Rönesans dönemi, Avrupa'da devletler arası ilişkilerin en yoğun yaşandığı dönemlerden biriydi. Bu dönemde savaşlar da oldukça yaygındı. Bu kitap, Rönesans dönemi devletler arası ilişkileri ve savaşları hakkında geniş bir perspektif sunuyor. Tarihe ilgi duyan herkes için okunması gereken bir kaynak!

Rönesans dönemi, İtalya'da şehir devletleri ve krallıklar arasındaki siyasi ve toprak anlaşmazlıklarının yoğun yaşandığı dönemlerden biriydi. Bu dönemde, İtalya'nın zengin ticari ve sanatsal yapısı da devletler arası ilişkileri etkilemişti. Şehir devletleri, farklı egemenlik ilişkileri altında birbirleriyle çelişki halindeydi. İyi silahlanmış devletler, diğerlerini yağıma uğratma ve toprakları ele geçirme yönünde hareket ediyordu.

Devletler arası çekişmelerin yanı sıra, dönemin papalık makamı da siyasi ve askeri olarak devletlerle çatışıyordu. Özellikle Borgias ailesinin papalık makamına yükselişi, çatışmaların yoğunlaşmasına sebep olmuştu. Bu durum, devletler arasındaki savaşların da etkili bir nedeniydi. Örneğin, Papa ve Floransa Cumhuriyeti arasındaki çekişme, Çiçero Savaşı'nın çıkmasına yol açtı. Savaş, iki taraf arasındaki egemenlik mücadelesi nedeniyle gerçekleşmişti.

Bunların yanı sıra, dönemde gerçekleşen İtalyan Savaşları ve Hanımlar Savaşı da devletler arası ilişkilerin yoğun olarak yaşandığı savaşlardı. Bu savaşların sonucunda, devletler arasındaki denge değişti ve İtalya'nın siyasi durumu önemli ölçüde etkilendi. Tüm bu olaylar, Rönesans dönemi İtalya'sındaki devletler arası ilişkileri etkileyen nedenler arasındaydı.

Rönesans Dönemi İtalya'sında Şehir Devletleri

Rönesans dönemi İtalya'sında şehir devletleri, siyasal güç ve sistematiği açısından oldukça önemli bir konuydu. 14. yüzyılda İtalya, Roma İmparatorluğu'nun mirasçısı olan dini birlik olan Papalık Devleti ve İtalyan yarımadasına yayılmış birkaç şehir devleti arasında bölüşülmüştü.

Bu şehir devletleri arasında Floransa, Cenova, Milano, Napoli, Venedik ve Papalık Devleti yer alıyordu. Her şehir devleti, siyasi açıdan kendi kendine yeterliydiler ve egemenliklerini uluslararası arenada korumak için sürekli mücadele ediyorlardı.

Bu şehir devletleri, ticari faaliyetleri ve zanaatçıları ile ekonomik olarak özerk olmalarına rağmen, siyasal alanlarda birbirlerine bağlıydılar. Bu da bazen uzlaşma bazen de savaşlarla sonuçlanan bir dizi ittifaklara neden oldu.

Örneğin, Floransa ve Napoli, Papalık Devleti'nin Roma ve Orta İtalya'daki egemenliğine karşı çıkmak için birleşti. Milan, İtalya'da güçlü bir konuma sahip olmak için Venedik ile rekabet ederken, Cenova ise Venedik ve Osmanlı İmparatorluğu ile ticari ilişkilerini sürdürdü.

Bu dönemde şehir devletleri arasında siyasi birlikteliklerin artması, devamlı bir politik kriz ortamı yarattı ve sıklıkla savaşlara yol açtı. Ancak aynı zamanda, İtalyan Rönesansı'nın sanatsal, kültürel ve bilimsel yönleri de gelişmeye devam etti ve muazzam bir dönem olarak tarihe geçti.

Papalık ile Şehir Devletleri Arası İlişkiler

Rönesans dönemi İtalya'sında, Papa'nın İtalyan şehir devletleri üzerinde büyük bir etkisi vardı. Papalık, güçlü bir politik varlık olarak görülüyordu ve dini liderlikle birlikte siyasi liderlik de sağlıyordu.

Bu siyasi liderliğin sonucunda, papalık ve şehir devletleri arasında sık sık çekişmeler yaşandı. Temelde, şehir devletleri güçlerini artırmak için papalığa karşı çıkmak istiyorlardı, ancak papalık da kendi gücünü korumak için şehirlerin bağımsızlığına karşı mücadele etti.

