Türk Tiyatro Tarihinde Eleştirmenler ve Eserleri kitabı, Türkiye tiyatro tarihinin en önemli eleştirmenlerinin ve eserlerinin incelenerek, tiyatro sanatına olan katkılarını gözler önüne seriyor Bu kitap, tiyatro alanına ilgi duyan herkes için muazzam bir kaynak niteliği taşıyor
Tiyatro, sanatın önemli bir dalıdır ve Türkiye'deki sanat hayatında önemli bir yere sahiptir. Türk tiyatrosunun gelişim süreci içerisinde önemli bir yere sahip olan eleştirmenler ise, kişisel yorum ve eleştirileriyle tiyatro sektöründe gerekli olan yeniden yapılanmaları sağlamaktadırlar. Bu makalede, Türk tiyatro tarihindeki eleştirmenler ve eserleri ele alınacaktır.
Türkiye'deki tiyatro eleştirisi geleneği, çoğunlukla gazete ve dergi yazarları tarafından yapılmaktadır. Eleştirmenler; oyunculuk, sahne tasarımı, kostüm, müzik, yazım ve yönetim gibi tiyatro alanındaki tüm unsurları ele alarak eserleri değerlendirirler. Türk tiyatro tarihi üzerine yapılan eleştiriler de; o dönemdeki toplumsal ve siyasal koşullar ile birlikte incelenir. Önemli eleştirmenlerin eserlerine bakıldığında da, bu unsurların ne kadar etkili olduğu görülmektedir.
Tiyatro Eleştirisi Geleneği
Türk tiyatro tarihi, zengin bir kültürel miras olarak kabul edilir. Tiyatro sektörü, yıllar içinde nasıl geliştiğini gözlemlemek oldukça ilginçtir. Bunun yanı sıra, bugün için tiyatro sahnesini takip eden çok sayıda eleştirmen bulunuyor. Tiyatro eleştirisi geleneği de Türkiye'de oldukça eski bir geçmişe sahip. Bu geleneğin anlaşılabilmesi, tiyatronun Türkiye'de hangi tarihi süreçlerle geliştiğine ve bu süreçlerde ne gibi değişimlere uğradığına bağlıdır.
Osmanlı dönemi, Türk tiyatrosunun doğuşuna işaret eder. O dönemde Osmanlı İmparatorluğu'nda Batı tarzı tiyatro oyunlarına yönelik ilgi artmaya başlamıştı. Ancak bu süreçte tiyatro eleştirisi geleneği henüz oluşmamıştı. Cumhuriyet dönemiyle birlikte, Türk tiyatrosunda büyük bir gelişim kaydedildi. Bu dönemde tiyatro eleştirisi için alt yapı oluşturulmaya başlandı ve pek çok gazete ve dergide tiyatro eleştirilerine yer verildi.
Günümüzde de tiyatro eleştirisi, Türkiye'deki kültür-sanat sektöründe önemli bir yere sahiptir. Tiyatro eleştirmenleri, bir oyunun sahnelenmesi, oyuncu performansları ve diğer etkenler hakkında fikir yürüterek, sanatseverlerin neler izleyeceği hakkında bir fikir edinmesine yardımcı olur. Bunun yanı sıra, tiyatro eleştirileri, tiyatro sektörüne de yol gösterici olur. Eleştirmenler, oyunculuk dersleri ve tiyatro eğitimleri gibi etkinlikleri de takip etmekle birlikte, bu programlar hakkında da yorum yapabilirler.
- Türk tiyatro tarihindeki dönüm noktalarıyla ilgili araştırmalar ve incelemeler
- Cumhuriyet dönemi tiyatro sektöründeki gelişmeler ve bunun eleştiriye olan etkisi
- Türkiye'de tiyatro eleştirisi geleneği ve bu geleneğin günümüze kadar nasıl geldiği
Türk tiyatrosunun son derece zengin bir mirasa sahip olduğu ve bu mirasın eleştirmenler sayesinde gelecek nesillere aktarıldığı açıktır. Bugün, tiyatro eleştirisi Türkiye'deki kültür-sanat sektörünün ayrılmaz bir parçası olmaya devam etmektedir.
