Sultanahmet'te Tarihi ve Kültürel Geziler

Sultanahmet'te Tarihi ve Kültürel Geziler

Sultanahmet'te tarihi ve kültürel geziler için ideal bir yer. Ayasofya, Topkapı Sarayı, Mavi Camii ve Kapalıçarşı, tarihi ve kültürel mirasları ile görülmeye değer yerler arasındadır. Unutulmaz deneyimler için Şehir Kulübü Turizm ile rezervasyon yaptırın.

Sultanahmet'te Tarihi ve Kültürel Geziler

Sultanahmet İstanbul'un tarihi yarımadasında yer alan ve tarih ve kültür açısından zengin mekanları içeren bir bölgedir. Burada yer alan Ayasofya Müzesi, Bizans dönemine ait tarihi eserleriyle dikkat çekmektedir. Topkapı Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli yapılarından biri olarak turistlerin uğrak mekânları arasında yer alır. Saray içinde yer alan Harem bölümü, Osmanlı İmparatorluğu döneminin yaşam tarzına dair ipuçları sunar. Mecidiye Köşkü ise dönemin mimari özelliklerinden biridir.

Sultan Ahmet Camii, İstanbul'un en önemli simge yapılarından biridir. Cami içindeki mavi ve yeşil renklerin hakim olduğu çinileriyle de ünlüdür. Yerebatan Sarnıcı, Bizans İmparatorluğu'nun su kaynaklarını sağlamak ve depolamak için inşa edilmiştir. Sıradışı mimarisi ve Medusa başları ile dikkat çeker.

Kapalıçarşı, İstanbul turizminin en önemli yerleri arasında yer alır. Kapalıçarşı içinde yer alan tarihi mağazalar, hediyelik eşya dükkanları, baharat satıcıları ve kuyumcuları ile turistlerin ilgisini çeker. Sultanahmet'te gezilecek mekanlar arasında sayılabilecek bir başka yer de Yerebatan Sarnıcı'dır. Yerebatan Sarnıcı, tarihi bir su kaynağı olarak günümüze kadar ulaşmıştır.


Ayasofya Müzesi

Ayasofya Müzesi, İstanbul'un tarihi yarımadasında yer alan ve Bizans İmparatorluğu döneminden kalma bir yapıdır. 537 yılında Bitinya kökenli mimar İsidoros'un tasarladığı ve 6. yüzyılda Bizans İmparatoru Justinianus tarafından inşa edilen Ayasofya, özellikle mimarisi ve sanat eserleri ile dünyanın en önemli müzeleri arasında yer almaktadır.

Ayasofya, İstanbul'un simgesi haline gelmiş bir müzecilik eseri olarak bugün hala ziyaret edilebilmektedir. İlk yapıldığında kilise olarak kullanılan Ayasofya, Fethiye Camii olarak da kullanılmıştır. Günümüzde ise müze olarak ziyaret edilebilen Ayasofya'da sergilenen eserler arasında İsa ve Meryem'in mozaikleri, melek ve aslan tasvirleri, freskler ve Osmanlı dönemine ait eserler yer almaktadır.

Ayasofya Müzesi'nde ayrıca, mimari yapısı ve sanatsal tasarımları ile dikkat çeken alçı süslemeleri, zarif sütunları ve büyük kubbeleri ile de turistlerin ilgisini çekmektedir. Girişinde bulunan kütüphanesi ve üst katlarında yer alan müzeleri ile Ayasofya, tarihe ve sanata ilgi duyanlar için mutlaka görülmeye değer bir yerdir.

Kuruluş Yılı 537
Yer İstanbul, Türkiye
Temel Tasarım İsidoros
Etiket Müze, Mimari, Sanat

Topkapı Sarayı

İstanbul'da bulunan ve Osmanlı İmparatorluğu döneminde kullanılmış olan Topkapı Sarayı, tarihi ve kültürel önemi ile öne çıkmaktadır. Saray, şehrin tarihi yarımadasında yer almaktadır ve ziyaretçilere İstanbul'un geçmişine dair önemli bilgiler sunmaktadır.

