İstanbul Film Festivali, Türk sinemasının yeni yıldızlarını keşfetmek isteyenler için kaçırılmayacak bir fırsat! Yüzlerce yerli ve yabancı film arasında, Türk sinemasının genç yetenekleri de yer alıyor Festivalin zengin programıyla, keyifli ve coşkulu bir sinema deneyimi yaşayabilirsiniz

İstanbul Film Festivali, Türk sinemasının geleceğine yönelik umutları arttıran bir etkinliktir. Festival, genç Türk sinemacılarını keşfetmek, onları desteklemek ve tanıtmak amacıyla yaratılan bölümleriyle Türk sinemasının yeni yıldızlarının yolda olduğunu gösteriyor.

Her yıl olduğu gibi bu yıl da İstanbul Film Festivali, genç yeteneklerin parlamasına imkan sağlayacak bir platform sunmaktadır. Festival, Türk sinemasına yeni yıldızlar kazandırırken, aynı zamanda sinemaseverlere de kaliteli ve çeşitli film seçenekleri sunuyor.

Geçmiş Yıllardan Başarılı Örnekler

Türk sineması son yıllarda birçok genç yeteneğe ev sahipliği yaptı. İstanbul Film Festivali de bu genç yetenekleri keşfetmek, desteklemek ve tanıtmak amacıyla yaratılmış bir etkinlik olarak ön plana çıkıyor. Geçmiş yıllarda da genç yeteneklere verilen destek büyük başarılar kazanmasına yol açmıştır.

Özellikle 2018 Altın Portakal Ödülleri'nde En İyi Film dahil olmak üzere birçok ödülle taçlandırılan Annemin Yarası filmi, Türk sinemasında genç yeteneklerin potansiyelini bir kez daha ortaya koymuştur. Bu film gibi diğer başarılı örnekler de Türk sinemasında genç yeteneklerin önemli bir yerinin olduğunu göstermektedir.

Bu Yıl Gösterilecek Filmler

Bu senenin İstanbul Film Festivali programında 186 film yer alacak. Bu filmler kısa film, ulusal yarışma ve uluslararası yarışma kategorilerinde gösterilecek.

Kısa Film Yarışması bölümünde 17 farklı film gösterimi yapılacak. Bu bölümde genç Türk sinemacıların kısa filmleri izleyicilerle ilk kez buluşacak. Bu yılın diğer bir önemli bölümü ise Ulusal Yarışma. Bu bölüme sadece Türkiye'den yönetmenlerin filmleri katılabilecek. İlk filmlerin yanı sıra festivallerde daha önce gösterilmiş birçok film de Türkiye galasını burada gerçekleştirecek.

Uluslararası yarışmada ise farklı ülkelerden 45 film gösterimde olacak. Bu bölüm, sinemaseverleri dünyanın dört bir yanından gelen öykülere götürecek. Gösterilecek filmler arasında Papicha, Lola gibi ödül kazanmış yapımlar da yer almaktadır.

Kategori	Ülke	İzlenen Film Sayısı
Kısa Film Yarışması	Türkiye	17
Ulusal Yarışma	Türkiye	37
Uluslararası Yarışma	20 farklı ülke	45

Kısa Film Yarışması

Kısa Film Yarışması bölümü, 17 filmle izleyicileri büyüleyecek. Bu bölüm, Türk sinemacıların kısa filmlerinin ilk kez seyirciyle buluşmasına olanak sağlıyor. Genç sinemacılar, yetenekleriyle göz dolduracakları bu bölümde, yaratıcılıklarını konuşturacaklar.

Bu bölümde yer alan filmler arasında,

• Sıfır Noktası
• Sınır
• Yolcu
• Geçmişin İzleri

gibi dikkat çeken yapımlar bulunuyor. Bu filmler, genç yeteneklerin vizyonlarını, özgünlüklerini ve sanatsal bakış açılarını yansıtıyor.

Film Adı	Yönetmen
Sıfır Noktası	Tolga Yıldız
Sınır	Can Eyüpoğlu
Yolcu	Ege Soyuer
Geçmişin İzleri	Merve Gezgin

Kısa Film Yarışması bölümü, Türkiye sinemasının genç yeteneklerini keşfetmek, desteklemek ve sanatlarını tanıtmak amacıyla gerçekleştiriliyor. Her yıl daha da gelişen bu bölüm, sinemaseverleri hep yeni ve farklı yapımlarla buluşturuyor.

