Selçuklu ve İslam dünyasında bilim tarihine ışık tutan Astronomi, Matematik ve Felsefede İlerlemenin Geçmişi ve Bugünü kitabıyla geçmişe yolculuk edin ve bugünün bilimsel gelişmelerine göz atın. İslam dünyasının bilimsel mirası hakkında önemli bilgiler edineceğiniz bu makale, tarihin ışığında günümüzün keşiflerini anlatıyor.
Selçuklu ve İslam dünyasında bilim adına pek çok önemli gelişme yaşanmıştır. Özellikle geçmişi göz önüne alındığında, astronomi, matematik ve felsefe alanlarında elde edilen başarıların önemi daha iyi anlaşılabilir. Selçuklu döneminde, bu alanlarda önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Astroloji, gök mekaniği, trigonometri ve matematik gibi alanlarda yapılan çalışmalar, modern çağda da devam eden bilimsel gelişmelerin temellerini oluşturmuştur.
Ancak Selçuklu dönemi sadece İslam dünyasında yapılan bilimsel çalışmalarla sınırlı kalmamıştır. Tarih boyunca İslam dünyasında, bilim ve teknoloji üretimi adına pek çok önemli gelişme yaşanmıştır. Tıp, kimya, fizik, optik gibi alanlarda da büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Özellikle İbn Sina’nın tıp alanındaki çalışmaları, bugünkü modern tıbbın temelini oluşturan önemli çalışmalardan biridir.
Bugün de İslam dünyası, bilim üretimi adına oldukça önemli bir konumda yer almaktadır. Astronomi, matematik ve felsefe alanlarına yapılan katkıların yanı sıra, tıp, teknoloji, mühendislik gibi alanlarda da pek çok önemli çalışma yapılmaktadır. Özellikle son yıllarda yürütülen nanoteknoloji, biyoteknoloji gibi alanlardaki çalışmalar oldukça dikkat çekicidir.
Gelecekte de İslam dünyası, bilimsel çalışmalar ve teknolojik gelişmeler konusundaki çalışmalarına devam edecektir. Özellikle genç nüfus ve yaratıcılığın teşvik edilmesi, bilim ve teknoloji üretimi adına yeni başarılara imza atılmasını sağlayacaktır.
Bilimin Selçuklu Dönemi'ndeki Gelişimi
Selçuklu dönemi, İslam dünyasında bilimin ilerlediği bir dönemdi. Bu dönemde, astronomi, matematik ve felsefe alanlarında birçok önemli keşif ve gelişme yaşandı. Selçuklu döneminde astronomi çalışmaları, daha önceki İslam uygarlıklarının çalışmalarını temel alarak geliştirildi. Selçuklu döneminde yaşayan önemli astronomlar arasında Uluğ Bey ve Ömer Hayyam gibi isimler bulunuyor.
Matematik alanında da Selçuklu döneminde önemli atılımlar gerçekleşti. Matematikte Ömer Hayyam ve Nasirüddin Tusi gibi bilginler, Batı matematiğinin temellerini atan isimler arasındadır. Selçuklu dönemi matematik çalışmalarında, özellikle cebir alanında büyük bir ilerleme söz konusuydu. Bu dönemde el-Harezmi tarafından yazılan cebir kitabı, matematik dünyasının en önemli eserlerinden biri olarak kabul edilmektedir.
Selçuklu dönemi felsefesi de oldukça gelişmişti. Dönemde önemli felsefi düşünürler ve filozoflar, Aristoteles ve İbn-i Rüşd gibi filozofların çalışmalarını tartışıyorlardı. Özellikle Gazali'nin felsefi görüşleri, İslam dünyasında büyük etki yaratmıştır. Selçuklu döneminde felsefe çalışmaları, bilim ve yetenek uğruna yapılan yüksek hedeflerin bir sonucu olarak büyük bir ivme kazanmıştır.
İslam Dünyası'ndaki Bilim Üretimi
İslam dünyası, tarih boyunca bilim alanında birçok başarı elde etmiştir. 8. yüzyılda kurulan Bağdat Üniversitesi, dünyanın ilk üniversitesi olarak kabul edilir. Arapça, bilim diline dönüşmüş ve birçok önemli çalışma Arapça dilinde yazılmıştır. İslam'ın kurulmasıyla birlikte ilim, ibadet kadar önemli bir yer tutmuş ve ilim araştırmaları için çeşitli kurumlar kurulmuştur.