Topkapı Sarayı'nın içerisinde bulunan Harem Bölümü, özellikle ziyaretçilerin ilgisini çeken bir noktadır. Osmanlı padişahları ve haremleri tarafından kullanılmış olan bu bölümde, padişahların günlük hayatlarına dair önemli detaylar yer almaktadır. Harem Bölümü içerisinde yer alan Hasoda, Osmanlı padişahlarının çocuk odası olarak kullanılmış ve oldukça ilgi çekici bir yapıdır. Ayrıca Saray'ın içerisinde yer alan mutfak, Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki yemek kültürü hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler için oldukça önemli bir mekandır.

Topkapı Sarayı'na bitişik olan Mecidiye Köşkü, Osmanlı İmparatorluğu dönemi mimarisinin güzel örneklerinden biridir. Saray içerisinde yer alan diğer önemli yapılar arasında, Padişahların taht odası, hazine bölümü, armağan odası ve kütüphane bulunmaktadır. Topkapı Sarayı, İstanbul turizminin önemli bir parçasıdır ve ziyaretçiler için tarihi ve kültürel bir süreç sunmaktadır.

Ayrıca Saray'da bulunan Avlulu ve Revan Köşkleri, Hazine-i Evrak Dairesi, Sünnet Odası, Osmanlı portreleri müzesi ve kıyafetleri müzesi de ilgi çekici diğer yönleri arasındadır. Tarihi dokusu ve mimari yapıları ile İstanbul'un en önemli yerlerinden olan Topkapı Sarayı’nın ziyaretçilerin listenin üst sıralarında olması gerekiyor.


Harem Bölümü

Topkapı Sarayı'nın en ilgi çekici bölümlerinden biri olan Harem Bölümü, Osmanlı İmparatorluğu döneminde padişahların aileleri ve haremleri tarafından kullanılmıştır. Bölüm, Topkapı Sarayı'nın dört tarafını sarmalayan bir duvarla çevrilidir ve içerisinde birçok oda, avlu ve bahçe bulunmaktadır.

Harem Bölümü, yalnızca padişah ve ailesine ait olduğu için görevliler dışında kimseye açık değildi. İmparatorluğun son dönemlerinde ziyaretçilere de açık hale getirilse de, bu ziyaretler ancak özel izinle yapılabiliyordu. Günümüzde ise Topkapı Sarayı Müzesi bünyesinde Harem Bölümü, ziyaretçilere açık bir şekilde gezilebilmektedir.

Harem Bölümü'nün en ilgi çekici mekanlarından biri olan Hasoda, Osmanlı padişahları tarafından çocuk odası olarak kullanılmıştır. Hasoda, oldukça yüksek tavanı, dekoratif duvarları ve devasa yataklarıyla dikkat çekmektedir.

Oda Kullanım Amacı
Hasoda Çocuk odası
İkinci Avlu Harem ağalarının yaşadığı bölüm
Mutfağı Harem Bölümü'nün mutfak bölümü

Ayrıca, Harem Bölümü'nün mutfağı da oldukça ilgi çekicidir. Bu mutfağın yapımında kullanılan malzemeler ve yemek kültürü, o dönemden günümüze aktarılan geleneksel bir lezzet kültürüdür.

Harem Bölümü, Osmanlı İmparatorluğu'nun kadınlarının yaşam tarzını, düzenlerini ve geleneklerini anlatması açısından da oldukça önemlidir. Bu sebeple, ziyaretçilerin Harem Bölümü'nü mutlaka görmesi önerilir.


Hasoda

Harem bölümünde yer alan Hasoda, Osmanlı padişahlarının çocuklarının kullanımı için ayrılmış bir oda olarak bilinmektedir. Adı, "hassa oda" olarak da geçmektedir. Hasoda, Topkapı Sarayı'ndaki Harem bölümünde bulunur ve ziyaretçilerin ilgi odağıdır.

Hasoda'nın içinde, Osmanlı İmparatorluğu dönemine ait mobilyalar, çocuk kıyafetleri, oyuncaklar ve ihtişamlı yatak odaları bulunmaktadır. Bu oda, sarayın en özel ve gizli bölgelerinden biridir.

