Yarn Workspaces, monorepo modeli için önemli bir araçtır ve birden fazla paketin tek bir depoda yönetilmesini sağlar Bu yöntem, geliştiricilere daha uyumlu bir çalışma ortamı yaratır ve kod tekrarını önler Monorepo modelinin avantajları arasında kod tekrarının azalması ve dosya düzeninin kolaylaşması yer alır Ancak, bu modelin dezavantajları da vardır ve projelerin büyümesi, sorunların artmasına neden olabilir Monorepo ve multirepo modelleri farklı avantajlar sunarlar ve seçim, projenin gereksinimlerine bağlıdır

Yarn Workspaces, web geliştirme projelerindeki monorepo çalışma modeli için önemli bir araçtır. Monorepo modeli, projelerin tek bir depoda tutulmasını ve tüm kaynak kodlarının bir yerde saklanmasını sağlar. Bu sayede, projelerin yönetimi daha kolay hale gelir, tekrarlanan kodların yazılması engellenir ve bağımlılıklar daha iyi yönetilir. Yarn Workspaces, monorepo çalışma modeline geçmek isteyen geliştiriciler için birçok avantaj sağlar.

Yarn Workspaces'in temel özellikleri arasında, projelerin ayrı ayrı yerine tek bir depoda tutulması, tüm bağımlılıkların yönetilmesi için birden fazla paketin oluşturulması ve birden fazla paketin aynı anda çalıştırılabilmesidir. Bu nedenle, geliştiriciler Yarn Workspaces kullanarak birbirine bağımlı birden fazla proje arasında daha kolay bir şekilde geçiş yapabilirler.

• Yarn Workspaces, proje bağımlılıklarının daha uyumlu ve verimli bir şekilde yönetilmesini sağlar.
• Projelerin tek bir depoda saklanması ve yönetilmesi sayesinde geliştiriciler arasında daha uyumlu bir çalışma ortamı yaratılır.
• Yarn Workspaces ayrıca, birden fazla projenin bir arada çalışmasını sağlar ve bu sayede geliştiricilerin zaman kazanmasına yardımcı olur.

Yarn Workspaces ile monorepo modeline geçenler, projelerinin ölçeğini artırırken daha hızlı ve daha verimli işler çıkarabilirler. Bu nedenle, web geliştirme projelerinde Yarn Workspaces kullanarak monorepo mantığına geçmek, geliştiricilere büyük avantajlar sağlayacaktır.

Yarn Workspaces Nedir?

Yarn Workspaces, bir JavaScript projesinde birden fazla paketin çalıştırılmasına olanak tanıyan bir paket yöneticisidir. Tek bir depo (monorepo) içerisinde farklı paketler geliştirilmesine izin veren Yarn Workspaces, kod paylaşımını ve yeniden kullanımını sağlar.

Monorepo modeli, genellikle büyük ölçekli projelerde tercih edilir ve bu projelerde farklı paketler ayrı ayrı yönetilir. Bu yöntem, proje düzenini kolaylaştırır ve kod tekrarını azaltarak geliştirme süreçlerini hızlandırır. Ancak, birden fazla paketin aynı proje içinde bulunması, projenin karmaşıklığını artırabilir.

Yarn Workspaces, monorepo modeli için bir çözüm sunarak bir dizi paketin birden fazla projede kullanımını sağlamakta ve geliştirme sürecini yönetmeyi kolaylaştırmaktadır. Bu şekilde, birden fazla paketin birlikte çalıştırılması kolaylaşır ve gereksiz kod tekrarından kaçınılır.

Monorepo Mantığı Nedir?

Monorepo, tek depo çalışma modeli olarak da bilinir. Bu modelde, birden fazla proje aynı depoda tutulur ve bu depoya ait kaynaklar bir arada yönetilir. Bu yaklaşım sayesinde geliştirme süreci daha da optimize edilerek, projeler arasındaki bağlantı daha da güçlendirilir.

Monorepo'nun avantajları arasında şunlar yer alır:

• Kodun tekrar kullanılabilirliği artar.
• Dosya ve klasörlerin düzeni daha kolay hale gelir.
• Birden fazla proje yönetmek daha verimli hale gelir.

Bununla birlikte, Monorepo'nun dezavantajları da vardır. Bu dezavantajlar genellikle, projelerin büyüklüğüne veya geliştirme ekibinin büyüklüğüne bağlı olarak ortaya çıkar. Dezavantajlar arasında şunlar yer alır:

• Kod tabanının büyümesi projenin derlenmesini yavaşlatabilir.
• Proje ekibi büyüdükçe, sorunlar artabilir.
• Birden fazla proje birbirine bağlı hale geldiğinden, sorunlar bir proje diğerine yayılabilir.

