milyon dolarlık bir yatırımla hayata geçirildi.

Şehrin en yüksek ikinci binası olan Qatar National Bank Tower, toplamda 120 kat ve 245 metre yüksekliğe sahip. Yüksekliği ve modern tasarımı sayesinde şehirdeki diğer yapılar arasından sıyrılmaktadır.

Bina, Katar'ın Ulusal Bankası'na ev sahipliği yapmaktadır. Yapının tasarımında Katar kültürü ve modern mimarlık bir araya getirilerek estetik bir şekilde işlevsel bir yapı oluşturulmuştur.

Yükseklik Kat Sayısı Maliyet
245 m 120 kat 800 milyon dolar

QNB Tower'ın dış cephede kullanılan metal örgü tasarımı, Katar'ın güneşli iklimi için özel olarak tasarlanmıştır ve binanın enerji verimliliğini artırmaktadır.

Qatar National Bank Tower, Türk mimarlık firmalarının yurt dışında da başarılı işlere imza attığını bir kez daha göstermektedir.