Bu mücadeleler, çoğu zaman savaşa dönüştü. Özellikle, 1494 yılında, Papa'nın İtalya'nın güneyinde bulunan Napoli Krallığı'nı ele geçirmeye çalışması, şehir devletlerinin birleşmesiyle sonuçlanan İtalyan Savaşları'nı tetikledi.

İkinci bir çekişme nedeni diniydi. Papa, Protestan Reformu'na karşı savaşırken, İtalyan şehir devletleri birçok kez Papalık'a karşı çıktılar. Örneğin, Floransa'da 1494 yılında bir bilim adamı olan Girolamo Savonarola, Papa'nın yolsuzluklarına ve kilisenin reform ihtiyacına karşı çıktı. Papa VI. Alexander da onun engellenmesi ve hapsedilmesi için çaba sarf etti.

Papalık ile şehir devletleri arasındaki mücadeleler, İtalya tarihinde önemli bir yer tutar. Siyasi ve dini nedenlerden kaynaklanan bu çekişmeler, İtalya'nın birçok bölgesinde savaşlara yol açtı ve bu savaşların sonuçları uzun yıllar boyunca hissedildi.

Borgias'ın Yükselişi

Borgias ailesi, Rönesans dönemi İtalya'sında önemli roller üstlenmiştir. Papa Alexander VI olarak da bilinen Roderic Llançol i de Borja, Borgias ailesinin başında yer almış ve papalığı döneminde ailesinin güçlenmesi için çaba harcamıştır. Ayrıca, papalık makamında yüksek mevkilerde yer alan aile üyeleri, kilisenin ve şehir devletlerinin işlerine karışarak siyasi güçlerini arttırmıştır.

Borgias ailesi, papalık makamına yükseldikten sonra, İtalya'da faaliyetlerini arttırmış ve Milan, Naples ve Roma gibi şehir devletleri üzerinde etkili olmuştur. Şehir devletleri arasındaki rekabet nedeniyle sık sık savaşlar yaşanırken, Borgias ailesi de bu savaşlara dahil olmuştur. Naples Krallığı'na karşı yürütülen savaşlarda, Borgias ailesi papalık makamından ve diğer şehir devletlerinden destek alarak başarılı olmuştur.

Borgias ailesinin, papalık makamındaki yükselişi ve İtalya'da faaliyetleri, dönemin siyasi ve kültürel atmosferini şekillendirmiştir. Üyelerinin siyasi gücü ve serveti, ailenin bazı üyelerinin sadakatsizliğine yol açmış ve aile içi cinayetler ve entrikalar yaşanmıştır. Borgias ailesi, Rönesans döneminin en ilginç ve acımasız ailelerinden biri olarak kalmıştır.

Florentine Cumhuriyeti ve Venedik

Rönesans Dönemi İtalya'sında siyasi otoriteler arasındaki ilişkiler oldukça sıkıntılıydı. Florentine Cumhuriyeti de bu çekişmelerin etkisinde kalan şehir devletlerinden biriydi. Ortaya çıkan bu karmaşada Venedik ise kendine otorite sağlamak için bazı ülkelerle ittifak kurdu. Ancak bu ittifak direkt olarak Florentine Cumhuriyeti'ni hedef aldı.

Florentine Cumhuriyeti, siyasi otoriteyi elinde bulunduran Medici ailesi sayesinde Venedik ile mücadele edebildi. Venedik’in stratejisi alışılmışın dışında olması nedeniyle Medici ailesi de aynı taktiği kullanarak Venedik’e karşı güç birliği yaptı. Böylece Venedik'in siyasi otoritesi zayıflatıldı ve bu olay halk tarafından Medici ailesinin gücünü bir kez daha ortaya çıkardı.

Florentine Cumhuriyeti'nin Venedik ile mücadelesi ise sadece siyasi açıdan değil, ticari açıdan da önem taşıyordu. Venedik, denizci bir ulus olarak, Akdeniz’e olan hakimiyetini sürdürüyordu. Bu sebeple Florentine Cumhuriyeti gibi ticari merkezler, Venedik’in ticari gücünü kırmak için çaba harcadılar.

Florentine Cumhuriyeti ve Venedik arasındaki ilişkiler zaman zaman savaşlarla çıkmaza girdi, ancak tarih boyunca bu iki güçlü şehir devleti arasında ekonomik ve kültürel anlamda birbirlerine yardımcı olma çabaları da oldu. Bu iki şehir, günümüzde de ziyaretçilerini tarihi anıtları, sokakları ve kanallarıyla büyüleyen turistik yerler olarak bilinmektedir.