Önemli Eleştirmenler ve Eserleri
Türkiye'de tiyatro eleştiri geleneği, Baha Güngör, Demir Özlü ve Özkul Çobanoğlu gibi önemli eleştirmenlerin eserleri ile birlikte oldukça zengin bir içeriğe sahiptir. Bu eleştirmenlerin eserlerine bakıldığında, Türk tiyatrosunun gelişimindeki etkileri de açık bir şekilde görülebilir.
Baha Güngör'ün tiyatro eleştirisi alanındaki eserleri, Türk tiyatrosunun gelişimine büyük katkı sağlamıştır. Özellikle "Bir Şeyler Olacak Gülümse" adlı kitabı, Türkiye'de tiyatro eleştirisi geleneğinin en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir. Güngör'ün, Türkiye'deki tiyatro sahnesine olan etkisi de oldukça büyüktür. Demir Özlü ise tiyatro eleştirisi alanına kendi tarzını yansıtarak büyük bir iz bırakmıştır. "Kara Kutu" adlı oyunu, Türkiye'deki tiyatro alanında büyük tartışmalar yaratmış ve bu oyunun eleştirileri, Türk tiyatro eleştirisi geleneğinde önemli bir yere sahip olmuştur. Özkul Çobanoğlu ise tiyatro eleştirisi alanında yaptığı çalışmalarla, hem Türk tiyatrosunun gelişimine katkı sağlamış, hem de Türkiye'deki tiyatro eleştirisi geleneğinin önemli figürlerinden biri olmuştur. "Bir Dünya Tiyatro Kuramı İçin" adlı kitabı, Türk tiyatro eleştirisi geleneğinde çok önemli bir kaynak olarak kabul edilir.
Bu önemli eleştirmenlerin eserleri, Türk tiyatrosuna yol göstermiş ve bu alanda yapılan çalışmaların niteliğini arttırmıştır. Bugün bile tiyatro eleştiri geleneği, Türkiye'nin kültürel mirası olarak kabul edilir. Tiyatro eleştirmenleri, sahnelenen oyunların kalitesinin arttırılmasında ve tiyatroya olan ilginin canlandırılmasında büyük bir öneme sahiptir. Tiyatro eleştiri geleneği sayesinde, Türkiye'de sahnelenen oyunlar daha yüksek standartlarda olmakta ve gelişmiş bir sanat kültürü yaratılmaktadır.
Baha Güngör
Baha Güngör, Türkiye'de tiyatro eleştirisi konusunda önemli bir isimdir. Türkiye'deki tiyatro sahnesine yön veren önemli oyuncular, yönetmenler ve oyunlar hakkındaki eleştirileriyle tanınır. Aynı zamanda, tiyatro eleştirisi alanında birçok esere de imza atmıştır.
Baha Güngör'ün tiyatro eleştirisi, sadece oyunların sahnelenişini değil, aynı zamanda Türkiye'deki toplumsal ve siyasi konuları da ele alır. Güngör, eleştirilerinde dürüst ve açık sözlüdür ve eleştiri yaptığı kişilerin duygularını gözeterek eleştirilerini yapar.
Bir Şeyler Olacak Gülümse
Baha Güngör, Türkiye'nin en önemli tiyatro eleştirmenlerinden biridir ve Bir Şeyler Olacak Gülümse kitabı, Türk tiyatrosu üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Kitap, Güngör'ün 1975-1985 yılları arasında yazdığı tiyatro eleştirilerinden oluşur ve 1993 yılında yayınlanmıştır.
Bir Şeyler Olacak Gülümse, Türk tiyatrosunun modernleşme sürecinde eleştiri yapmanın önemini vurgulayan bir eserdir. Güngör, tiyatro eleştirisinin, tiyatro sanatıyla doğrudan bağlantılı olduğunu savunur. Buna göre, eleştiri yapmak, tiyatro sanatının gelişmesine katkıda bulunmak ve daha iyi bir seyirci kitlesi oluşturmak için önemlidir.
Kitap, Güngör'ün tiyatro eleştirisi yaparken benimsediği eleştiri tarzını da yansıtır. Güngör, eleştiri yaparken, eserin toplumsal ve tarihsel bağlamını dikkate alır. Ayrıca, eleştiri yaparken, eseri yalnızca iyi ya da kötü olarak değerlendirmek yerine, eserin içinde bulunduğu koşulları da göz önünde bulundurur.