İki Süper Film

İstanbul Film Festivali'nin İki Süper Film bölümünde bu yıl Ağustos ve Ad Infinitum filmleri gösterilecek. İlk film, yönetmen Ali Aydın'ın imzasını taşıyor ve insanların birbirlerine olan güvensizlikleri ve korkuları üzerine yoğunlaşıyor. Ad Infinitum ise yönetmeni, senaristi ve başrol oyuncusu olan Umut Evirgen tarafından çekilmiş bir film. Bilim kurgu türünde olan ve insanların hayatlarının anlamını keşfetmeye çalıştığı film, festivalde çok konuşulacak gibi duruyor. Bu iki film, genç Türk sinemacıların kaliteli işler çıkardığını gösteriyor ve İstanbul Film Festivali'nin böyle bir keşif platformu olması sebebiyle de büyük önem taşıyor.

Ağustos

Ağustos, yönetmen Ali Aydın'ın son filmi olarak İstanbul Film Festivali'nde gösterilecek. Filmde, geçmişteki bir suçu unutmaya çalışan ancak bir gün kendisini beklenmedik bir olayın içinde bulan bir adamın hikayesi anlatılıyor. Başrolde Aras Özbilgin'in yer aldığı film, Türk sinemasının önemli yapıtlarından biri olmaya aday.

ve

Birçok sinema tutkunu, İstanbul Film Festivali'nin farklı kültürlerden gelen öyküler ve genç Türk sinemacıların keşfedilmesi amaçlı bölümleri sayesinde birçok sürpriz ve keşkelerle dolu unutulmaz anılara sahip oluyor. Bu yılın programında yer alan kısa film yarışması, ulusal yarışma ve uluslararası yarışma bölümleri, 20 farklı ülkeden 186 filmle sinemaseverleri dünya sinemasının en güzel öykülerine götürecek. İstanbul Film Festivali, sinema tutkunları için kaçırılmayacak harika bir fırsat sunuyor.

Ad Infinitum

Ad Infinitum, 2021 İstanbul Film Festivali'nde herkesin dikkatini çeken bir film. Yönetmenliğini ve senaristliğini Ali Aydın'ın üstlendiği filmin başrolünde Samet Yıldız yer alıyor. Film, sessiz bir hayat süren ve işçilik yapan inşaat işçisi İbrahim'in hikayesini anlatıyor. Fakat işin içinde bir sır var. İbrahim, bir gece yarısı dairesine girdiğinde, hiç tanımadığı bir adamın cesediyle karşılaşıyor. Olayın kendisine yansımaması için cesetle ne yapacağına karar veren İbrahim, hayatının en zor kararını vermek zorunda kalıyor. Ad Infinitum, etkileyici senaryosu ve sürükleyici kurgusuyla festivalin en popüler filmlerinden biri.

filmleri, İstanbul Film Festivali'nde herkesin konuştuğu filmler arasında.

Bu yılki İstanbul Film Festivali programında, Ağustos ve Ad Infinitum filmleri en çok konuşulan filmler arasında yer alıyor. Ağustos, yönetmenliğini Ali Aydın'ın yaptığı bir dram filmidir. Film, Köse adlı bir astsubayın, askerlik sonrası hayatında karşılaştığı zorluklar etrafında döner. Ad Infinitum ise, yönetmenliğini Cedric Jouarie'nin yaptığı bir korku filmidir. Film, genç bir kadının hayaletlerle mücadelesini konu alıyor.

Ödül Kazanmış Filmler

Umudun Güneşi filmi, çekildiği Sudan'da insan hakları savunucuları tarafından takip edilerek desteklenen bir yapım olarak öne çıkıyor. Film, bir babanın hapse düşmesinin ardından hayatı altüst olan küçük bir çocuğun yaşadıklarını ele alıyor. İranlı yönetmen Berfu Özşeker'in Azadî filmi ise İran'da geçen bir dramatik öyküyü işliyor. İki kürt genç kadının hayatını konu alan filmin çekimleri Türkiye sınırında yapıldı. Şeyhmus Altay'ın Vadeli filmi ise babasının ancak kefaretini ödeyip serbest kalmasının ardından köyüne dönen bir adamın hikayesi. Vadeli, Antalya Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü kazandı. Bu üç film, İstanbul Film Festivali'nin yanı sıra birçok uluslararası festivalde de ödüle layık görüldü.