Günümüzde de İslam dünyası, bilim konusunda önemli çalışmalara imza atıyor. Özellikle İslam dünyasındaki birçok üniversite, dünya çapında bilim adamları yetiştiriyor ve araştırmalar yapıyor. En son teknolojik gelişmelerin takip edilmesi de bilim adamları tarafından sürekli olarak takip ediliyor. Son yıllarda özellikle Türkiye, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerde yapılan çalışmalar dikkat çekiyor.
- Ülkeler arasında işbirliği yapılarak büyük projeler gerçekleştiriliyor.
- Bilim adamlarına büyük imkanlar sunuluyor ve bu sayede gerekli çalışmaların yapılması sağlanıyor.
- Üniversitelerde yapılan çalışmalarda dünya standartlarının üstünde veriler elde ediliyor.
Ülkelerin kaynaklarını bilim ve teknoloji alanına yöneltmesi, İslam dünyasında bilim üretimini artırmaya devam ediyor. Bu sayede batılı ülkelerin üstünlüğü aşmak ve İslam dünyasının da bilimde söz sahibi olması hedefleniyor.
Ülke Adı | Aktif Bilim Adamları | Bilim İşbirliği İmkânları |
---|---|---|
Türkiye | 10.000+ | Avrupa Birliği Bilim İşbirliği |
Birleşik Arap Emirlikleri | 9.000+ | ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ KONUSUNDA EKONOMİK DESTEK |
Endonezya | 12.500+ | Bilim ve Teknoloji İşbirliği |
İslam dünyasında bilim üretimi, günümüzde de hızla devam ediyor olmasına rağmen daha da geliştirilmesi gerekiyor. Bu sayede batılı ülkelerin üstünlüğü aşılabilir ve İslam dünyasının da bilimde söz sahibi olması sağlanabilir.
Astronomi
İslam dünyasında bilim alanında önemli bir yere sahip olan astronomi çalışmaları, Selçuklu dönemi ile başlamıştır. Bu dönemde İslam dünyasındaki astronomi çalışmaları önemli bir gelişim göstermiştir. Astronomi çalışmalarının önde gelen isimlerinden biri olan El-Fergani, gözlemsel astronomiye yönelik önemli çalışmalar yapmıştır. Ayrıca, El-Fergani'nin kaleme aldığı Ilm-ül- Heya adlı eser, astronomi alanındaki ilk İslam kaynaklarından biridir.
İslam dünyasında astronomiye yönelik önemli bir diğer çalışma ise İslam filozofu İbn Sina'ya aittir. İbn Sina, gök cisimlerinin hareketleri üzerine yaptığı çalışmalar sonucu, astronomi alanındaki bilgi birikimini önemli ölçüde artırmıştır. Modern zamanlarda ise, İslam dünyasında astronomi çalışmaları hala hız kesmeden devam etmektedir. Özellikle, Cidde Üniversitesi Astronomi Araştırma ve Uygulama Merkezi, bölgedeki önde gelen astronomi merkezlerinden biridir.
Astronomi alanında yapılan çalışmaların bir diğer özelliği ise diğer bilim alanlarına olan katkısıdır. Örneğin, astronomi çalışmaları, matematik, fizik, kimya gibi alanlarda da önemli gelişmelere sebep olmuştur. İslam dünyasında bu alanlarda yapılan çalışmalar her geçen gün artış göstererek ilerlemeye devam etmektedir. Bu nedenle, astronomi alanında yapılan çalışmalar da diğer alanlara olan etkisiyle bir bütün olarak ele alınması gerekmektedir.
- El-Fergani, gözlemsel astronomiye yönelik önemli çalışmalar yapmıştır.
- İbn Sina, gök cisimlerinin hareketleri üzerine yaptığı çalışmalar sonucu, astronomi alanındaki bilgi birikimini artırmıştır.
- Cidde Üniversitesi Astronomi Araştırma ve Uygulama Merkezi, bölgedeki önde gelen astronomi merkezlerinden biridir.
İslam dünyasında astronomi çalışmalarının tarihi ve günümüzdeki durumu hakkında bilgi veren bu çalışmalar, astronomi alanına olan ilgiyi artırarak, gelecekteki araştırmaların da daha özgün ve faydalı olmasını sağlayacaktır.