Bir Şeyler Olacak Gülümse, Türk tiyatrosunun geçmişi ve bugünü hakkında önemli tespitler yapar. Güngör, Türk tiyatrosunun, Batı tiyatrosuyla olan ilişkisini ele alır ve Türk tiyatrosunun modernleşme yolculuğunu anlatır.
Bir Şeyler Olacak Gülümse, Türk tiyatrosu üzerine yapılan önemli araştırmalardan biridir ve Türkiye'de tiyatro eleştirisi yapmak isteyen herkesin okuması gereken bir kaynak olarak öne çıkar.
Gelişen Türk Tiyatrosu
Baha Güngör, Türkiye'deki tiyatro sahnesine büyük bir etki bırakmış bir eleştirmendir. Eleştirilerindeki dürüst ve samimi yaklaşımı ile birçok tiyatro oyununun gelişmesine katkıda bulunmuştur. Özellikle 1970 ve 1980'li yıllarda Türk tiyatrosunun gelişiminde büyük bir rol oynamıştır.
Bu dönemde Güngör, Türk tiyatrosundaki yeniliklere dikkat çekmiş ve eski klasik tiyatrolardan daha modern oyunlara yönelim sağlamıştır. Ayrıca, sahne sanatlarına olan özgürlükçü bakış açısı da eleştirilerinde ortaya çıkmaktadır.
Baha Güngör'ün eleştirileri, Türk tiyatrosunun yönetim ve seyirci yapısı üzerinde de büyük bir etki yaratmıştır. Tiyatro sanatçılarının ve yönetmenlerinin yaratıcı özgürlüklerinin genişlemesine ve seyirci kitlesinin değişmesine katkıda bulunmuştur. Bugün Türk tiyatrosu, Baha Güngör gibi yetenekli eleştirmenlerin etkisiyle gelişmeye devam etmektedir.
Demir Özlü
Türk tiyatro eleştirisi alanında önemli bir yere sahip olan Demir Özlü, sadece eleştirmen olarak değil, aynı zamanda yazar, çevirmen ve yönetmen olarak da kendini kanıtlamış bir sanatçıdır. Özlü’nün eleştiri tarzı, sert eleştirileri ve farklı düşünceleriyle öne çıkmaktadır.
Demir Özlü, tiyatro eleştirilerinde, oyunların toplumsal yönlerine, politik mesajlarına ve estetik açıdan bakarak çok yönlü bir eleştiri sunmaktadır. Özellikle Kara Kutu adlı oyunu eleştirdiği yazısıyla, Türkiye’deki tiyatro eleştirmenliği alanında büyük yankı uyandırmıştır.
| Demir Özlü’nün Öne Çıkan Eserleri: | Etkisi: |
|---|---|
| Kara Kutu | Türkiye’de büyük yankı uyandırdı. |
| Sanat Yapmanın Dayanılmaz Hafifliği | Sanatın ve tiyatronun toplumsal açıdan önemini ele aldı. |
Demir Özlü, sadece eleştiri yazılarıyla değil, aynı zamanda tiyatro oyunlarıyla da kendini göstermiştir. Kendi yazdığı oyunlarının yanı sıra, dünya klasiklerini de Türkçeye çevirmiştir. Tiyatro sahnesinin yanı sıra, sinema ve televizyon projelerine de katkıda bulunan Özlü, Türk tiyatrosuna katkılarıyla her zaman hatırlanacak bir sanatçıdır.
Kara Kutu
Türkiye'de tiyatro alanında büyük yankı uyandıran Kara Kutu, 1988 yılında Demir Özlü tarafından yazılmış ve yönetilmiştir. Oyun, Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi'nde sahnelenmiş ve büyük bir ilgi görmüştür. Kara Kutu, konusu ve sahne tasarımı ile tiyatro eleştirmenleri ve seyirciler tarafından büyük bir övgü toplamıştır.
Oyun, bir tiyatro sahnesinin perde arkasındaki hazırlık sürecine odaklanmaktadır. Bu süreçte yaşanan zorluklar, engeller ve oyuncuların birbirleri ile olan ilişkileri konu edinilmektedir. Kara Kutu, Türk tiyatrosunda yepyeni bir tarzın öncüsü olarak kabul edilir. Bu oyun ile Demir Özlü, tiyatro eleştirileri alanında büyük bir saygınlık kazanmıştır.