İtalyan Savaşları

İtalya'daki şehir devletleri arasında sık sık siyasi ve toprak anlaşmazlıkları yaşanıyordu ve bu da savaşlara sebep oluyordu. Bu dönemde özellikle Floransa ve Venedik arasındaki rekabet savaşlarına yol açmıştır. Floransa, çoğunlukla Papalık güçleri ile ittifak halindeydi ve diğer şehir devletlerini domine etmek için çaba gösteriyordu. Bununla birlikte Venedik, çıkarları için Floransa'yı durdurmaya karar verdi.

İtalyan Savaşları	Başlangıç	Bitiş
Prato Savaşı	29 Ağustos, 1351	29 Ağustos, 1351
Solenzo Savaşı	24 Mart, 1353	24 Mart, 1353
Crécy Savaşı	26 Ağustos, 1346	26 Ağustos, 1346

Floransa'nın Venedik ile olan savaşı, 1495 yılında Fransa Kralı VIII. Charles'ın Floransa'ya girmesiyle daha da kızıştı. Charles, Floransa'yı ziyaret etmek bahanesiyle İtalya'ya girdi ve güçlü bir ordu ile geldi. Bu, Floransa'yı savunmasız bıraktı ve Venedik ordusu doğrudan Floransa'ya saldırdı. Savaş, tarihçiler tarafından "hanımlar savaşı" olarak anılmaktadır, çünkü kadınlar, kocaları askerdeyken savunmayı üstlenmiştir.

• İtalya şehir devletleri arasındaki savaşlar genellikle, papalık ya da İspanya Krallığı'nın müdahalesiyle sona erdi.
• Bunun yanı sıra, İtalyan savaşlarının etkisi büyük ölçüde Almanya ve Fransa'yı da etkiledi.
• Savaşlar sonucunda, İtalya'nın ekonomik yapısı ciddi bir şekilde zayıflarken, Fransa ve İspanya gibi güçlü devletlerin bölgedeki etkisi artmıştır.

Kuzey İtalya'da Fransız-İtalyan Savaşları

Kuzey İtalya'da Fransız-İtalyan Savaşları, Rönesans dönemi İtalya tarihindeki en önemli savaşlardan biridir. Bu savaşlar, Fransa Kralı VIII. Charles'ın 1494 yılında İtalya'yı işgal etmesiyle başlamıştır. Fransa'nın İtalya'yı işgal etmesinin nedeni Napoli Krallığı'na sahip olma arzusudur. Bunun yanı sıra, İtalya'daki siyasi durumunda bir iç karışıklık yaşanıyor oluşu Fransa'nın bu fırsatı yakalamasına neden olmuştur.

Savaş, İtalya'da pek çok şehir devletini kapsamıştır. Floransa, Venedik, Milano gibi şehir devletleri Fransa ile savaşmıştır. Savaş sonucunda İtalya'nın toprak bütünlüğü bozulmuştur, siyasi istikrar zayıflamıştır.

Bu savaş, dahası İtalya'daki Renesans sanat ve felsefesi hareketine de etki etmiştir. Savaşın olduğu yılarda yazar ve sanatçıların işsiz kalmaları, eserlerinin satılmaması demekti. Bu durum, İtalya'nın Rönesans sanat ve felsefesi açısından geri kalmasına neden oldu.

Savaşın sonucunda Fransa'nın üstünlüğü kabul edilmiştir. Ancak, Fransa'nın İtalya'daki varlığı İtalya'nın bağımsızlığına zarar vermiş, İtalya siyasi bütünlüğü yeniden sağlanamamıştır.

Venedik-Savoy Savaşları

Venedik ve Savoy arasındaki savaşlar, 1616-1618 yılları arasında gerçekleşti. Savaşın nedeni, Venediklilerin Lombardiya bölgesi üzerindeki egemenliğini sağlamak istemesiydi. Bu nedenle, Savoy Dükü II. Carlo Emmanuel, Milano Dükalığı üzerinde hak iddia ederek Venediklilere karşı savaş açtı.

Savaşın ilk safhasında, Savoylular, Venediklilerin topraklarını işgal etti ve sonrasında Cremona'yı ele geçirerek Lombardiya'ya doğru ilerledi. Ancak, Venedikliler, güçlerini toparlayarak Savoyluların ilerlemesini durdurdu.

Savaşın sonucunda, Venedik ve Savoy arasında barış anlaşması imzalandı. Anlaşma uyarınca, Savoy'un işgal ettiği topraklar geri verilecek ve iki devlet arasındaki sınır belli bir şekilde belirlenecekti. Savaşın sonucunda, Venedik, Lombardiya bölgesi üzerindeki egemenliğini korudu.