Bununla birlikte, her modelin kendine özgü avantaj ve dezavantajları vardır. Monorepo veya Multirepo'nun doğru seçimi, projenin gereksinimlerine, boyutuna ve ekiplerin yapısına bağlıdır. Bu nedenle, projeye karar vermeden önce iyi bir araştırma yapılması önerilir.

Monorepo ve Multirepo Arasındaki Farklar

Monorepo ve multirepo, yazılım geliştirme sürecinde güncelleştirme ve yönetim açısından farklı seçenekler sunarlar. Monorepo, tüm projelerin aynı depoda yönetildiği ve paylaşılan kaynakların kullanıldığı bir çalışma modelidir. Multirepo ise farklı projelerin farklı depolarda yönetildiği bir modeldir.

Monorepo'nun avantajları arasında kod paylaşımı, hata tespiti ve geliştirme metodolojilerinde kolaylık sağlaması yer alır. Ancak, bu modelde tüm projelerin bir arada bulunması, projeler arasında bağımlılık sorunlarına neden olabilir ve karmaşık yapıların yönetimini zorlaştırabilir. Multirepo ise projelerin bağımsız yönetilmesine olanak sağlar ve proje ölçeklendirme konusunda daha esnek bir yapı sunabilir. Ancak, projeler arasında paylaşım olmadığı için kaynakların yeniden kullanımı zorlaşabilir.

İşletmelerin hangi seçeneği seçeceği, projelerinin büyüklüğü, özellikleri ve geliştirme metodolojilerine bağlıdır. Küçük projeler için multirepo daha uygun olabilirken, büyük ölçekli projelerde monorepo avantajlı olabilir. Aynı zamanda, ekip işbirliği, hata tespiti ve kod paylaşımı açısından monorepo daha avantajlı olabilir.

Tablo şeklinde bir özet yapmak gerekirse:

	Monorepo	Multirepo
Yönetim	Tek depoda yönetim	Farklı depolarda bağımsız yönetim
Kod Paylaşımı	Kolay	Zor
Bağımlılık Sorunları	Olabilir	Yok
Geliştirme Metodolojileri	Kolaylaştırır	Esnek

Özetle, monorepo ve multirepo modelleri farklı avantajlar ve dezavantajlar sunarlar. Hangi modelin seçileceği, projenin özelliklerine, büyüklüğüne ve geliştirme metodolojisine bağlıdır. Ekip işbirliği, kod paylaşımı ve hata tespiti gibi faktörler de seçimde etkili olabilir.

Monorepo'nun Avantajları ve Dezavantajları

Monorepo, tek bir depoda tüm projelerin tutulduğu bir geliştirme modelidir. Bu modelin avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır.

• Avantajları:
• Ortak Kod Paylaşımı: Monorepo modeli sayesinde, birden fazla proje için paylaşılan ortak kod, tek bir yerde tutularak, projeler arasında kolayca paylaşılabilir.
• Tek Ortam: Monorepo modeli, tek bir ortamda tüm projeleri tuttuğundan dolayı, yapılandırma yönetimi için büyük kolaylık sağlar.
• Daha Küçük Paketler: Paketlerin küçük tutulması, geliştiriciler için daha hızlı yapılandırma ve dağıtım imkanı sağlar.
• Kolay Takım Çalışması: Monorepo modeli, geliştirme takımlarının tüm projeleri tek bir yerde tutmasını sağlayarak, daha iyi bir takım çalışmasını destekler.

• Dezavantajları:
• Büyük Depolar: Monorepo modelinde tüm projeler tek bir depoda tutulduğu için, depoların büyümesine neden olabilir. Bu da sıkıştırma, kurtarma ve yedekleme işlemlerini zorlaştırabilir.
• Güncelleme Sorunları: Gereksiz güncelleştirmelerin yapılması, tek bir projeyi etkileyebildiği gibi tüm projeleri de etkileyebilir.
• Bakım Hacmi: Monorepo modelinde tüm projeler tek bir depoda olduğu için, tüm projelerin bakımı aynı yerde yapılacağından, aynı zamanda tümünün bakım maliyeti de artar.