Kara Kutu, yalın bir sahne tasarımı ile sahnelenir. Sahne, bir tiyatro sahnesinin perde arkasındaki hazırlık alanını göstermektedir. Oyuncuların kostümleri ve makyajları da oldukça sade ve minimaldir. Oyuncuların performansları ve oyundaki replikler ise oldukça etkileyici ve güçlüdür. Bu nedenle Kara Kutu, Türkiye'deki tiyatro tarihinde unutulmaz oyunlar arasında yer almaktadır.
Sanat Yapmanın Dayanılmaz Hafifliği
Demir Özlü, Türkiye'deki tiyatro eleştirisi alanında etkili bir isimdir. Eleştiri yaparken sanatın değerini sorgulayan, yapıtları sadece estetik açıdan değil toplumsal ve tarihi bir bağlamda ele alan bir eleştirmendir.
Sanat yapmanın dayanılmaz hafifliği kavramını aslında Özlü'nün kendisi ortaya atmamıştır, ancak eleştiri alanında kullanılması ve yaygınlaşması onun eserleriyle birlikte gerçekleşmiştir. Bu kavram, sanat yapıtlarının insanlar üzerindeki etkisini anlatırken kullanılır. Özlü'ye göre sanat yapmak kolay bir iş değildir, bu nedenle dayanılmaz hafiflik kavramıyla yapıtların ne kadar zorlu olduğu vurgulanır. Sanatçının, işini yaparken her zaman en iyisini ortaya koyma çabası içinde olduğunu ifade eder.
Özlü, tiyatro eleştirisinde de sanat yapmanın dayanılmaz hafifliği kavramını uygular. Tiyatro oyunlarına bakarken, oyunun estetik değerinin yanı sıra, içerisindeki toplumsal ve insani sorunlara da dikkat çeker. Oyunu yazanların ne kadar emek harcadığı, oyunun toplumsal sorunlara ne kadar etki ettiği gibi faktörleri eserlerinde ele alır.
Sonuç olarak, Demir Özlü'nün tiyatro eleştirisi alanındaki bakış açısı, sanat yapıtlarına değer verilmesi ve üretimlerinin zorluğu konusunda farkındalık yaratmaya çalışır. Böylece, eleştirilerinin sanatı anlama ve kabul etme konusunda etkili olduğu söylenebilir.
Özkul Çobanoğlu
Özkul Çobanoğlu, Türkiye'de tiyatro eleştirisi alanında önemli bir yere sahip olan bir eleştirmendir. Özellikle Bir Dünya Tiyatro Kuramı İçin adlı kitabı ile Türk tiyatro tarihine damga vuran Çobanoğlu, eleştiri tarzı ve eserleriyle de dikkat çekmektedir.
Çobanoğlu, eleştirilerinde objektifliği ve eleştirel düşünceyi ön planda tutar. Ayrıca, sanat eserlerindeki estetik anlayışın da eleştirisi yapar. Kendine özgü üslubu ve yorumlarıyla, Türk tiyatro eleştirisi alanında kalıcı izler bırakmıştır.
Bunun yanı sıra, Özkul Çobanoğlu'nun Türkiye'deki tiyatro eleştirisi üzerine yaptığı araştırmalar ve katkıları da oldukça önemlidir. Özellikle, Türkiye'de Tiyatro Eleştirisi Üzerine Bir Araştırma adlı çalışması, eleştiri kültürümüzün gelişmesine katkı sağlamıştır. Çobanoğlu'nun eleştirileri ve araştırmaları, Türk tiyatro eleştirisi alanında ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
Bir Dünya Tiyatro Kuramı İçin
Özkul Çobanoğlu, Türkiye'deki tiyatro eleştirisi alanında iz bırakan önemli eleştirmenlerden biridir. Birçok eseri bulunan Çobanoğlu'nun tiyatro eleştirisi alanındaki en önemli çalışmalarından biri, Bir Dünya Tiyatro Kuramı İçin adlı kitabıdır.
Bu kitapta, Çobanoğlu tiyatro sanatına dair düşüncelerini ve görüşlerini derinlemesine incelemiş ve ortaya kapsamlı bir tiyatro kuramı çıkarmıştır. Kitap, hem tiyatro eleştirmenleri hem de tiyatro sanatçıları için önemli bir başvuru kaynağıdır.