Bu savaşlar, dönemin İtalya'sındaki siyasi ve toprak anlaşmazlıklarının bir örneği olarak görülüyor. Ayrıca, savaşlar, Venedik'in Lombardiya bölgesindeki egemenliğini korumasına yardımcı olan önemli bir dönüm noktasıydı.

Hanımlar Savaşı

Hanımlar Savaşı, 1494-1498 yılları arasında gerçekleşen İtalyan Savaşları'nın en önemli çatışmalarından biridir. Fransa Kralı Charles VIII, İtalya'yı işgal etmek amacıyla ordusunu harekete geçirdi ve İtalya'ya doğru yürüdü. Bu hareketle birlikte İtalya'da yeni bir dönem başladı.

Charles, geleneksel olarak Fransız kralının torunu olan Napoliten İspanyol asilzadeleri Ferdinand ve Isabella'nın İspanya'daki İspanyol-Bizans İmparatorluğu'nun başına geçtiği yerde krallığının egemenlik haklarını meşrulaştırmak istedi. Böylece, İtalya'ya giden Fransız ordusu, İspanya'ya kıyasla daha zayıf olan İtalya şehir devletleri karşısında kolay zaferler kazanabilecekti.

1494'te Charles'ın ordusu, İtalya'ya girip Napoli Krallığı'ndaki topraklara saldırdı. İtalyan şehir devletleri, Fransa'nın İtalya'yı fethetmesinin daha düşük bir olasılık olduğunu düşündükleri için İsviçre'den destek istediler. Ancak, bu çabalara rağmen, Fransız ordusu 6 Nisan 1495'te Adige Nehri kıyısındaki Fornovo savaşında İtalyan ordusunu yenilgiye uğrattı.

Sonuç olarak, Hanımlar Savaşı, Fransızların İtalya'da kalıcı bir varlığını güvence altına aldığı ve İtalya'nın güç dengelerinde önemli bir taşınması oldu. Bu savaş, İtalyan Savaşları dönemindeki güç mücadelesi ve sıradışı siyasi manevralara bir örnek olarak kabul edilir.

Medici ve France I. Francois Arasındaki İlişki

Rönesans dönemi İtalya'sında Medici ailesi, ekonomik ve politik güçleriyle ön plana çıkıyordu. Bu dönemde aile, dini görevleri yürüten birçok papaz ve papanın yanında yer almış ve kilise koruyuculuğunu üstlenmişti. Medici ailesi, bir yandan İtalya genelindeki şehir devletleri arasında egemenlik mücadelesi verirken diğer yandan da Avrupa'daki güçlü devletlerle de ilişkilerini sürdürüyordu.

Fransa Kralı I. Francois, bu dönemde İtalya'ya hareket ederek özellikle Medici ailesi ile ilişki kurmaya çalışmıştı. Kral, ailenin desteğine ihtiyaç duyuyordu çünkü İtalya'daki diğer şehir devletleri ve güçler karşısında güçlü bir müttefik arıyordu. Medici ailesi de Fransa ile işbirliği yaparak İtalya'da kendilerine karşı oluşan tehditleri bertaraf etmek istiyordu.

Medici ailesi, I. Francois ile aralarındaki ittifakın sağlamlaşması için kız kardeşleri Maddalena'yı Fransız kralına gelin olarak verdi. Ancak, Maddalena kısa süre sonra hastalanarak öldü. Bu olaya rağmen Medici ailesi, I. Francois ile ilişkilerini sımsıkı tuttu ve aralarındaki ittifakı güçlendirdi. Medici ailesi, Fransa'nın İtalya'daki hareketlerini de yakından takip etti.

İtalya'da Barışın Sağlanması

İtalyan Savaşları'ndan sonra, 1559 yılında Venedik, Fransa, İspanya ve Kutsal Roma İmparatorluğu'nun bulunduğu beş büyük güç, Cateau-Cambrésis Antlaşması'nı imzaladı. Bu antlaşma ile İtalya'da barışın sağlanması ve savaşların sona ermesi hedefleniyordu.

Antlaşmanın imzalanması sonrasında, Medici ailesi Floransa'da iktidara geldi ve şehirde barış hakim oldu. Ancak Venedik, Avusturya ve İspanya arasındaki savaşlar devam etti ve Venedik yenilince, diğer İtalyan şehir devletleri de güç kaybetti.

Cateau-Cambrésis Antlaşması ile İtalya'da barışın sağlanması, Avrupa'nın güç dengelerini değiştirdi. Fransa, İspanya ve İngiltere arasında yeni bir dengelenme ortaya çıktı. Bu antlaşma ile Avrupa'da yapılan diğer bütün antlaşmaların bir örneği olarak kabul edildi ve 150 yıl boyunca bu ilkeler üzerinde antlaşmalar yapıldı.