Umudun Güneşi

Umudun Güneşi, Sudanlı yönetmen Marwa Zein'in çocukluk çağından esinlenen bir filmi. Filmin konusu, Sudan'da yetişen küçük bir kızın hayalleri ve hedefleri üzerine şekilleniyor. Bu film, İstanbul Film Festivali'nin Uluslararası Yarışma bölümünde yer alacak ve yönetmeni Marwa Zein, Torino Film Festivali'nde en iyi yönetmen ödülüne layık görülmüştü.

Umudun Güneşi, aynı zamanda kadın sinemacılar arasında bir dayanışma hareketi olarak da önemli bir rol oynuyor. Film, tamamen kadın bir ekiple çekildi ve Sudan'ın erkek egemen sinema sektörüne meydan okuyan bir yapıt olarak dikkat çekiyor.

Filmin gösterimleri sırasında, yönetmen Marwa Zein de festivalde izleyicilerle bir araya gelecek ve film hakkında söyleşiler düzenlenecek. İzleyiciler, Umudun Güneşi'nin sıcak hikayesi ve Marwa Zein'in üstün yönetmenlik yetenekleri sayesinde unutulmaz bir deneyim yaşayacaklar.

, Afrinli Kürt yönetmen Berfu Özşeker'in'Azadî' Filmi

Afrinli Kürt yönetmen Berfu Özşeker'in Azadî filmi, Türkiye'de yaşanan Kürt sorununu anlatıyor. Film, PKK terör örgütünün Türkiye'deki faaliyetleri ve Kürtlerin yaşadığı zorlukları ele alıyor. Berfu Özşeker, filmde insanların özgürlük arayışlarına dikkat çekerek, savaşın insanların hayatını nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. Film, insanların yaşadığı acıları anlatabildiği için İstanbul Film Festivali'nde ulusal yarışma bölümünde yer alıyor.

Berfu Özşeker, bir Kürt olarak yaşadığı zorlukları ve Kürt toplumunun yaşadığı sorunları yansıtmak için film yapıyor. Film, insanın özgürlük mücadelesinde nasıl mücadele ettiğini, umudunu nasıl kaybettiğini ve başkaldırdığını anlatıyor. Berfu Özşeker, filmiyle Kürtleri anlamaya, insanların özgürlük arayışına ve savaşın insanlara verdiği acılara dikkat çekiyor. Festivalde 'Azadî' filminin gösterilmesi, Türk sinemasının çeşitli konularda filmler yaparak toplumda farkındalık yaratma potansiyelini ortaya koyuyor.

Azadî

Suriyeli Kürt yönetmen Berfu Özşeker'in yönettiği, İstanbul Film Festivali'nin Uluslararası Yarışma bölümünde yer alan Azadî filmi, görsel anlatımı ve derin duygusal bağı ile sinemaseverleri kendine hayran bırakıyor. Film, Türkiye sınırında Suriye'nin kuzeyinde bir köye yapılan bir baskın sonrasında bölgede yaşananları anlatır. Film, devletin savaş karşısında çaresizlikleri, insanların hayatta kalmak için verdikleri mücadeleleri anlatan iç burkan bir hikayesiyle izleyenleri derinden etkiliyor.

Azadî'nin, 2019 Palm Springs Uluslararası Film Festivali'nde En İyi Film ödülüne layık görülmesi, filmi sinemaseverlerin daha fazla ilgisini çekiyor. Başarılı oyunculuk performansları ve güçlü hikayesiyle Azadî, İstanbul Film Festivali'nin en başarılı filmleri arasında yerini alıyor.

ve Şeyhmus Altay'ın

=Ödül kazanmış filmler bölümünde Sudanlı yönetmen Marwa Zein'in Umudun Güneşi, Afrinli Kürt yönetmen Berfu Özşeker'in Azadî ve Şeyhmus Altay'ın Vadeli filmleri, zor koşullar altında hayata tutunma mücadelesine odaklanan öyküleriyle dikkat çekiyor. Umudun Güneşi, genç bir kızın hayatta kalma mücadelesini konu alırken; Azadî, savaşın ortasında hayatta kalmaya çalışan iki kadının hikayesini anlatıyor. Vadeli ise, hapishanede yatan bir grup mahkumun türlü zorluklara rağmen hayatlarına tutunmaya çalışmasına odaklanıyor. Üç film de seyircileri derin bir düşünceye sevk eden önemli mesajlar içeriyor.