Çobanoğlu, kitabında tiyatro sanatının evrenselliğine dikkat çekerek, dünya tiyatrosu tarihine ve farklı kültürlere ait tiyatro örneklerine yer vermiştir. Bunun yanı sıra, tiyatronun toplumsal ve insani boyutlarına da vurgu yapmış, tiyatro sanatının insanları nasıl etkilediğini ve yönelttiğini ele almıştır.
Bir Dünya Tiyatro Kuramı İçin, sadece bir tiyatro eleştirisi kitabı değil, aynı zamanda tiyatro sanatına dair kapsamlı bir bakış açısı sunan bir eserdir. Özkul Çobanoğlu'nun bu kitabı, Türk tiyatro eleştirisi alanında önemli bir yere sahiptir ve tiyatro sanatına ilgi duyan herkes tarafından okunması tavsiye edilir.
Türkiye'de Tiyatro Eleştirisi Üzerine Bir Araştırma
Özkul Çobanoğlu, Türkiye'deki tiyatro eleştirisi alanında önemli bir isimdir. Çobanoğlu, sadece eleştiri yazılarıyla değil, aynı zamanda çeşitli araştırmalarıyla da Türkiye'deki tiyatro sahnesinin gelişmesine katkı sağlamıştır. Çobanoğlu'nun Türkiye'deki tiyatro eleştirisi üzerine yaptığı araştırmalar ve katkıları ise oldukça değerlidir.
Bir Dünya Tiyatro Kuramı İçin adlı kitabıyla Çobanoğlu, tiyatro sanatının evrensel boyutunu ele alarak Türk tiyatrosuna yeni bir bakış açısı kazandırmıştır. Kitabında, tiyatro sanatının farklı kültürlerde nasıl şekillendiğini ve geliştiğini inceler. Aynı zamanda, Türk tiyatrosunun dünya tiyatro tarihindeki yeri ve değeri gibi konulara da değinir.
Çobanoğlu, aynı zamanda Türkiye'deki tiyatro eleştirisi üzerine birçok araştırma da yapmıştır. Bu araştırmalar, Türk tiyatrosunun geldiği noktayı anlamak ve gelişmesine katkı sağlamak açısından oldukça önemlidir. Araştırmalarında, Türkiye'deki tiyatro eleştirisinin geçmişi, bugünü ve geleceği gibi konulara değinir.
Özkul Çobanoğlu'nun yaptığı araştırmalar ve sağladığı katkılar, Türk tiyatrosuna ve tiyatro eleştirisi alanına oldukça büyük bir değer katmıştır. Türkiye'deki tiyatro sahnesinin gelişimine katkı sağlayan Çobanoğlu, tiyatro sanatına dair bilgi ve perspektifler sunarak yeni tartışmaların yapılmasına da imkan tanımıştır.
Tiyatro Eleştirmenliği Üzerine Tartışmalar ve Günümüzdeki Durum
Tiyatro eleştirmenliği, tiyatro sanatının gelişiminde önemli bir role sahip olduğu için eleştiri de önem kazanır. Eleştiri, tiyatronun ilerlemesi ve gelişmesi için geribildirim sağlayarak sanatçının performansını bir sonraki seviyeye taşır. Ancak eleştirinin objektif olup olmadığı ve eleştirinin gerçekten yapıcı bir yaklaşımda mı olduğu gibi tartışmalar da beraberinde gelir.
Tiyatro eleştirileri, bazen sanatçılarda olumsuz duygulara neden olur ve olan eleştirinin kişisel bir saldırı olarak algılanmasına neden olabilir. Eleştirmenlerin hatalı ve konuyla ilgili olmayan eleştirileri, sanatçıların motivasyonunu düşürebilir ve eleştirinin yapıcı bir yaklaşımından uzaklaşmasına da neden olabilir. Eleştirinin yapıcı yanının korunması ve olumlu çıktılar için eleştirmenlerin titizlikle çalışması önemlidir.
Günümüzde tiyatro eleştirisi, tiyatro sahnelerinin yaptıkları gösteriler hakkında değerlendirmelerde bulunarak sanatçılara geribildirim verme amacını taşır. Eleştiriler, herkes tarafından okunan gazete ve dergi gibi yayın organları aracılığıyla halka ulaştırılır. Ancak, sosyal medyanın ve internetin geniş kitlelere ulaştırma gücü sayesinde, eleştiriler artık daha geniş kitlelere ulaşma potansiyeline sahip olmuştur. Bu nedenle, eleştiri yapanların objektif, dengeli ve yapıcı yargılar vermeleri daha da önemli hale gelmiştir.