İbn Sina'nın Astronomi Çalışmaları
İbn Sina, Selçuklu ve İslam dünyasında astronomi ve matematik alanında önemli katkılar yapmış bir bilim insanıdır. Özellikle astronomi alanında yaptığı çalışmalar, hem o dönem için hem de günümüz bilim dünyası için oldukça önemlidir.
İbn Sina'nın astronomi alanındaki çalışmalarına göz attığımızda, onun güneş ve gezegenlerin hareketleri üzerine yaptığı hesaplamaların doğruluğu ve hassasiyeti dikkat çekmektedir. İbn Sina, gözlemlerinde kullandığı aletleri de geliştirerek daha doğru sonuçlar elde etmiştir.
Ayrıca İbn Sina, astronomi ve matematik arasındaki bağlantıyı da fark etmiş ve bu doğrultuda çalışmalarını sürdürmüştür. Onun matematiksel hesaplamalarda kullandığı yöntemler, gözlem ve deney verilerini harmanlayarak daha kesin sonuçlar elde etmesine yardımcı olmuştur.
İbn Sina'nın astronomi alanındaki başarıları, onun çağdaşları tarafından da fark edilmiş ve övülmüştür. Bu sayede, onun çalışmaları gelecek nesillere de aktarılmış ve günümüzde hala birçok bilim insanı tarafından kullanılmaktadır.
Sonuç olarak, İbn Sina gibi bilim insanlarının Selçuklu ve İslam dünyasında yaptıkları çalışmalar, günümüz bilim dünyasında da hala etkisini sürdürmektedir. Onların çalışmaları, bizlere bilimin ne kadar önemli olduğunu ve doğru yöntemlerle yapıldığında ne kadar değerli sonuçlar elde edilebileceğini göstermektedir.
Modern Astronomi Araştırmaları
İslam dünyasında astronomi çalışmaları zaman içinde daha da gelişerek modern astronomi araştırmaları yapılmaya başlanmıştır. Günümüzde İslam dünyasında astronomi araştırmaları yürüten birçok önde gelen üniversite ve kuruluş bulunmaktadır.
Birçok ülke, gözlemevleri ile bilim adamlarının astronomik araştırmalarına yardımcı olmaktadır. İslam dünyasındaki astronomi araştırmaları aynı zamanda geniş kapsamlı eğitim programları ile de desteklenmektedir.
Astronomi araştırmalarında yapılan çalışmaların konuları arasında gezegenler ve yıldızlar, kara delikler, uzayın genişlemesi, galaksilerin yapısı, kozmik ışınlar ve zaman ölçümü yer almaktadır.
Yeni teknolojilerin kullanımı ile birlikte İslam dünyasındaki astronomi araştırmalarında da büyük bir artış yaşanmaktadır. Geliştirilen yeni teknolojiler sayesinde çok daha hassas ölçümler yapılabilmekte ve daha detaylı gözlemler gerçekleştirilebilmektedir.
- Astronomik verilerin daha doğru bir şekilde analiz edilmesi ve değerlendirilmesi için yapay zeka teknolojileri kullanılmaktadır.
- Yüksek çözünürlüklü görüntüleme teknolojileri sayesinde, gözlemlerin daha ayrıntılı bir şekilde yapılması mümkün hale gelmiştir.
- Gözlemevlerinde kullanılan radar teknolojisi ile, asteroitlerin ve gezegenlerin yüzeyi detaylı bir şekilde incelenebilmektedir.
Bu teknolojilerin kullanımı ile İslam dünyasındaki astronomik araştırmalar büyük bir ivme kazanmıştır. Bu çalışmalar sayesinde ülkeler, kendi gözlemlerini yaparak dünya çapında önemli keşiflere imza atmaktadır.
Matematik
Matematik, İslam dünyasında bilimin en önemli alanlarından biri olmuştur. İslam dünyasında matematiğin tarihi, erken dönem İslam medeniyeti'ne kadar uzanır. Orta çağda, İslam dünyası matematiği geliştirerek büyük bir etki yaratmıştır. İslam matematikçileri, Yunan matematikçilerinin keşfettiklerinin yanı sıra Hindistan ve Pers matematiğinin de önemli unsurlarını kullanmışlardır.