Vadeli

Vadeli, Türk yönetmen Şeyhmus Altay'ın son filmi olarak İstanbul Film Festivali'nde gösterilecek. Film, bir köylü kadınının yaşam mücadelesini konu ediyor. Eşi Jandarma tarafından tutuklandığında, kadın, tarlalarını ekip biçmek için akrabasından aldığı çek için mücadele eder. Film festivalde Uluslararası Yarışma kategorisinde, Sudanlı Yönetmen Marwa Zein'in Umudun Güneşi ve Afrinli Kürt yönetmen Berfu Özşeker'in Azadî filmleriyle birlikte mücadele ediyor.

Filmin senaryosu kadar oyunculuk performansları da dikkat çekiyor. Kadın karakteri canlandıran oyuncunun performansı, izleyiciyi adeta içine çekerek kendi mücadelesine ortak ediyor. Film, güçlü ve etkileyici bir hikaye anlatımıyla seyircilerini derinden etkilemek için tasarlandı.

Vadeli'nin gösterileceği günler festival programında açıklandı ama altın bir ödül alıp almayacağı merakla bekleniyor. Film hikayesi ve oyunculukları ile sinemaseverlerin beğenisini toplayacağı düşünülüyor.

filmleri mücadeleleriyle dikkat çekiyor.

Sudanlı yönetmen Marwa Zein'in yönettiği Umudun Güneşi, Sudanlı bir genç kızın savaşın ortasında hayatta kalmaya çalışmasını anlatıyor. Film, Toronto Uluslararası Film Festivali'nde En İyi İlk Film Ödülü'nü kazandı. Afrinli Kürt yönetmen Berfu Özşeker'in Azadî filmi, ordusuna katılmak isteyen bir kadının hikayesini anlatıyor ve Motovun Film Festivali'nde Seyirci Ödülü'nü kazandı. Şeyhmus Altay'ın yönettiği Vadeli filmi, küçük bir köyde geçen hikayesiyle Adana Film Festivali'nde Ulusal İzleyici Ödülü'nü kazandı.

Ulusal Yarışma

İstanbul Film Festivali'nin tartışmasız en önemli bölümlerinden biri olan Ulusal Yarışma, yalnızca Türkiye'den yönetmenlerin katılabileceği bir bölümdür. Bu yılın programında, ilk kez gösterime girecek olan filmler yanı sıra daha önce farklı festivallerde gösterilmiş birçok film de yer alacak. Türk sinemasının geleceğine yön verecek olan birçok başarılı yönetmenin filmleri, festivalin bu bölümünde sinemaseverlerle buluşacak.

Ulusal Yarışma'nın en heyecanla beklenen filmleri arasında, yönetmenliğini ve başrol oyunculuğunu Mehmet Günsür'ün üstlendiği Benjamin bulunuyor. Film, anlatmış olduğu insana dair hikayeler ile seyirciyi büyüleyecek gibi görünüyor. Ali Atay'ın yönetmenliğini üstlendiği Son Şaka ise, geniş oyuncu kadrosu ve başarılı senaryosuyla dikkatleri üzerine çekiyor.

Bunların yanı sıra, festivalde gösterilecek diğer filmler şöyle:

• 9 Kere Leyla: Yönetmenliği Ezel Akay tarafından üstlenilen film, başarılı senaryosu ve oyunculuk performanslarıyla dikkat çekiyor.
• Anons: Mahir İpek tarafından yönetilen film, gazeteciliği konu edinerek ilgi çekiyor.
• Kör Baykuş: Vuslat Saraçoğlu yönetmenliğinde çekilen film, Psikolojik gerilim türünde seyirciyi koltuğa kilitleyecek.
• Mavi Sessizlik: Rezan Yeşilbaş yönetmenliğinde çekilen film, aşk ve dram konularını işleyerek festivaldeki yerini alıyor.