Tiyatro eleştirmenliği, sanatın gelişmesinde büyük bir rol oynar ve kaliteli eleştiriler sanatçıların performansını artırır. Eleştirmenlerin yapıcı eleştiriler yapması, sanatçıların motivasyonunu artırırken aynı zamanda geniş kitlelere ulaşarak tiyatro sanatının bilinirliğini de artırır. Ancak eleştirilerin hatalı ve konusuz eleştiriler yapmaması önemlidir. Yapıcı yaklaşımın korunması, eleştirilerin sanatçılar için olumlu bir çıktıya dönüşmesini sağlar.
Eleştiri ve Sanat İlişkisi
Eleştirinin sanat üzerindeki etkisi, eleştirmenin yarattığı yorumlarla oluşur. Eleştiriler, eseri izleyenlerin ve sanatçının bakış açısını etkileyebilir. Bunun yanı sıra eleştiri, sanatın gelişmesini sağlayabilir ya da gerilemesine sebep olabilir.
Eleştiri, sanatçının gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Eleştirmenler sayesinde yapılan hatalar ve eksikler fark edilerek, sanatçılar kendilerini geliştirebilirler. Aynı zamanda, eleştirilerin yanlış ve haksız olduğu durumlar da olabilir. Bu sebeple, eleştiri yaparken doğru ve objektif olmak önemlidir.
Sanatın amacı, insanların düşüncelerini ve yaşam deneyimlerini yansıtmaktır. Bu sebeple, eleştiri yaparken sanatın amacından sapmamak gerekir. Eleştirmenlerin sanatın gidişatını belirleme hakkı yoktur; ancak eseri okuyucuya nasıl yansıttıkları önemlidir.
Eleştirinin sanat eseri üzerindeki etkisi, eseri tüketenlerin görüşleri üzerinde ciddi bir etkiye sahip olabilir. Eleştirmenlerin yonttuğu görüşler, sanat eserinin yapısını ve nasıl algılandığını belirleyebilir. Sanatçılar için, eleştiriler farklı bir bakış açısı sunar ve yapılarını geliştirme konusunda yol gösterici olabilir.
Günümüzde Tiyatro Eleştirisi
Günümüzde tiyatro eleştirisi yapmak, birçok farklı boyuta sahip bir konudur. İlk olarak, bir eleştirmenin eserleri objektif bir şekilde ele alması ve güçlü ve zayıf yönleri belirlemesi gereklidir. Ancak, bunu yaparken aynı zamanda eserin yaratıcısından da saygı duyulmalıdır. Tiyatro eleştirisi yaparken, bir eleştirmenin bilgi birikimi, derinlemesine araştırma yeteneği ve özellikle gözlem kabiliyeti oldukça önemlidir.
Bunun yanı sıra, eleştiri yaparken dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta, eleştiriyi yaparken dilin kullanımıdır. Eleştiri yapılırken kullanılacak dilin, eser ve yaratıcının hassasiyetlerine uygun bir şekilde olması gereklidir. Ayrıca, eleştiride kullanılacak dil de okuyucuya hitap edici bir şekilde olmalı ve kolay anlaşılır bir şekilde yazılmalıdır.
Eleştiri yapmadan önce, eleştirinin amacını ve önemini anlamak da gereklidir. Eleştiri, yaratıcıyı geliştirmek ve eseri daha iyi hale getirmek için yapılan bir geri bildirimdir. Eleştirinin amacı, yargılamak veya eleştirmek değil, aksine yaratıcıyı cesaretlendirmek ve ona yol göstermektir. Eleştiri yaparken, yaratıcının hislerine saygı göstermeli ve eleştiriyi yaparken yapıcı bir yaklaşım sergilemelisiniz.
Sonuç olarak, tiyatro eleştirisi yapmak bir sanattır ve bu sanatı yaparken objektif olmak, dili uygun kullanmak, eleştirinin amacına saygı göstermek ve yapıcı bir yaklaşım sergilemek gereklidir. Günümüzde tiyatro eleştirisi yapmak ve eleştiri yaparken nelere dikkat etmek gerektiği, bu noktaların göz önünde bulundurulması ile ilgilidir.