Bu avantajlar ve dezavantajlar göz önünde bulundurularak, monorepo modeli, çok sayıda projenin birbirine bağımlılığının olduğu ve birbirleri arasında sürekli bir kod paylaşımın olacakları zamanlarda daha uygun bir model olabilir.

Multirepo'nun Avantajları ve Dezavantajları

Multirepo modeli, her proje için ayrı bir depo kullanılarak yönetildiği bir çalışma modelidir. Bu modelin avantajları ve dezavantajları da mevcuttur.

• Her bir proje için ayrı bir yönetim ve geliştirme ekibi atanabilir, bu sayede projelerin daha etkili bir şekilde yönetimi sağlanabilir.
• Her proje için farklı izinler ataması kolaylıkla gerçekleştirilebilir.
• Proje bağımsızlığı sayesinde, projelerin farklı dillerde veya farklı teknolojiler kullanılarak geliştirilmesi mümkündür.
• Her bir proje için ayrı bir yapılandırma dosyası oluşturulabileceği için, değişikliklerin yönetimi daha kolaydır.

• Farklı projeler için ayrı depo kullanıldığı için, projeler arasında tekrarlanan içerikler olabilir.
• Proje bağımsızlığı nedeniyle, projeler arasında iletişim eksikliği olabilir. Bu durum dikkatle takip edilmediği takdirde, projeler arasında uyumsuzluklar ve hatalar ortaya çıkabilir.
• Multirepo modeli, farklı projelerin yönetiminden sorumlu birçok ekip gerektirir. Bu nedenle, proje yönetimi daha karmakarışık hale gelebilir.
• Proje arşivleme işlemi, her bir depo için ayrı yapılmalıdır. Bu nedenle, proje yöneticileri açısından daha zor hale gelir.

Genel anlamda, Multirepo modeli küçük projeleri yönetmek için uygun bir model olabilir. Ancak büyük ölçekli projelerde monorepo modeli daha mantıklı olabilir.

Monorepo'ya Geçiş Yöntemleri

Var olan projelerde monorepo mantığına geçmek için farklı yöntemler kullanılabilmektedir. Bu yöntemler arasında en yaygın olanı, projeleri aynı klasör altında birleştirip, tüm bağımlılıkları tek bir package.json dosyası altında toplamaktır.

Bu yöntem için öncelikle her projenin package.json dosyası tek bir dosyada toplanmalıdır. Ardından, tüm projelerin klasör isimleri değiştirilerek aynı klasör altına taşınabilir. Bunun yanı sıra, bağımlılıkların yönetimi için Lerna veya Yarn Workspaces kullanılabilir.

Başka bir yöntem ise, tek bir depoda birden fazla projenin oluşturulmasıdır. Her proje kendi package.json dosyasına sahip olmalıdır ve bu dosyaların tümü monorepo projesi altında yer almalıdır. Ayrıca, her bir projenin kendi test ve yapılandırma dosyaları da bulunmalıdır.

Bunun yanı sıra, başka bir seçenek de her projeyi bir modül olarak düşünmek ve modüllerin monorepo mantığı altında birleştirilmesidir. Bu yöntem için her modülün kendi package.json dosyasına sahip olması gerekmektedir. Modüllerin bağımlılıkları, monorepo projesinin ana package.json dosyasında toplamalıdır.

Hangi yöntemin seçileceği, projenin ihtiyaçlarına ve yapısına göre değişebilir. Ancak, hangi yöntem seçilirse seçilsin, monorepo mantığına geçiş yaparken test ve yapılandırma dosyalarının da güncellenmesi gerekmektedir.

Yarn Workspaces Kullanımı

Yarn Workspaces, monorepo modeli kullanarak birden fazla projenin tek bir depoda yönetilebilmesini sağlar. Yarn Workspaces kullanarak monorepo mantığına nasıl geçileceği adım adım açıklanıyor.

İlk önce, root adında bir dizin oluşturmanız gerekiyor. Bu dizin, projelerinizi içerecek olan ana dizin olacak. Daha sonra, her proje için packages adında bir alt dizin oluşturun. Bu alt dizinler, projelerinizin klasörlerini içerecek.

Şimdi, package.json dosyasını oluşturmanız gerekiyor. Bu dosya, projelerinizin bağımlılıklarını tanımlar ve paketleri yönetir. Root dizininde package.json adında bir dosya oluşturun ve şu kodları ekleyin:

{  "private": true,  "workspaces": [    "packages/*"  ]}

Bu kod bloğunda, "private" özelliği, paketin değerlendirilemez olduğunu belirtir. "workspaces" özelliği, projelerinizin bulunduğu dizini belirtir. Yani, "packages/*" ifadesi, "packages" altındaki tüm dizinlerin projeleri içerdiğini belirtir.