Ulusal Yarışma bölümünde gösterilecek filmlerle ilgili tüm güncel bilgiler, festival web sitesinde ve sosyal medya hesaplarında paylaşılmaya devam ediyor. Türkiye sinemasının geleceğine ışık tutacak olan bu bölüm, festival boyunca dikkatle takip edilecek.

Benjamin

Benjamin, İstanbul Film Festivali'nin Ulusal Yarışma bölümünde gösterilecek ve en çok heyecanla beklenen filmlerden biri olarak görülüyor. Yönetmenliğini ve başrol oyunculuğunu üstlenen Mehmet Günsür, filmde sessiz bir adam olan Benjamin'in hikayesini anlatıyor.

Filmin konusu oldukça merak uyandırıcı, çünkü sessiz bir adamın kendi iç dünyasında yaptığı yolculukta beklenmedik olaylar yaşanıyor. Bu yolculuk boyunca Benjamin, kendini ve hayatını sorgularken, insanın doğasını anlamaya çalışıyor. Mehmet Günsür'ün harika oyunculuğuyla birleşen film, buluştuğu seyirci tarafından beğeniyle karşılanacak.

Benjamin

İstanbul Film Festivali'nin Ulusal Yarışma bölümünde yer alan Benjamin, film tutkunları tarafından büyük bir ilgiyle bekleniyor. Mehmet Günsür'ün yönetmenliğini ve başrol oyunculuğunu üstlendiği film, hayatta kalmak için her şeyini feda eden bir adamın hikayesini anlatıyor.

Başarılı oyunculuk performansları, sürükleyici senaryosu ve etkileyici müzikleriyle dikkat çeken Benjamin, Türkiye'de ilk kez İstanbul Film Festivali'nde gösterilecek. Filmin konusu ve fragmanı yayınlanır yayınlanmaz, hayranları tarafından büyük bir heyecan ve merakla karşılandı.

, Ulusal Yarışma'nın en heyecanla beklenen filmleri arasında.

Türkiye'den yönetmenlerin yarıştığı Ulusal Yarışma bölümünde, birbirinden iddialı filmler gösterime girecek. Bu filmlerden en fazla heyecanla beklenenler arasında Mehmet Günsür'ün hem yönetmenliğini hem de başrolünü üstlendiği Benjamin ve Ali Atay'ın yönettiği Son Şaka yer alıyor. Benjamin, ardında bıraktıklarıyla yoğun bir şekilde yüzleşen iki arkadaşın hikayesini anlatıyor. Son Şaka ise, lise yıllarında birbirlerine şaka yaptıkları arkadaş grubunun yıllar sonra yeniden bir araya gelmesiyle başlayan olayları konu alıyor. Bu sıra dışı hikayelerin etkileyici oyunculuklarıyla perde açacak olması, sinemaseverlerin festival boyunca heyecanla bekledikleri anların başında geliyor.

Son Şaka

Son Şaka, Türk sinemasının sevilen isimlerinden Ali Atay'ın yönetmenliğini üstlendiği bir film. Film, bir grup arkadaşın bir araya gelmesiyle başlıyor. Gençler, uzun zamandır kayıp olan bir arkadaşlarını bir casinoda aramaya karar verirler. Ancak aramaları bir anda oyunun merkezine çevrilir. Yönetmen Ali Atay, filmde oyuncuların performansına ağırlık veriyor. Ahmet Mümtaz Taylan, Şebnem Bozoklu, Gülçin Kültür Şahin, Onur Ünsal ve Ali Atay'ın kendisi gibi Türk sinemasının sevilen isimleri, filmde rol alıyor. Son Şaka, İstanbul Film Festivali'nde gösterildiği dönemde büyük ilgi gördü.

Son Şaka

Son Şaka, Ali Atay tarafından yönetilen ve oyuncuların performanslarıyla dikkat çeken bir Türk filmidir. Filmde, bir grup arkadaşın bir hafta sonu kaçamağı sırasında yaşadıkları komik ve trajik olaylar anlatılır. Oyuncu kadrosunda Onur Ünsal, Nejat İşler ve Şebnem Bozoklu gibi tanınmış isimler yer alır. Son Şaka, İstanbul Film Festivali'nin Ulusal Yarışma bölümünde gösterilecek ve heyecanla beklenen filmler arasında yer alıyor.