El-Harezmi, Orta çağ İslam dünyasında matematik alanında önde gelen isimlerden biridir. Cebir, mantık ve astronomi çalışmalarıyla tanınır. İlk cebir kitabı olan "Kitab al-Jabr wa'l-Muqabala" (Cebir ve Toplama-Çıkarma Uygulamaları) kitabı, İslam matematiğinin en önemli çalışmalarından biridir.
Modern dönemde, İslam dünyası matematik araştırmaları, özellikle cebir ve geometri alanlarında büyük başarılar elde etmiştir. Güncel matematik araştırmaları, Batı'da olduğu gibi İslam dünyasında da hızla gelişmektedir. Birçok İslam ülkesi, matematik alanında üst düzey araştırmalar yürütmektedir.
- İslam matematikçileri, geometri, cebir ve trigonometride büyük ilerlemeler kaydettiler.
- Matematiksel keşiflerinde, İslam matematikçileri Hindistan ve Pers matematikçilerin kullanımlarını da entegre ederek, eski Helenistik eserlerin üzerine de eklemeler yapmışlardır.
- Bazı İslami matematikçiler, modern matematikte kullanılan bazı algoritmaların temelini atmışlardır. Örneğin, El-Karaji, ileriye yönelik matematik teknikleri; Fibonacci, Avrupa'da "Hindu-Arap sayı sistemini" tanıtan ilk kişi olarak tanınır.
İslam dünyasında matematik araştırmaları, günümüzde de farklı disiplinlerle entegre olmaya devam etmektedir. Özellikle, finans, keşif, uzay araştırmaları ve diğer teknolojik alanlarda matematik eğitim ve araştırmaları, hala büyük bir öneme sahiptir.
El-Harezmi'nin Matematik Çalışmaları
El-Harezmi, Orta Çağ İslam dünyasındaki matematikçiler arasında yer alır. Matematik alanındaki çalışmaları ile modern matematikteki sayı sistemleri, cebir, trigonometri ve astronomi için önemli etkileri oldu.
El-Harezmi, "Kitab Al-Jabr ve'l-Muqabala" adlı kitabı ile cebirin babası olarak kabul edilir. Bu kitapta, cebirde kullanılan terimlerin ve sembollerin kullanımına dair ilkeleri açıklamaktadır. Bu eser, bugün bile matematikte kullanılan cebirsel denklemlerin çözümü için kullanılan yöntemleri içerir.
El-Harezmi ayrıca, trigonometrinin gelişiminde de büyük bir rol oynadı. "Büyük Kitabı" adlı eseri, trigonometri ve astronomi arasındaki matematiksel bağlantıları gösterdi ve modern trigonometrinin gelişiminde önemli bir adım oldu.
El-Harezmi'nin matematiğe yaptığı katkılar, aynı zamanda batı matematiğine de etki etti. Latin dünyasında adı "Algoritmi" olarak bilinir ve cebirde kullanılan algoritmaları açıklar. Bugün bile bilgisayar programlama dilleri için kullanılan "algoritma" terimi, onun adına atfedilir.
El-Harezmi, matematik alanındaki çalışmaları ile Orta Çağ İslam dünyasındaki bilimsel ilerlemenin simgesi haline geldi. El-Harezmi'nin buluşları ve keşifleri, matematik, astronomi ve diğer bilim dallarında çalışanlar tarafından bugün bile değerlidir.
Modern Matematik Araştırmaları
İslam dünyasında yapılan modern matematik araştırmaları son yıllarda önemli gelişmeler kaydetmiştir. Yalnızca geçmişteki matematik çalışmalarıyla değil, aynı zamanda yeni ve yenilikçi matematik araştırmalarıyla da adından söz ettirmeyi başarmıştır.
Birçok araştırmacı, İslam matematiği tarihindeki gelişmeleri anlamak ve modern matematik araştırmaları için ilham almak adına çalışmalarına devam etmektedir. Bu çalışmalar arasında, cebir, geometri, sayı teorisi ve trigonometri gibi matematik alanları üzerine yapılan araştırmalar yer almaktadır.