Hasoda'nın yapımında kullanılan malzemeler oldukça değerlidir. Duvarları, 15. yüzyıl Mısır çinileri ile kaplıdır. Odayı süsleyen el işçiliğiyle yapılmış perdeler, yatak örtüleri ve narin dokuma halılar, ziyaretçilerin dikkatini çeken detaylar arasındadır.

Hasoda, Osmanlı padişahlarının çocuklarının yaşam tarzına benzer şekilde düzenlenmiştir. Çocukların eğitimi, sağlığı ve güvenliği için gerekli her şey mevcuttur. Kulplu düğmeli kapıları, padişah çocuklarının güvenliğini sağlamak için tasarlanmıştır.


Mutfağı

Topkapı Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde kullanılmış olan prestijli bir saraydır ve içinde birçok eşsiz mekan barındırmaktadır. Bunlardan biri de mutfaktır. Topkapı Sarayı mutfağı, Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki yemek kültürü hakkında bilgi edinmek için mükemmel bir yerdir. Mutfak, günümüze kadar bakımlı bir şekilde korunarak, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

Topkapı Sarayı mutfağı, günümüzde müze olarak hizmet vermektedir ve içinde birçok antika mutfak ekipmanları sergilenmektedir. Yemek yapımında kullanılan çeşitli araçlar, tüm dünyada ilgi çekici bir eşyadır ve burada ziyaretçilerin ilgisini çeker. Seramikler, tabaklar ve çanaklar gibi servis gereçleri, sarayda yapılan yemeklerin sunumunu mükemmel kılmak için kullanılmıştır.

Topkapı Sarayı mutfağı, 'Hünkâr Sofrası' adı verilen bir alanda bulunmaktadır. Bu, Osmanlı İmparatorluğu'nun dönemindeki yemek alışkanlıklarına uygun olarak tasarlanmış bir yemek salonudur. Bu salon, sarayın en önemli misafirleri için düzenlenen yemeklerin sunumu için kullanılmıştır.

Topkapı Sarayı Mutfağı'nın ziyaretçileri, Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki yemek kültürü hakkında tarihi bilgiler alabilirler. Ayrıca, mutfakta yapılan yemeklerin popüler tariflerini öğrenebilirler. Bu mutfak, tarihi bir konumda bulunması ve ziyaretçilere sağladığı yemek kültürü bilgileri ile İstanbul'da ziyaret edilmesi gereken önemli turistik mekanlardan biridir.


Mecidiye Köşkü

Mecidiye Köşkü, Osmanlı İmparatorluğu döneminin mimari yapıları arasında önemli bir yere sahiptir. Topkapı Sarayı'na bitişik olan köşk, Sultan Abdülmecid tarafından yaptırılmıştır. İstanbul'da yer alan bu tarihi yapı, birçok turistin uğrak noktasıdır.

Mecidiye Köşkü'nün mimari yapısı oldukça etkileyicidir. Osmanlı mimarisinin özelliklerini barındıran köşk, bahçesi, havuzu ve mozaikleri ile görenleri kendine hayran bırakıyor. Köşkün içinde yer alan odalar, mobilyaları, halıları, tabloları ile de dönemi yansıtmaktadır.

Mecidiye Köşkü, aynı zamanda bir müzeye ev sahipliği yapmaktadır. Köşkün içinde Osmanlı dönemine ait kostümler, silahlar, halılar gibi birçok eser bulunmaktadır. Müze, tarih meraklıları ve kültürel geziler için önemli bir mekandır.

Mecidiye Köşkü aynı zamanda birçok önemli ziyaretçiyi de ağırlamıştır. Sultan Abdülaziz döneminde, Fransa İmparatoru III. Napoleon ve eşi Eugenie, İngiltere Kralı III. Edward, Alman İmparatoru II. Wilhelm gibi birçok önemli isimler köşkü ziyaret etmiştir.


Sultan Ahmet Camii

Sultan Ahmet Camii, İstanbul'un en önemli ve simge yapılardan biridir. İslam mimarisinin en önemli örneklerinden biri olan cami, tarihi ve mimari açıdan oldukça zengin bir kültür mirası sunmaktadır. İstanbul'un ortasında yer alan Sultanahmet Meydanı'nda yer alan camii, her yıl binlerce turisti ağırlamaktadır.