, oyunculuk performanslarıyla dikkat çekiyor.

Ali Atay'ın yönetmenliğindeki film, oyunculuk performanslarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Film, kendine bir kariyer yapmayı umut eden bir grup tiyatro sanatçısının hikayesini anlatıyor. Filmde, oyuncuların kendi hayatlarından da izler taşıyan sahneleri beğeni topluyor. Ozan Güven, İbrahim Büyükak, Şebnem Bozoklu ve Çağlar Çorumlu gibi usta oyuncuların performansları filmin izlenmeye değer olduğunu kanıtlıyor.

Uluslararası Yarışma

İstanbul Film Festivali'nin en önemli bölümlerinden biri olan Uluslararası Yarışma, 45 farklı ülkeden gelen filmlerle zenginleştiriliyor. Bu yılın festivalinde gösterilecek filmler arasında Papicha ve Lola gibi güçlü yapımlar yer alıyor. Algerian yönetmen Mounia Meddour'un imzasını taşıyan Papicha, Akdeniz ülkelerinde yaşanan ayaklanmaların hikayesini izleyicilere yansıtırken, filmin kadın başrolü Marwan Kenzari övgü topluyor. Güney Koreli yönetmen Brillante Mendoza'nın yazıp yönettiği Lola ise insanın kaybı ve kabullenme sürecine odaklanan bir yapım.

Uluslararası Yarışma bölümü, farklı kültürlerden gelen sinemaseverlere dünyanın dört bir yanında üretilen filmlerin kapısını açıyor. Festival boyunca 45 film gösterilerek sinemaseverlerin farklı öykülerle tanışması amaçlanıyor. Ülkeler arasındaki bu kültürel alışveriş, hem izleyiciler hem de filmler için harika bir deneyim sağlıyor.

• Papicha: Akdeniz ülkelerinde yaşanan ayaklanmaların hikayesi
• Lola: İnsanın kaybı ve kabullenme sürecine odaklanan bir yapım

Papicha

=Akdeniz ülkelerinin birbirini takip eden ayaklanmalarının hikayesini anlatan bu film, gerçek olaylardan esinlenerek çekilmiştir. Kurgusal bir karakter olan Papicha, 1990'ların Cezayir'inde, İslamcı teröristlerin ülkedeki kadınlar üzerinde uyguladığı baskıya karşı mücadele eden bir genç kızdır. Ülkede yaşanan iç savaş sırasında, kadınlar dışarıda başlarını örtmeleri gerektiği için baskı altındaydılar. Ancak Papicha, kendi moda tasarımlarını yaparak, kadınların özgürlüğüne ve kendilerini ifade etmelerine destek olur. Film, 2019 Cannes Film Festivali'nde gösterildi ve eleştirmenlerden olumlu yorumlar aldı.

Papicha

Akdeniz ülkelerinin birbirini takip eden ayaklanmalarının hikayesini anlatan Papicha, Cezayirli genç bir kadının cesur hikayesini konu alıyor. Film, ülkesinde militan grupların zulmünden kaçmaya çalışan genç kızların öyküsüne odaklanıyor ve kadınlar için mücadele eden bu kahramanın hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. Film, İstanbul Film Festivali'nin en güçlü filmleri arasında gösteriliyor ve sinemaseverlerin büyük ilgisini çekiyor. Kahramanlık ve direnişin simgesi haline gelen Papicha, festivalin akılda kalıcı filmlerinden biri olmaya aday.

, festivalin en güçlü filmlerinden biri olarak gösteriliyor.

İstanbul Film Festivali'nin en güçlü filmleri arasında gösterilen Papicha, Cezayir'in 1990'larda yaşadığı iç savaşın arka planında gerçekleşen hikayesi anlatıyor. Bir moda tasarımcısı olma hayali kuran genç bir kadın olan Nedjma, çatışmaların arasında kalan kadınların yaşadığı zorlu hayatı ve baskıcı rejimin yarattığı zorlukları aşma mücadelesi verirken, arkadaşlarıyla birlikte tasarladıkları elbiselerle hayata umut aşılamaya çalışıyor. Cannes Film Festivali'nde geniş kitleler tarafından beğenilen bu film, İstanbul Film Festivali'nin de en güçlü filmlerinden biri olarak gösteriliyor.