İslam dünyasında modern matematik araştırmalarıyla ilgili bir örnek, Dr. Mohammad Abdul-Majid'in Bölge Eğitim Ofisi'nde yaptığı çalışmalardır. Abdul-Majid, geometri alanında yaptığı çalışmalarla, cebirsel yöntemlerin geometri alanındaki uygulamalarını inceler. Bu çalışmaların sonucunda, matematik eğitiminde geometri alanında yeni bir yaklaşım sunulmuştur.
Diğer bir örnek ise, Dr. Mustapha Khayati'nin yaptığı çalışmalardır. Khayati, tam sayılar teorisinde dönemik işlemlerle ilgili olarak yeni keşiflerde bulunmuştur. Bu keşifler, hem matematik dünyasında hem de diğer akademik alanlarda büyük ilgi uyandırmıştır.
Sonuç olarak, İslam dünyasında modern matematik araştırmalarının gelişimi, matematiğin geçmişe dayanan zengin bir geleneğiyle birleşerek, matematik alanındaki yeni ve yenilikçi araştırmalara büyük bir ilham kaynağı olmaktadır.
Felsefe
Felsefe, İslam dünyasında da önemli bir yere sahiptir. İslam filozofları, Yunan filozoflarının çalışmalarını anlamaya çalışarak, felsefenin İslami teoloji ile birleştirilmesi gerektiği konusunda fikir yürütmüşlerdir. Bu yaklaşım, İslam dünyasının felsefi gelişiminde önemli bir rol oynamıştır.
İslam felsefesi, Muhammed'in öğretileri ile Yunan felsefesinin sentezi olarak ortaya çıkmıştır. Aristoteles, Platon ve Sokrates gibi ünlü Yunan filozoflarının çalışmaları, İslam dünyasındaki filozoflar tarafından incelenmiş ve yorumlanmıştır. Bu çalışmalar, İslam felsefesinin şekillenmesinde etkili olmuştur.
İslam felsefesi, daha sonra İslam dünyasında bazı önemli filozoflar tarafından geliştirilmiştir. İbn-i Sina (Avicenna) ve Farabi gibi filozoflar, İslam felsefesi üzerine çalışmalar yaparak bu alanda önemli katkılar sunmuşlardır. İbn-i Sina'nın, "Şifa" ve "Necat" adlı eserleri, İslam felsefesi tarihinde en önemli eserlerden biri olarak kabul edilir.
Bugün ise İslam dünyasında felsefi araştırmalar hızla devam etmektedir. Modern felsefe, hem İslam dünyasında hem de dünya genelinde yaygın bir ilgi görmektedir. İslam dünyasındaki filozoflar, modern felsefenin kavramlarını İslam felsefesiyle birleştirerek yeni bir sentez oluşturma yolunda çalışmaktadır.
Sonuç olarak, İslam dünyası, felsefe alanında da önemli gelişmeler kaydetmiştir. Yunan felsefesi ve İslami teolojik yaklaşımların sentezi, İslam felsefesinin oluşmasına katkıda bulunmuştur. İslam dünyasındaki filozofların çalışmaları, İslam felsefesinin gelişmesinde büyük bir rol oynamıştır. Günümüzde İslam dünyasındaki filozoflar, modern felsefenin kavramlarını İslami teolojiyle birleştirerek yeni bir sentez oluşturma yolunda çalışmaktadır.
İslam Dünyası'nda Felsefi Görüşler
İslam dünyası, felsefenin Batı'da olduğu gibi ayrı bir disiplin haline gelmediği bir dönem boyunca, filozofların İslam dinini ve felsefesini tartıştığı bir ortam yaratmıştır. Bu atmosfer, tartışmaların çoğunun Yunan felsefesi bağlamında yapıldığı bir döneme tekabül etmektedir. İslam dünyasında, filozofların kendi felsefelerini ifade ettikleri eserler, genellikle dini eserlere dayanarak, akli tartışmalar ve felsefi araştırmalar olarak kabul edilmiştir.
Bununla birlikte, İslam dünyasındaki felsefi görüşler ve tartışmalar Batı'dan daha farklı bir şekilde ilerlemiştir. Bu durumun birçok nedeni vardır; ancak çok kültürlü yapısı, farklı kültürler ve dillerin bir arada yaşaması, felsefenin İslam dünyasındaki gelişiminde etkili olmuştur.