Şimdi, projelerinizin bağımlılıklarını kurmanız gerekiyor. Bu işlem için, komut satırında root dizinine yarn install komutunu çalıştırın. Bu komut, tüm projelerin bağımlılıklarını kurar.

Projenize yeni bir paket eklemek istediğinizde, yarn workspace komutu ile erişebilirsiniz. Örneğin, şu komutu çalıştırarak "example" isminde bir proje ekleyebilirsiniz:

yarn workspace example add react

Bu komut, "example" projesine React paketini ekleyecektir. Ayrıca, proje için package.json dosyası da otomatik olarak güncellenecektir.

Yarn Workspaces kullanarak monorepo modeline geçmek, projelerin yönetimini kolaylaştırır ve kod tabanı ile bağımlılıkları daha da optimize eder.

Mono-Repo Yönetimi ve Paketleme

Monorepo çalışma modeli, birçok proje dosyasının tek bir depoda tutulması ve yönetilmesini sağlar. Yarn Workspaces kullanarak bu yöntemi uygularken, monorepo içindeki tüm paketleri yönetmek ve paketlemenin yönetimi oldukça kolaylaşır.

Yarn Workspaces, monorepo çalışma modelinde birden fazla paketi paketleme sürecinden geçirirken aynı anda işlevsel bir şekilde çalışma olanağı sağlar. Bu sayede, birbirine bağımlı paketleri güncellemek ve yönetmek daha kolay hale gelir.

Monorepo yönetimi sırasında, Yarn Workspaces ile ayrı paketlerin nasıl tanımlanacağını özelleştirmek mümkündür. Bu sayede, bir modülde yapılacak değişikliklerin, diğer paketleri etkilemeden yapılabileceği bir çalışma alanı yaratılmış olur.

Ayrıca paketlerin yönetiminden ziyade, Mono-Repo yönetimi kolayca gerçekleştirilir. Yeni bir paket oluşturmak veya mevcut bir paketi başka bir yerde kullanmak istediğinizde, tek bir paketi değiştirmek yeterlidir. Bu sayede, değişikliklerin projenin tamamında anında yansıtılması sağlanır.

Yarn Workspaces kullanarak monorepo yönetimi sürecinde, paketlerin bağımlılıkları da daha kolay yönetilir. Yarn Workspaces, projenin paket bağımlılıklarını otomatik olarak belirler ve bu bağımlılıkların yönetimini sağlar. Bunun yanında, birden fazla paketi güncellemek veya paket bağımlılıklarını yönetmek gibi işlemler de oldukça kolay bir şekilde yapılabilir.

Mono-Repo yönetimi ve paketleme işlemleri konusunda Yarn Workspaces ile yapılabilecekler oldukça geniş bir yelpazede yer alıyor. Yapacağınız projeye özel olarak Yarn Workspaces ayarlarını yaparak, projenin monorepo yönetimini en verimli şekilde gerçekleştirebilirsiniz.

Yarn Workspaces Ayarları

Yarn Workspaces kullanırken dikkat edilmesi gereken birkaç nokta vardır. Öncelikle, tüm alt projelerin aynı Yarn Workspaces yapılandırmasına sahip olduğundan emin olunmalıdır. Eğer bir alt proje farklı bir yapılandırmaya sahipse, Yarn Workspaces iyi çalışmayabilir.

Ayrıca, tüm alt projelerinizin uyumlu olması için, hepsinin aynı sürüm numarasına sahip olması önemlidir. Bu sayede, alt projelerin birbirleriyle uyumlu olduğundan emin olabilirsiniz.

Projeye özel ayarlar yapmak isterseniz, Yarn Workspaces, bir alt dizinde bir .yarnrc dosyası oluşturmanıza izin verir. Bu dosya aracılığıyla özel konfigürasyonlar yapabilirsiniz. Örneğin, bir projektin hangi bağımlılıkların install edileceği gibi.

Tüm bu ayarları yaparken, yapacağınız değişiklikleri ve versiyonları takip etmek önemlidir. Bunun için, projenizi bir versiyon kontrol aracıyla yönetebilirsiniz. Böylece, projenizin tamamlanması ve çıktı alınabilmesi için önemli bir adım kaydedebilirsiniz.