Lola

'Lola', insanın kayıp ve kabullenme sürecine odaklanan Güney Kore yapımı bir filmdir. Film, 2008'de Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarışırken, Ana Yarışma dalında En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı. Lola, iki yaşlı kadının torunlarının ölümü sonrasında yaşadıkları hüzün ve acı üzerine kurulu duygusal bir dramadır.

Filmin başrolünde, Jaclyn Jose rol alırken, ona Roxanne Jordan ve Anita Linda eşlik ediyor. Lola, Brillante Mendoza'nın karakteristik sinematografi stilini kullanarak, Pasay City'nin gecekondularında geçen bir hikayeyi anlatıyor. Film, kaybın yıkıcı etkilerini değişen aile dinamikleriyle birleştiriyor ve çarpıcı bir şekilde insan doğasına dair derin bir anlayış sunuyor.

Lola, özellikle Mendoza'nın filmografisinde kültürel ve sosyal olarak önemli bir yer tutmaktadır. Film, Filipinler'deki kaba gerçekleri ve insanın hayatta kalma mücadelesini belirsiz bir gelecekte anlatıyor. Bu yüzden filmin, sadece bir aile dramı olarak değil, aynı zamanda toplumsal hareketliliğin ve ayrımcılığın tartışıldığı bir sinema eseri olarak da önemli bir yerde olduğu söylenebilir.

Lola, başarılı bir film olmasının yanı sıra, sinema eleştirmenleri tarafından sıkça övülmüş ve birçok uluslararası festivalde gösterilmiştir. Film, izleyicilerin trajik hikayesiyle birleşen etkileyici oyunculuklarıyla da takdir edilmiştir. Overall, Lola, İstanbul Film Festivali'nin Uluslararası Yarışma bölümünde gösterilecek önemli filmlerden biridir ve mutlaka izlenmesi gereken yapımlardan biri olarak öne çıkıyor.

Lola

Lola, Güney Koreli yönetmen Brillante Mendoza'nın yönettiği ve insanın kaybı ve kabullenme süreci üzerine yoğunlaşan bir film. Filmde, anne ve büyükannesini kaybeden üç erkek kardeşin trajik hikayesi anlatılıyor. Film, sessiz atmosferi ve sert gerçekçiliği nedeniyle eleştirmenlerden olumlu eleştiriler aldı. Lola, İstanbul Film Festivali'nde Uluslararası Yarışma kategorisinde gösterilecek ve festivalin en çok beklenen filmleri arasında yer alıyor.

, insanın kaybı ve kabullenme süreci üzerine yoğunlaşıyor.

Güney Koreli yönetmen Brillante Mendoza'nın filmi Lola, insanın kaybı ve kabullenme süreci üzerine yoğunlaşmaktadır. Film, iki kadın karakter aracılığıyla insanın yaşlılıkta karşılaştığı yalnızlık, hastalık, ölüm gibi zorlu süreçlerle nasıl baş ettiğini anlatıyor. İki kadın karakterden biri, oğlunun ölümüyle yüzleşen yaşlı bir anne; diğeri ise torunu nedeniyle hapiste olan yaşlı bir büyükanne. Film, yavaş tempolu ama sarsıcı sahneleriyle izleyicilerin duygusal bir yolculuğa çıkmasına neden oluyor. İnsanın hayatındaki zorlu süreçler ve kabullenme süreci, film üzerinden görsel bir şekilde anlatılıyor.

Ödüller ve Jüriler

İstanbul Film Festivali sadece genç yetenekleri keşfetmekle kalmıyor, aynı zamanda film endüstrisindeki başarılarını kutlamak için de bir fırsat sunuyor. Festival boyunca verilen birçok ödül, sinemaseverlerin gözdesi olacak filmlere veriliyor. Bu yılın jürisi arasında Ceylan Özgün Özçelik, Alicia Vikander, Devrim Kıvrak, Grégory Szolkowy, Radu Jude ve Chantal Akerman gibi birçok ünlü isim yer alıyor. Jüri, bu yıl gösterilen filmleri izleyerek, festival boyunca verilecek ödülleri belirleyecek.