İslam dünyasındaki felsefi tartışmalar, genellikle geleneksel ahlaki ve dini konuları ele almıştır. İslam filozofları, müslümanların cennete gidebilmeleri için hangi kurallara uyulması gerektiği ve Allah'ın özelliklerinin neler olduğu gibi konuları tartışmışlardır. Bu tartışmaların, filozofların düşüncelerini İslam dinine uygun hale getirmek için tasarlandığı iddia edilmektedir.
İslam dünyasında, felsefi düşüncelerin etkisi, kısa süreli oldu ve sadece İslam dünyasında kalmadı, aynı zamanda İslam dünyasının dışındaki pek çok ülkeye yayıldı. Filozofların yaptığı çalışmalar ve felsefi tartışmalar, günümüzde İslam dünyasında hala çok etkilidir.
Modern Felsefi Araştırmalar
İslam dünyasında yapılana modern felsefi araştırmalar son yıllarda oldukça artmıştır. Bu araştırmalar, geleneksel İslam düşüncesinin yanı sıra modern felsefe konularını da ele almaktadır.
Bunlar arasında, doğa felsefesi, varoluşçuluk, etik ve siyaset felsefesi gibi başlıklar yer almaktadır. Elbette, bu modern disiplinler İslam dünyasında tartışmalara neden olacak konular içermektedir.
Bu araştırmaların temel hedeflerinden biri, İslam düşüncesini ve modern düşünceyi birleştirmektir. Bunu yaparak, İslam dünyasının gelecekteki entelektüel gelişimine katkıda bulunulması amaçlanmaktadır.
Bunun yanı sıra, modern felsefi araştırmaların, İslam dünyasında farkındalık yaratmak ve İslam düşüncesindeki yerini güçlendirmek gibi bir amacı da bulunmaktadır.
Yakın zamanda bu araştırmalar yapılmaya başlandı ve isimleri genellikle İslam düşüncesine ilişkin konuları ele aldıkları için İslami felsefe adı veriliyor. Bu alanda çalışan birçok akademisyen, İslam dünyasına farklı bir bakış açısı getirmeyi amaçlamaktadır.
Modern felsefi araştırmaların önemi, İslam düşüncesinin yeniden canlanması ve küresel düzeyde tanınmasıdır. Bununla birlikte, İslam dünyasındaki bu araştırmaların daha da yaygınlaşması ve desteklenmesi gerekiyor.
Sonuç olarak, modern felsefi araştırmalar, İslam dünyasındaki entelektüel gelişim ve İslam düşüncesinin küresel düzeyde takdir edilmesi için oldukça önemlidir.
Bilimin Geleceği
Selçuklu ve İslam dünyasında bilimin gelişimi ve geçmişine dair incelediğimiz makalede, son olarak gelecekteki beklentilerimizi ve bilimde ilerlemenin yönlerini tartışacağız.
Bilim dünyası hızla ilerliyor ve Selçuklu ve İslam dünyalarında gelecek için büyük umutlar var. Bugün, birçok ünlü İslam ülkesi, bilim ve teknolojide önemli başarılara sahiptir ve bu başarılar gelecekte de devam edecektir. Bilim adamları, konularına en son teknolojik gelişmelerin uygulanmasıyla daha da ileri gitmek için çalışıyorlar.
Bunların yanı sıra, gelecekteki bilimsel ilerlemelerin hedefleri arasında enerji kaynaklarına alternatif arayışları, çevre sorunlarına çözümler, tıpta ve sağlık bilimlerinde gelişmeler, ve dijital teknolojilerin uygulanması gibi birçok konu yer alır.
Ayrıca, ülkeler arası işbirliği ve bilgi paylaşımı, bilimsel ilerlemelerde büyük bir rol oynayacaktır. Farklı ülkeler, farklı perspektiflerden yaklaşıp birbirlerinin bilgi ve deneyimlerinden faydalanabilirler. Bu şekilde, gelecekteki bilim adına atılacak adımlar daha da büyük bir potansiyel taşıyacaktır.
Gelecekteki bilimsel ilerlemenin yönleri hakkında bu kadar sınırlı bir tartışma, büyük resimde daha kapsamlı bir fikir edinmemizi sağlar. Fakat önemli olan, bilim alanındaki her adımın, insanlar ve doğal dünya için faydalı bir etkisi olmasıdır.