Caminin iç mimarisi oldukça etkileyicidir. Mavi ve yeşil renklerinin hakim olduğu çinileriyle öne çıkan camii, duvarlarındaki işlemeleri ve dikkat çekici kubbeleri ile de büyüleyici bir atmosfere sahiptir. İstanbul turizminin en popüler mekanları arasında yer alan Sultan Ahmet Camii, özellikle turistlerin uğrak yerlerinden biridir.

Camii, Osmanlı İmparatorluğu'nun en büyük padişahlarından biri olan Sultan I. Ahmed tarafından yaptırılmıştır. İnşaatı tamamlanması yaklaşık 7 yıl sürmüştür. Camii, İstanbul'un fethinden bu yana en önemli İslami merkezlerden biri olarak kabul edilmektedir.

Caminin en önemli özelliklerinden biri de mavi ve yeşil renklerinin hakim olduğu çinileridir. Duvarlarındaki işlemeleriyle ünlü olan camii, bu çinileriyle de oldukça ünlüdür. İçeriye girer girmez, ziyaretçilerin dikkatini çeken bu güzel çiniler, cami içerisinde şahane bir atmosfer yaratmaktadır.

Her yıl onbinlerce turisti ağırlayan Sultan Ahmet Camii, özellikle ibadet için camiyi ziyaret eden müslümanların yanı sıra, tarihi ve mimari yapısına hayran olan ziyaretçilerin de uğrak yerlerinden biri olmuştur. Camii, İstanbul'u ziyaret eden turistler tarafından mutlaka gezilmesi gereken yerler arasında yer almaktadır.


Çinileri

Sultan Ahmet Camii, İstanbul'un tarihi ve mimari yapısına sahip olan en önemli yapılarından biridir. Caminin inşa edilmesi sırasında kullanılan çiniler, camiye ayrı bir güzellik katmaktadır. Caminin içerisinde yer alan mavi ve yeşil renklerle süslenmiş çiniler, ziyaretçilerin dikkatini çekmektedir. Her biri farklı desen ve motiflerle işlenen çiniler, Osmanlı dönemine ait eserleri yansıtmaktadır.

Cami içerisinde 20 bin civarında çini döşemesi bulunmaktadır. Bu çiniler, caminin ana kubbesinden başlayarak duvarlara kadar tüm bölümlerinde kullanılmıştır. Caminin dört büyük kubbesinde yer alan çiniler, İznik ve Kütahya'da üretilmiş olan seramiklerden yapılmıştır. Ayrıca caminin arka tarafında yer alan mihrap, döneminin en ünlü çinileri kullanılarak yapılması, görenleri hayran bırakmaktadır.

Caminin içerisinde yer alan çiniler, sadece güzellikleriyle değil, aynı zamanda İstanbul turizminin de önemli mekanlarından biri haline gelmiştir. Camii, her yıl milyonlarca turist tarafından ziyaret edilmektedir. Sultan Ahmet Camii'nin mavi ve yeşil renklerle süslenmiş çinilerini görmek için, turistler sabahın erken saatlerinde bile camiye gelmektedirler. Eşsiz güzelliğiyle görenleri kendine hayran bırakan çiniler, camiye ayrı bir güzellik katmakta ve İstanbul turizminde ayrıcalıklı bir yer tutmaktadır.


Basilica Yerebatan Sarnıcı

İstanbul'un tarihi yerleri arasında yer alan Yerebatan Sarnıcı, Bizans İmparatoru I. Justinianus döneminde inşa edilmiştir. Yapımında kullanılan taşların birçoğu daha önceden kullanılmış sütun ve başlıkların yeniden kullanılması ile yapılmıştır. Sarnıcın büyük bölümü toplam 336 sütunun üzerine yerleştirilmiş kubbe sistemiyle taşınmaktadır.

Su ihtiyacını karşılamak için kullanılan 80 bin metreküp su alanı bulunan sarnıcın yaklaşık olarak 12 bin metrekarelik kısmı turistlerin ziyaretine açıktır. Sarnıca yürüme yolları ve merdivenlerle inilirken, suyun yavaşça akmakta olduğu kanalların üzerinde gezmek oldukça keyiflidir.

Sarnıcın mimarisi oldukça sıradışıdır. 336 adet sütunun yer aldığı yapı, ziyaretçilerin büyülenmesine neden olmaktadır. Ayrıca, sarnıçta yer alan iki adet Medusa başı da oldukça ilgi çekicidir.

Medusa başları, sarnıcın karanlık ve gizemli havasını daha da artırmaktadır. Medusa başları, üzerinde ters duran sütunların başlıklarının taşıyıcılarını süsleyen birer mozaiğe sahiptir. Burada yer alan Medusa heykelleri, büyüleyici gözleri ile turistlerin merakını cezbetmektedir.


Medusa Başları

İstanbul'un tarihi yerlerinden biri olan Yerebatan Sarnıcı, Bizans dönemine ait su sarnıcıdır. Bu sarnıcın kendine has mimarisi ve atmosferi, birçok turisti cezbediyor. Ziyaretçiler arasında en ilgi çekici yerlerden biri de Medusa Başları'dır.

İki adet Medusa başı, sarnıcın dibi kısmında yer alıyor. Başların biri ters çevrilmiş olarak yer alırken diğeri yan durumda bulunur. Medusa başlarının, sarnıcın yapımında kullanılan materyallerden dolayı burada yer aldıkları düşünülüyor.

Medusa'nın eski Yunan mitolojisinde yılan saçlı bir kadın başı olarak yer aldığını biliyoruz. Ancak, Medusa başlarının sarnıçla olan bağlantısı ile ilgili tam bir açıklama mevcut değil. Bazı kaynaklara göre, Medusa başlarının sarnıca süsleme olarak eklenmiş olabileceği düşünülüyor. Ancak diğer bir görüşe göre başlar, Hristiyanlık dönemine ait bir semboldü.

Medusa Başları Yerebatan Sarnıcı'na yapılan ziyaretlerde turistlerin ilgi odağı olmaya devam ediyor. Bu sarnıcın tarihi ve mistik atmosferi içinde Medusa Başları daha da dikkat çekici hale geliyor.


Kapalı Çarşı

Kapalı Çarşı, İstanbul'un tarihi ve turistik yerleri arasında en önemli duraklardan biridir. Kapalıçarşı ve Mısır Çarşısı, tarihi dokusu, çeşitli ürünleri ve turistik değerleriyle ziyaretçilerin uğrak yerlerinden biridir.

Kapalıçarşı içerisindeki 4000'e yakın mağaza, ziyaretçilere tarihi ve kültürel ürünlerin yanı sıra, yerli ve yabancı turistlerin ihtiyaçlarına yönelik birçok ürün sunmaktadır. Kapalıçarşı,yerli ve yabancı ziyaretçilere yönelik takı, giyim, baharat, kuyumculuk gibi kategorilerde birçok ürün çeşidi sunar.

Kapalıçarşı'nın içinde tarihi hanlar, camiler, çeşmeler ve dükkanlar bulunur. Çarşı içinde dolaşırken tarihi dokuyu hissederek etrafınıza bakınabilirsiniz. Kapalıçarşı'nın en ünlü dükkanları arasında Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İpekçilik ve Halıcılık Müzesi, Bakırcılar Çarşısı gibi yerler ziyaretçilerin ilgisini çeker.

  • Kapalıçarşı'da alışveriş yaparken mutlaka pazarlık yapmayı deneyin.
  • Çarşı içinde bolca gezinmek istiyorsanız, hele ki yazın çıplak ayakla dolaşmayın, zemin yer yer kaygan olabilir.
  • Kapalıçarşı yoğun ziyaretçiler çektiği için, özellikle haftasonları kalabalık olabilir, erken saatlerde gitmek daha rahat bir gezi için uygun olabilir.

Kapalıçarşı her yıl yerli ve yabancı turistleri kendisine çekerek İstanbul turizmine önemli katkılar sağlamaktadır. Tarihi dokusu, kültürel zenginlikleri ve çeşitli ürünleriyle Kapalıçarşı, İstanbul gezisi yapmak isteyen turistler için mutlaka görülmesi gereken yerler arasında yer almaktadır.